Halka hizmet diye göre gelenler, halkın parasını vakıflara yedirmiş. Gariban söz konusu olduğunda iş yok diyen AKP’li vekillerin kendi akrabalarını İzmit Belediyesi’nde işbaşı yaptırdıkları ortaya çıkmıştı. Hatta bu durum ‘Bunlar milletin vekili değil, akraba vekili’ şeklinde yorumlanmıştı.
.jpg)
TÜGVA ve Ensar gibi vakıfların neredeyse her türlü ihtiyaçları belediye kasasından ödenmiş. Milletin parası yandaşlara yedirilmiş. İhaleler hep aynı firmalara verilmiş. İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet tüm bunları belgeleriyle açıkladı.
Fatma Kaplan Hürriyet’in konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“TÜGVA'dan Seka kampı yaz okulları yarışmaları sonucunda ödül olarak verilmek üzere 3 adet drone 3 adet sanal gerçeklik gözlüğü ve diğer giderlerin karşılanmasını talep ediyoruz diye yazı göndermişler. TÜGVA yaptığı yarışmaları ve bunların ödüllerini bile belediyeye fatura etmiş. ‘Mehter takımı açılışa gelecek. Şuradan alıp şuraya getirin' demişler, ayaklarına kadar gösteri ekiplerini arabayla göndermişiz bir de aracımız olsa bile dışarıdan araç kiralamışız. Ne isterlerse yapmışlar bakmadan imza atmışlar. Sarısu Gençlik Kampımız koşulsuz kullandırılmış. Kudüs gezisi için masraflarını karşılamış, biletlerini almışız havaalanına gitmek için otobüs istemişler. Onu da karşılamışız. Yaz okulu düzenlemişler hepsini karşılamışız. Havuzumuzu onlara kullandırıp üstüne bizim kiracımız olan havuz işletmecisine para ödemişiz.”
“Tuvalet kağıdı, havlu kağıdı, lavabo fırçası, kahveler, şekerler, termoslar, kırtasiye malzemeleri hepsini bize aldırmışlar. 500 adet çikolatalı gofreti bile bizden istemişler. İhtiyaç yazısı yollamışlar. Çok sayıda kitaplar alınmış. 30 adet kitabın her birinden 25'er tane alınmış. Çeşitli şeyleri bittikçe istemişler. Yaz okulu için 20 otobüs istemişler. Bizde 20 otobüs yok. Demek ki kiralanmış. 2 milyona yakın bir israftan bahsediyoruz burada. O otobüsler belirttiğimiz 2 milyonun içinde değil. Toplu ihale yapılmış çünkü. İçerisinden tek tek ayıramıyoruz. Bazı birimlerimizden veri almakta zorlandık gizlemeye çalıştılar.”
“Enderun sohbetleri yapılmış 31 bin TL'ye. Kendi sistemimizden onların adına defalarca SMS atılmış bunlara her seferde belediye ödemişiz. Biz şu an bile atacağımız mesaj bir SMS'i geçmesin diye kılı kırk yarıyoruz. Mine İpek adında bir konuşmacı Enderun sohbetlerine katılmış. İstanbul'da havaalanından alınıp İzmit'e getirilmesi için ulaşım hizmetlerin şoförüyle araç kiralanmış. Fakat talep dilekçesinde ‘özel bir işi için Gebze'ye uğrayıp İzmit'e getirilmesi' yazıyor. Özel işlerini bile biz görmüşüz. Etkinliklerde düzenlenen lazer yarışması gibi oyunlar için hep aynı firmalardan faturalar kesilmiş. Firma isimleri hep aynı. Bu faturaları müfettiş arkadaş inceliyor. Enderun sohbetlerinin bir tanesine 16 bin TL ödenmiş bunlardan bir sürü var. Bir seferde 6 bin TL'lik yemek yenilmiş.”
