banner626

banner633

Gerçek Kocaeli Gazetesi - Son Dakika Kocaeli Haberler

BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Erdoğan'dan sert sözler! CHP'lilere demediğini bırakmadı

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan CHP’lilere çok sert sözlerle yüklendi. İsim vermeden İmamoğlu’nu yolsuzlukla ve hırsızlıkla da suçladı. 

26 Mart 2025 Çarşamba 13:58
Erdoğan'dan sert sözler!  CHP'lilere demediğini bırakmadı

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik soruşturmalar ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına dair, "Üstelik bunlar henüz heybede duran büyük turplar ortaya dökülmeden CHP’nin içinden gelen belge ve bilgiler ışığında güvenlik güçlerinin ve yargının elde ettiği suçlar. Büyük turplar ortaya saçıldığında bunların bırakın milleti, kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri kalmayacak." dedi. 

Erdoğan partisinin grup toplantısında CHP'nin boykot çağrılarına dair de "Türkiye ekonomisine, milletin refah ve huzuruna yönelik her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacaktır.  İhanete bulaşanlar, milletin kardeşliğine pusu kuranlar adalete hesap verecektir" dedi. 

"YÖREMİZDE DOLAŞAN RİYAKARLARI ÇOK İYİ BİLİYORUZ"

Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:

-AK Parti'de eski diye bir kavram yoktur.   Yola çıktığımız ilk günden beri milletimizle gönül bağımızı güçlendirmeye çalıştıkça birileri de aramıza girip nifak çıkartmanın peşinde koştu.  Kuşağındaki hançeri sırtımıza saplamak için yanımızda yöremizde dolaşan riyakarları da çok ama çok iyi biliyoruz

-Bize yönelik husumetlerin bir kısmı da çeşitli maskeler altında ülkeyi sömürenlerin soygun çarkını bozmamızdan kaynaklanıyordu. Kimi zaman Gazi Mustafa Kemal'i, kimi zaman Batı'yı, kimi zaman milletimizin çeşitli kesimlerinin inanç ve köken hassasiyetlerini istismar eden bu yağmacıların kuyruk acıları hala dinmedi. Bunca yılı dimdik ayakta geçirdik. Bize cumhurbaşkanı seçtirmemek için darbe çığlıkları atanları da FETÖ'nün ihanetlerine piyonluk yapanlara da asla unutmadık. 

-Başları her sıkıştığında ülkemize uluslararası müdahale çağrısında bulunanları, siyasi mücadeleyle beceremediklerini ekonomiyi çökerterek elde etme hesabı yapanların, milleti birbirine düşürmeye çalışanları asla unutmadık. 

-Türkiye ekonomisine, milletin refah ve huzuruna yönelik her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacaktır. 

-İhanete bulaşanlar, milletin kardeşliğine pusu kuranlar adalete hesap verecektir. 

-Türkiye Yüzyılı vizyonuyla Cumhurbaşkanlığı'nı aldık, geçen yıl yapılan belediye başkanlığı seçiminde arzu ettiğimiz neticelere ulaşamadığımız gibi hiç olmayacakmış kayıplarla da karşı karşıya kaldık. 

-Belediyelerimizde yaşadığımız kayıpların hem şehirlerimize hem ülkemize nasıl büyük kayıplar getirdiklerini görüyorsunuz. Türkiye bir anda belediyeler bağlamında 1994 dönemine geri döndü. İnsanlarımız eser ve hizmet namına hiçbir çalışma göremedikleri gibi üstüne bir de hakaret işitiyorlar. 

İBB SORUŞTURMASI 

-Belediyelere, milletimizin ödediği vergilerle aktarılan kaynakların birilerinin şahsi hırsları için kullandığı ortaya çıkıyor. İstanbul'un büyükşehri ve kimi ilçe belediyelerinde yamyamlığın kitabının yazıldığı anlaşılıyor.

-Üniversite sınavını kazanan yüzbinlerce gencin hakkının yendiği usulsüz diplomayla başlayıp, rüşvet ve haraç çarkıyla devam eden rezilliklerin boyutu gün yüzüne çıkmış oldu.

