Kara Harp Okulu’nun 30 Ağustos 2024 yılındaki mezuniyet töreninden sonra teğmenlerin “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” demesinin ardından başlatılan soruşturma kapsamında 8 subay meslekten ihraç edildi.
Yüksek Disiplin Kurulu ihraç kararını 5’e karşı 4 oyla verdi. Teğmenlerin ihracına karşı oy kullananlar ardında Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Korgeneral de yer aldı.
Karşı oy yazısında teğmenlerin kaldırılan andı tören sonrası okuduğu ve buna ilişkin bir emrin olmadığı vurgulandı.
Gerekçede, teğmenlerin ihraç edilmesinin “orantılılık ve ölçülülük ilkesine uygun olmayacağı, hakkaniyete de uygun düşmeyeceği” belirtilirken “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sözlerinin de hukuka aykırı olmadığı ifade edildi.
İşte o “Karşı Oy” gerekçesi:
“KALDIRLAN AND OKUNMASIN DİYE BİR EMİR YOK”
“Somut olaya dönüldüğünde; 15 Kasım 2024 tarihli savunma istem yazısında Topçu Teğmen Ebru Eroğlu'na atfedilen eylemler nazara alındığında: personelin, programda bulunmayan ve mevzuattan kaldırılan andı tören esnasında okumak ve vefat eden Harbiyeli devre arkadaşını anmak için devre birincisi tarafından yapılması planlanan tören konuşmasında değişiklik yapılması yönündeki müracaatlarının 211 sayılı Kanun'un 25'inci maddesinin ‘Her asker resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaatını söz veya yazı ile en yakın amirinden başlayarak silsile yoluyla yapar’ hükmü kapsamında kaldığı, personelin bu müracaatlarına her defasında olumsuz cevap verildiği ve resmi törende hâli hazırda yürürlükte olan Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi'nde yer alan andın okunacağı yönünde emir verildiği, nitekim 30 Ağustos resmi töreninde de yürürlükteki Yönerge'de yer alan andın okunduğu, resmi tören bitiminde söz konusu andın okunmayacağı yönünde malum ve muayyen hale getirilmiş hizmete ilişkin bir emrin bulunmadığı, resmi törenin bitiminde söylenen...”
”'MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİYİZ' DEMEK HUKUKA AYKIRI DEĞİL”
’Mustafa Kemal'in askerleriyiz’ söylemi ile okunan andın içeriğinin; Anayasanın 2'nci maddesi ile Harp Okulları Kanunu'nun 4'üncü maddesi ve 5'inci maddesinin birinci fıkrası dikkate alındığında hukuka aykırılık teşkil etmediği ve bu nedenle de haklı olarak disiplin soruşturmasına konu edilmediği, öte yandan bir önceki gece yapılan kutlamada bir kısım Harbiyelilerce söz konusu andın plansız şekilde de olsa okunması hususları birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde; personelin eyleminin, Devletin ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil eden fiil olarak kabul edilemeyeceği ve buna bağlı olarak Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasını gerektirir "Hizmete engel davranışlarda bulunmak" disiplinsizliğini de oluşturmayacağı, aksi yöndeki kabulün orantılılık, gereklilik ve elverişlilik alt ilkelerini içeren "ölçülülük" ilkesine uygun olmayacağı gibi hakkaniyete de uygun düşmeyeceği, bu nedenle personel hakkında Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği vicdani kanaatinde olduğumuzdan aksi yöndeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmadık.” (Kaynak: Odatv)