“Dil kursları açılmış onları da biz ödemişiz. Bayraklarını biz yapmışız. İhsan Ticaret'ten yapılmış. Bildiğim kadarıyla AK Parti'li Şevval Oruç'ların firması. Bu firma ile ayrıca bilboardların metrekaresi 16 TL'den giydirilmesi için anlaşma yapılmış. Bir yıl için bu firmadan başka yere yaptıramıyoruz. Her giydirdiğimiz billboard için ayrı faturalandırıyorlar. Belki ben daha uygun fiyata bunları yaptıracağım. İhaleler açısından bunlar tartışılır. Ben Sayıştay denetçisi değilim belki böylesi daha karlıdır. Ben ahkam da kesmiyorum ama hep aynı kişilere birileri para kazansın, başkasına iş gitmesin diye yapılmış iş ve işlemler. En azından doğrudan alımlarda bunları yapabiliriz. TÜGVA'nın terliklerini belediye almış hepsi G. marka terlikler faturasıyla duruyor.”
“300 adet nevresim, yorgan gibi şeylere 31 bin TL verilmiş. Üniversite hastanelerinde koruyucu materyaller bile hasta tarafından alınır ama bu adamaların yorganlarını bile belediye almış. Ben bunları okuyunca ‘lanet olsun' dedim. Ben açlık yaşadım. Çok zor koşullarda yaşadım. Paranın nasıl kazanıldığını iyi bilirim. Şunlara onay verilirken hiç mi içleri sızlamadı merak ediyorum. Gerçekten yiyecek ekmek bulamayan insan akıllarına gelmedi mi acaba. TÜGVA'ya alınan 117 ekran TV'ye 25 bin TL vermişiz. Fitness aletlerini bile biz almışız. TÜGVA yaz okulu gösterisi için gösteri sunumu almışız. Onlara hizmet verip gösteri yapmaları için hizmet almışız. TÜGVA bize hizmet faturası kesmiş. Üstelik KDV'siyle birlikte. Bildiğim kadarıyla bu vakıflar vergiden muaf. Kitap alımlarında, mecliste gündeme getirdiğim bir yazarın, sapıkça yazılarının olduğu kitapları alıp bunlara destek sağlamışlar. Bu adamın kadının nasıl dövüleceğini anlattığı kitaplarını alarak destek vermişler.”
“İki adet binayı biz inşa etmişiz. Biri Tepeköy’de yurt biri de İzmit merkezde lüks bir bina. Koşulsuz şartsız bu iki binayı tahsis etmişiz. TÜGVA için yaptığımız bina 1 milyon 196 bin lira tutmuş, bir başka bina 3 milyon 738 bin lira tutmuş. Ensar için bir bina 760 bin bir diğer bina ise 132 bin lira. Bizim burada bu kadar mimarımız var, mühendisimiz var biz basit bir binanın proje çizim işini bile dışarıdan hizmet olarak almışız. Tepeköy Öğrenci Yurdu’nun projesini yaklaşık 33 bin liraya Sibel Gönül (AKP Kadın Kolları Eski Genel Başkanı, 31 Mart AKP İzmit Belediye Başkan Adayı) çizmiş. Sibel Gönüllerin firmasına yaptırılan 40 bin civarında tutan bir başka iş Serdar Mahallesi Kültür Merkezi proje çizim işi.”
“TÜGVA ve Ensar'a sağlanan total olarak 6 milyonu aşan 7 milyona varan rakamlar var. 4 milyona yakını bina maliyetleri o binaları geri alacağız ve kullanacağız. Bu değişim olmasaydı bu kadar miktara yaptırılmış binalar koşulsuz şartsız bu yapılara tekrar verilecekti. 4 milyonu binalara gitmiş, 2 milyona yaklaşan kısmı ise vakıflara cemaatlere harcanıp havaya giden bir para var. Yurtları boşaltmaları için süre tanımayacağız hemen gidip kilitlerini değiştireceğiz. Onlar boşalttıktan sonra nasıl kullanılacağına bakacağız. İlk olarak da kent merkezinde yer alan Nebi Güdük'ün gidip kilitlerini değiştireceğim.”