"HEYBEDEKİ BÜYÜK TURPLAR DAHA DÖKÜLMEDİ"

-Güya yakın tankeriyle taşınan milyonlarca liralık sebze-meyveden İstanbul halkının en mahrem bilgilerinin peşkeş çekilmesine, hırsızlıklardan, halkın parasıyla beslenen tetikçilere kadar her türlü hukuksuzluk var. İstanbul’un CHP’li belediyelerindeki yolsuzlukları dizi yapmaya kalksanız Brezilya dizilerinden daha fazla malzemeyle karşılaşırsınız. Üstelik bunlar henüz heybede duran büyük turplar ortaya dökülmeden CHP’nin içinden gelen belge ve bilgiler ışığında güvenlik güçlerinin ve yargının elde ettiği suçlar. Büyük turplar ortaya saçıldığında bunların bırakın milleti, kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri kalmayacak.

-CHP, insanları sokağa döküp ülkede kaos çıkarmaya çalışarak skandalı örtbas etme çabasına girişti. Çalana değil, yakalayana kızıyorlar. Marjinal örgütlerin yol açtıkları rezaletleri sahiplenerek girdikleri tehlikeli yolu iyice içinden çıkılmaz hale getiriyorlar.

"BİLGİ VE BELGELERİ GETİREN CHP'LİLERİ BİZZAT KENDİLERİ"

-Yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasındaki bilgi ve belgeleri getirenler CHP'lilerin bizzat kendileridir.  Yolsuzluk paralarında anlaşmazlık çıkınca birileri yargıya olan biteni olmuştur.  Soruşturma başlayınca hem emniyette hem savcılıkta itirafçılık sırasına girenler CHP'li. Savcılığa belge ve bilgi yağdıranlar CHP'li.  Suç örgütünün sosyal medyada kullandığı tetikçilerden bıkanlar CHP’li. ‘Kurultayda şaibe var’ diyerek mahkemeye şikayette bulunanlar CHP’li. Ama suçlu AK Parti. 

-Biz böyle bir iç hesaplaşmanın neresinde olabiliriz? Partinizdeki ihbarcılık yarışına bizi neden karıştırıyorsunuz? Soyguncular birbirine girmiş, suç ortakları gidip polise ihbar etmiştir. Bunun artçı sarsıntılarına şahit oluyoruz. Güvenlik güçlerimizin ve yargının görevini yapmasını, yürütülen soruşturmanın neticelendirilmesini, suçlu bulunanların cezalandırılmasını bekliyoruz.

"AĞZI BOZUK MÜPTEZELLER"

CHP yönetimine şunu hatırlatıyorum; seviyeyi ne kadar düşürürseniz düşürün boşuna. Macun bir defa tüpten çıkmıştır. Yolsuzluk çarkınız deşifre olmuştur. Pisliklerin üzerini örtemezsiniz. Sağa sola çamur atmayı bırakın.  Ağzı bozuk müptezellerle sokakları terörize etmekten artık vazgeçin, bodoslama daldığınız çukura bizi ve milletimizi çekmeye çalışmayın.

-Hem belediyelere çöreklenmiş suç örgütünün mensupları hem de CHP yönetimi millete yalan söylüyor, gerçekleri bile bile milletin karşısında tiyatro oynuyor.  Hale bakın medya gruplarını isim vererek şikayet ediyor. Bizi dünyaya şikayet ediyor, Hazine ve Maliye Bakanımı şikayet ediyor. Sen kimsin ya? Senin gramın ne? Sen nasıl olur da Hazine ve Maliye Bakanımı şikayet etmeye kalkarsın. Bu marjinal grupları topluyorlar, Şehzadebaşı Camii'nin yanındaki kabristanı adeta yerle bir ediyorlar. 

"ÖZGÜR ÖZEL SENİN DE KABRİNİ BİRİLERİ GELİP YA KAZAR YA YIKAR"

-Ey Özgür Özel herhalde senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayacaklar ve senin de kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar. Bu nasıl iştir? Kabristanları yıkmanın kime ne faydası var, hangi akılla nasıl yapıyorsunuz? Hepsi tarih, hepsi muhteşem eserler. Bu eserleri ne yazık ki bu ahlaksızlar, edep yoksunu namussuzlar orada gelip yıkıyorlar. Bunlara eyvallah etmek mümkün değil, burada tarih yatıyor. Tarihi eserleri yıkmaya yeltenmek yenilir yutulur bir iş değildir. Şu anda biz yargımızla da bu işin üzerine gidiyoruz. 