“Bir de makam araçları konusu var. Bir firmadan makam aracı olarak 3 yıl 3 aylık 862 bin TL'lik bedel ile BMW kiralanmış. Daha sonra 7 aylığına Talisman kiralanmış. Onun da 80 bin TL gideri var. 1 milyona yakın sadece başkan makam aracı için harcama yapılmış. Belediyenin bütün makam araçlarını gönderdim. Başkana, başkan yardımcılarına gönderilen tüm araçlar geri gönderildi. İçinde bizim yakıtımız varsa onları bile geri aldık. 170 hizmet aracı tespit etmiştik. Düşürebildiğiniz kadar düşürün dedik. Bazı hizmet birimlerine gerçekten araç lazım. 7 araç teslim ettik. Başkan yardımcılarının makam araçları yok. Meclis üyesi AKP'li Mehmet Çetin'e bile araç tahsis edilmişti. Olmayan bir görev olan Muhtarlık Masası Sorumlusu diye. Hepsini geri aldık. “
“Benden önce yapılmış ihale bitiyor. İllaki hizmet aracı lazım. Bize ne kadar araç gerektiğine bakacağız. Kiralama bedeli ve satın alma bedellerini karşılaştıracağız. Satın almada peşin istiyorlar ama kasada para yok. Bir dönem daha kiralama işine gidip daha sonra bütçemizi düzelterek satın alabiliriz. Benim şahsıma ait 2 araç var. Biri vekillik dönemimden kalan minibüs biri de eşimin kullandığı binek araç. Başkanlığa başladığımdaki mal varlığım da vekillik dönemimle aynı. Aracımın yakıtını da kendim ödüyorum. Başkan yardımcıları ve müdürlerin kullandığı 7 aracı göndermekle 50 bin TL kar yapmışız. 7 lüks makam aracının karşılığı 10 kişinin maaşı. “
“Göreve başladığımda ‘telefon alımı olacak' dediler. Başkan yardımcılarının ve müdürlerin telefonlarını biz satın almışız. Telefon faturalarını biz ödemişiz. Sadece bu sayede bile ciddi bir tasarruf sağlıyoruz. Geçtiğimiz yıl 400 bin TL'ye Ramazan etkinliği yapmışlar. Biz 230 bin TL'ye her şeyiyle mal ettik ve daha kapsamlı yaptık. Sokak kütüphanesi için hep aynı yerden kitap alınmış. Bu kitabın içinde FETÖ kitapları bile var. 230 bin TL sokak kütüphaneleri için kitap alımı yapılmış.”
“Yerel Sen bir işveren sendikasıdır ve belediyelere bir sendika hizmeti sunar. Yerel Sen’e girme kararı encümen kararı ile yapılmış. Aslında meclis kararı ile yapılması gerekiyor. Hukuksuz olarak yapılmış. 2009 yılında hatırlarsanız meclis çoğunluğu bizdeydi. AKP’li belediye vardı. Yerel Sen’den çıkalım önergesi vermişiz. Boş yere aidat veriyoruz denilmiş. AKP’nin 16 ret oyuna karşılık CHP’nin 19 oyu ile Yerel Sen’den çıkma kararı verilmiş ama bu meclis kararı sümen altı edilmiş. Başkan tarafından uygulanmamış. Bu bir suçtur. Cezai suçtur. Bununla ilgili soruşturma başlattım. Şu anda müfettişte. Hukuk Müdürlüğü de gerekli suç duyurusuna yaparak adli süreci başlatacak. “
“Yerel Sen çıkma kararına rağmen Yerel Sen ile Hizmet İş Sendikası masaya oturup toplu iş sözleşmesi imzalamış. Aidat ödenmeye devam edilmiş. Bunun bize 2009’dan bu yana maliyeti, yani israf 534 bin 981 lira. Bakın tek bir Yerel Sen dosyasından doğan israf bu. Rabbena hep bana düzeni bu. İzmit istihdam merkezimiz var. Proje bizim her şeyi belediye kurmuş. 3 genç bir araya gelmiş Baba kariyer adı altında bir firma ile hizmet sözleşmesi yapılmış. Bu projeye aylık 20 bin TL ödenmiş. Bu merkez 314 kişiyi işe yerleştirebilmek için yıllık 250 bin TL ödenek almış. Tek bir kişiye para kazandırmak için istihdam adı altında yaptıkları işte bu.”
“Belediye 12 milyon lirayı farklı il ve ilçelere yatırım olarak yapmış. Elbette yapsın. Oradaki vatandaşlarımız da hizmetlerden faydalanabilir. Ancak bu kadar borçlu bir belediye bunu yapmamalı. Peki nereye yapılmış bu yatırımlar? Mesela özel kalem müdürü Gül Aşık'ın memleketine park yapılmış. Kayseri'nin Develi Belediyesi'ne yapılan parka Gül Aşık'ın ananesinin adı verilmiş. Ananesi bölgenin ileri gelenlerinden midir bilmem. Ama bu yapılan doğru değil. Şu anda belediyede bizim davetimizle gelen müfettişler inceleme yapıyorlar. Usulsüz atama tespit ettiğimizde her biri ve sorumluları için suç duyurusunda bulunacağız. Bir suç duyurusu da başkan olarak Yerel Sen'le ilgili kararı sumen altı eden, kamuyu zarara uğratarak aidat borcuna sebep olan eski başkan Nevzat Doğan ile ilgili olacak. Bunu Sayıştay denetçilerine de ileteceğiz.”
“Seçim öncesinde de pek çok usulsüz atama yapıldı malumunuz. Bir günde memur yapılmış kişiler var. Giderayak seçime bir gün kala şubat ve mart aylarında bu kadar kişiyi memur yapmak, daha önce hiç çalışması olmayanları memur yapmak… Bunlar ne kadar doğru? BEKAŞ'tan istifa ettirilip memur yapılanlar var. ‘Canım belediyem yan gelip yatıyoruz, bir de üstüne maaş alıyoruz' diyen arkadaş 29 Mart'ta memur yapılmış. Ona da istifasını isteyip istifa ettirdik. Kandıra Belediye başkanının kayınçosu, AK Parti teşkilat başkanın kardeşi, Nevzat Doğan'ın yeğeni, Mevcut belediye üyelerimizden Aysel Demirtaş'ın gelini seçime 2 gün kala 28 Mart'ta memur yapılmış. Yine meclis üyelerimizden Hayrettin Ünlü'nün kardeşi bir günde memur yapılmış. Garibanın çocuğu işsiz gezerken böyle atamalar doğru değil.”
“20 yıldır çalışan adamalar var onlara şans tanı veya sınav aç. Biz yetim hakkının hesabını soracağız. Hukuk önünde şu an hepsi memur. İşini düzgün yapanları koruyacağız ama bazıları ile torpilli memur yapılanlar ile sözleşme yenilemeyeceğiz. İnşa ettiğimiz yeni birim binaları çürümeye terk edilmiş. Buralara milyonlar harcanmış. Neye hizmet ettikleri belli değil. Bunlar milli servet. Yapıyorsun bari koru ve kullan. Bunları yeniden revize edeceğiz. Bazı başkan yardımcıları ve müdürlerin kadrolarında farklılıklar tespit ettik. Bazılarının haksız kadrolarda olduğu ortaya çıktı. Gerekli koşulları taşımadan, yüksek maaşlı derecelere atananlar olduğunu tespit ettik. Tabi bu bir iddia o yüzden isim açıklamayacağım. Konu müfettişte. Memuriyet kadrolarına baktım hangi şartlarda müdür olabilir onlara baktık. Bazılarının şartları taşımadığını tespit ettik. Bir müdür 2 yıllık ön lisans mezunu ama 4 yıllık gibi lisans mezunu şeklinde gösterilmiş. Müfettişler hepsine tek tek bakıyor.”
“Biliyorsunuz itirazlar dolayısıyla mazbatamızı geç aldık. 15 günlük mazbata sürecinde buradan dosya çıkartıldığı, bilgilerin imha edildiği söylendi. Personel fotoğraflarını çekmiş. Bunun ile ilgili de bilgi almaya çalışıyoruz. Bu çuvallarda dosyalar var. Neden belediyeden böyle çıkarılmışlar? Şaibeli bir durum var ortada ve bu şaibenin giderilmesi lazım. Bize personelin söylediği evrak imha edilmiş olabileceği yönünde. Bunlar belediyeden yangın merdiveninden çıkarılmış. Bu konuda incelemelerimiz sürüyor.”