"EYLEMLERE KATILANLARI TESPİT EDİYORUZ"

Bu eylemlere katılanların tespitini yapmak suretiyle bu yüzü maskeli olan teröristleri tespit edip onların da üzerine gideceğiz.  Marjinal sol örgütlerin, millete hakaret eden ağzı bozuk tiplerin belediyeleri soyup soğana çeviren haramilerin oyuncağı haline gelmesi bizi gerçekten rahatsız ediyor. 

-CHP Genel Başkanı'nı polise taş, Molotof atan, baltayla saldıran ecdat yadigarı camilerimize hürmetsizlik eden soysuzlara kol kanat germesi milletimiz gibi bizi de rencide ediyor.  Pazartesi akşamı İstanbul'da yaşanan alçaklıkla ilgili nedamet cümleleri kuruyorlar. Güya küfürbazlarla aralarına mesafe koymaya çalışıyorlar. Daha düne kadar millete küfür eden kişileri protokolde baş köşeye oturtan siz değil miydiniz?

-14-28 Mayıs seçimleri öncesi ağzı bozuk tipleri kahramanlaştıran siz değil miydiniz. Filistin'e destek mitingine katılan insanlarımıza saldıran vandalları savunan siz değil miydiniz? Gezi olaylarında çapulculara çiçek çocuklar diyerek sahip çıkan siz değil miydiniz? 

Banka soyguncusu eşkıyaları gençlere rol model olarak sunan siz değil miydiniz? Mehmet Selim Kiraz savcımızın katillerini övenlere kucak açan siz değil miydiniz? 

-Yargı mensuplarımızı hem de evlatlarıyla, ailesiyle tehdit eden siz değil miydiniz? Pazartesi akşamı yaşanan namussuzluğu zehirli dilinizle siz hazırladınız. Millete hakaret edenlere sırf AK Parti karşıtı diye siz prim verdiniz. Siyasete nefret söylemini siz soktunuz. Bu milletin fertlerini yıllarca birbirine siz düşürdünüz. CHP yönetimi olarak siyaset yapıyoruz bahanesiyle bu kötülüğü yıllarca siz meşrulaştırdınız. 

-Pazartesi akşamı yolsuzluk, soysuzluk, nefret siyasetinin bir sonucudur. Bundan kaçamazlar, kendilerini ayrı tutamazlar. En büyük sebebi CHP yönetiminin tükenmişliğidir. Sayın Özel maalesef özgürleşememiştir.  Son bir haftada şu an bulunduğu makama yetersiz geldiğini çok açık ortaya koymuştur. 

-Sayın Özel freni boşalmış kamyon gibi yokuş aşağı sürükleniyor. Yumuşama ve normalleşme süreciyle buna çare olmaya, toksik muhalefet anlayışından siyaset kurumunu arındırmaya çalıştık ancak muhaffak olamadık. CHP seçmeni bir senede Bay Kemal'i mumla arar hale geldi. 

-CHP gibi yüzyıllık bir partinin genel başkanının kendini nasıl itibarsız hale getirdiğini milletimizle birlikte biz de ibretle tahmin ediyoruz. 

-CHP seçmeni bir senede bay Kemal’i mumla arar hale geldi. İşte sizlerde görüyorsunuz; İsrail, 471 gün boyunca Filistinlilerin üzerine bomba yağdırırken siyonist destekçisi şirketler için boykot kelimesini telaffuz bile etmediler. Şimdi çıkmışlar ülkenin yerli ve milli markalarını boykottan bahsediyorlar. Özel’in ne tuttuğu yol yoldur, ne de ağzından çıkan sözü kulağı duymaktadır.

-‘Türk ekonomisine zarar vereceğim’ diyen bir anamuhalefet partisi lideri olur mu? Böyle bir siyasetçiden kendi partisine hayır gelir mi? Böyle şuursuz cümleler kurabilen birinin akılla hareket ettiğine kim inanır? Şunu herkesin bilmesini istiyorum; bu yolsuzluk çarkının içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul’da olan ahtapotun, kollarının nerelere uzandığı yakında görülecek."

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.