“Nisan’da eksi 32 milyonla teslim aldık belediyeyi. Bütçe açığımız şu anda 20 milyona düştü. Vergi toplamamızın etkisi var ama tasarrufun da etkisi var. 10 milyonluk bir tasarruftan bahsediyoruz. Yeni temizlik ihalesi yaptık. Eski ihalede aylık 2 milyon 100 TL ödeme yapmışız. Araçlar bakımsız bir de. Yeni ihale bize aylık 1 milyon 780 liraya gelmiş oldu. Yeni yapılan ihale ile aylık 320 bin TL sadece temizlik ihalesinden tasarruf yaptık. Bir yılda tasarruf oranımız çok büyük rakamları buluyor. Biz ihalemizi bile canlı yayınladık. Canlı yayınlamaya devam edeceğiz.”
“Mardin Kızıltepe'ye pişmaniye festivaline gidildi. Belediye organize etti festivali. O dönem AKP İzmit İlçe Başkanı olan Hasan Ayaz'ın uçak biletinden tutun da bütün kalma masrafına kadar her şeyi belediye karşılamış. Belediye bunu neden yapar? Aynı şeyi ben yapsam beni topa tutarlar. Ben yapsam da kesinlikle doğru değil. Kaymakam bey karısını götürmüş ve parasını kendi ödemiş. İşte devlet adamlığı budur. Belediye kasasından İstanbul seçimleri için tek kuruş harcamadım. Benim alnım açık. Partimin desteğe ihtiyacı olduğunda kendi cebimden yardım ederim ama belediye kasasından asla olmaz. Siyaset böyle yapılmalı.”
“Ben yeni siyasetçi değilim. Önerge nedir ne değildir belediye başkanın yetkileri, yetkilerinden alınmasına hangi önerge sebep olur biliriz. Önergeyi okuyorum; Çöp toplama alanlarının ilaçlanması hakkında bir önerge. Gündeme alıp almayacağını oyla sonra kabul edilip edilmeyeceğini oyla diyorlar. Bu bir soru önergesi ve başkan buna yazılı veya sözlü cevap verir. Bunlar bana her önergeyi getirip oylama yaptırmaya çalışıyorlar. Kiminle uğraştıklarını bilmiyorlar. Dertleri üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Amirlerin erken paydos ettirdiği, gölgede yatan işçiler, çöpleri toplamayanlar gibi bana zarar vermek isteyen militan bir kadro var. Beni zor durumda bırakmak amacı güderse kim olursa olsun gözünün yaşına bakmam. Kimse de bana niye yaptın diyemez. Müdürlere talimat verdim kim işini yapmazsa soruşturma açacağım. İşini yapmayan adamın işine son verdiğimde kimse bağırmayacak.”
“Ensar Vakfı’nda 2 personelimiz çalışmış. Belediye istihdam etmiş, Ensar Vakfı’nda çalıştırmış. Bunun maliyetini düşünebiliyor musunuz? Bir de TÜGVA var. Yaptıkları protokolü sadece TÜGVA tek taraflı feshedebiliyor. Belediye tek taraflı feshedemiyor. Elimin tersiyle attığım an ben bunu hükümsüz hale getiriyorum. Bu toplantıdan sonra bir yurt binasını boşaltmaya gideceğim. Mal bizim, mülk bizim, her şeyi bizim. personel bizim. Başkan diye bir oda var ben o odaya giremedim. Belediyeye ait gayrimenkulümüzde kilitli odamızın kapısını açamadık. Sordum ‘neden kilitli burası, neden açılmıyor’ diye. ‘Ensar Vakfı başkanımızın odası. Anahtar yalnızca onda var’ dediler.”
KOL SAATİ VE DRONE BELEDİYEDEN
“TÜGVA'dan Seka kampı yaz okulları yarışmaları sonucunda ödül olarak verilmek üzere 3 adet drone 3 adet sanal gerçeklik gözlüğü ve diğer giderlerin karşılanmasını talep ediyoruz diye yazı göndermişler. TÜGVA yaptığı yarışmaları ve bunların ödüllerini bile belediyeye fatura etmiş. ‘Mehter takımı açılışa gelecek. Şuradan alıp şuraya getirin' demişler, ayaklarına kadar gösteri ekiplerini arabayla göndermişiz bir de aracımız olsa bile dışarıdan araç kiralamışız. Ne isterlerse yapmışlar bakmadan imza atmışlar. Sarısu Gençlik Kampımız koşulsuz kullandırılmış. Kudüs gezisi için masraflarını karşılamış, biletlerini almışız havaalanına gitmek için otobüs istemişler. Onu da karşılamışız. Yaz okulu düzenlemişler hepsini karşılamışız. Havuzumuzu onlara kullandırıp üstüne bizim kiracımız olan havuz işletmecisine para ödemişiz.”
2 MİLYONA YAKIN İSRAF
“Tuvalet kağıdı, havlu kağıdı, lavabo fırçası, kahveler, şekerler, termoslar, kırtasiye malzemeleri hepsini bize aldırmışlar. 500 adet çikolatalı gofreti bile bizden istemişler. İhtiyaç yazısı yollamışlar. Çok sayıda kitaplar alınmış. 30 adet kitabın her birinden 25'er tane alınmış. Çeşitli şeyleri bittikçe istemişler. Yaz okulu için 20 otobüs istemişler. Bizde 20 otobüs yok. Demek ki kiralanmış. 2 milyona yakın bir israftan bahsediyoruz burada. O otobüsler belirttiğimiz 2 milyonun içinde değil. Toplu ihale yapılmış çünkü. İçerisinden tek tek ayıramıyoruz. Bazı birimlerimizden veri almakta zorlandık gizlemeye çalıştılar.”
TEK SEFERDE 6 BİN LİRALIK YEMEK
“Enderun sohbetleri yapılmış 31 bin TL'ye. Kendi sistemimizden onların adına defalarca SMS atılmış bunlara her seferde belediye ödemişiz. Biz şu an bile atacağımız mesaj bir SMS'i geçmesin diye kılı kırk yarıyoruz. Mine İpek adında bir konuşmacı Enderun sohbetlerine katılmış. İstanbul'da havaalanından alınıp İzmit'e getirilmesi için ulaşım hizmetlerin şoförüyle araç kiralanmış. Fakat talep dilekçesinde ‘özel bir işi için Gebze'ye uğrayıp İzmit'e getirilmesi' yazıyor. Özel işlerini bile biz görmüşüz. Etkinliklerde düzenlenen lazer yarışması gibi oyunlar için hep aynı firmalardan faturalar kesilmiş. Firma isimleri hep aynı. Bu faturaları müfettiş arkadaş inceliyor. Enderun sohbetlerinin bir tanesine 16 bin TL ödenmiş bunlardan bir sürü var. Bir seferde 6 bin TL'lik yemek yenilmiş.”
BAŞKASINA GİTMESİN DİYE…
“Dil kursları açılmış onları da biz ödemişiz. Bayraklarını biz yapmışız. İhsan Ticaret'ten yapılmış. Bildiğim kadarıyla AK Parti'li Şevval Oruç'ların firması. Bu firma ile ayrıca bilboardların metrekaresi 16 TL'den giydirilmesi için anlaşma yapılmış. Bir yıl için bu firmadan başka yere yaptıramıyoruz. Her giydirdiğimiz billboard için ayrı faturalandırıyorlar. Belki ben daha uygun fiyata bunları yaptıracağım. İhaleler açısından bunlar tartışılır. Ben Sayıştay denetçisi değilim belki böylesi daha karlıdır. Ben ahkam da kesmiyorum ama hep aynı kişilere birileri para kazansın, başkasına iş gitmesin diye yapılmış iş ve işlemler. En azından doğrudan alımlarda bunları yapabiliriz. TÜGVA'nın terliklerini belediye almış hepsi G. marka terlikler faturasıyla duruyor.”
TÜGVA'YA, 25 BİN LİRAYA, 117 EKRAN TV
“300 adet nevresim, yorgan gibi şeylere 31 bin TL verilmiş. Üniversite hastanelerinde koruyucu materyaller bile hasta tarafından alınır ama bu adamaların yorganlarını bile belediye almış. Ben bunları okuyunca ‘lanet olsun' dedim. Ben açlık yaşadım. Çok zor koşullarda yaşadım. Paranın nasıl kazanıldığını iyi bilirim. Şunlara onay verilirken hiç mi içleri sızlamadı merak ediyorum. Gerçekten yiyecek ekmek bulamayan insan akıllarına gelmedi mi acaba. TÜGVA'ya alınan 117 ekran TV'ye 25 bin TL vermişiz. Fitness aletlerini bile biz almışız. TÜGVA yaz okulu gösterisi için gösteri sunumu almışız. Onlara hizmet verip gösteri yapmaları için hizmet almışız. TÜGVA bize hizmet faturası kesmiş. Üstelik KDV'siyle birlikte. Bildiğim kadarıyla bu vakıflar vergiden muaf. Kitap alımlarında, mecliste gündeme getirdiğim bir yazarın, sapıkça yazılarının olduğu kitapları alıp bunlara destek sağlamışlar. Bu adamın kadının nasıl dövüleceğini anlattığı kitaplarını alarak destek vermişler.”
AKP'Lİ GÖNÜL'E 73 BİN LİRA
“İki adet binayı biz inşa etmişiz. Biri Tepeköy’de yurt biri de İzmit merkezde lüks bir bina. Koşulsuz şartsız bu iki binayı tahsis etmişiz. TÜGVA için yaptığımız bina 1 milyon 196 bin lira tutmuş, bir başka bina 3 milyon 738 bin lira tutmuş. Ensar için bir bina 760 bin bir diğer bina ise 132 bin lira. Bizim burada bu kadar mimarımız var, mühendisimiz var biz basit bir binanın proje çizim işini bile dışarıdan hizmet olarak almışız. Tepeköy Öğrenci Yurdu’nun projesini yaklaşık 33 bin liraya Sibel Gönül (AKP Kadın Kolları Eski Genel Başkanı, 31 Mart AKP İzmit Belediye Başkan Adayı) çizmiş. Sibel Gönüllerin firmasına yaptırılan 40 bin civarında tutan bir başka iş Serdar Mahallesi Kültür Merkezi proje çizim işi.”
VAKIFLARA 7 MİLYON KAYNAK
“TÜGVA ve Ensar'a sağlanan total olarak 6 milyonu aşan 7 milyona varan rakamlar var. 4 milyona yakını bina maliyetleri o binaları geri alacağız ve kullanacağız. Bu değişim olmasaydı bu kadar miktara yaptırılmış binalar koşulsuz şartsız bu yapılara tekrar verilecekti. 4 milyonu binalara gitmiş, 2 milyona yaklaşan kısmı ise vakıflara cemaatlere harcanıp havaya giden bir para var. Yurtları boşaltmaları için süre tanımayacağız hemen gidip kilitlerini değiştireceğiz. Onlar boşalttıktan sonra nasıl kullanılacağına bakacağız. İlk olarak da kent merkezinde yer alan Nebi Güdük'ün gidip kilitlerini değiştireceğim.”
MECLİS ÜYESİNE ÖZEL ARAÇ
“Bir de makam araçları konusu var. Bir firmadan makam aracı olarak 3 yıl 3 aylık 862 bin TL'lik bedel ile BMW kiralanmış. Daha sonra 7 aylığına Talisman kiralanmış. Onun da 80 bin TL gideri var. 1 milyona yakın sadece başkan makam aracı için harcama yapılmış. Belediyenin bütün makam araçlarını gönderdim. Başkana, başkan yardımcılarına gönderilen tüm araçlar geri gönderildi. İçinde bizim yakıtımız varsa onları bile geri aldık. 170 hizmet aracı tespit etmiştik. Düşürebildiğiniz kadar düşürün dedik. Bazı hizmet birimlerine gerçekten araç lazım. 7 araç teslim ettik. Başkan yardımcılarının makam araçları yok. Meclis üyesi AKP'li Mehmet Çetin'e bile araç tahsis edilmişti. Olmayan bir görev olan Muhtarlık Masası Sorumlusu diye. Hepsini geri aldık. “
7 ARACIN KİRASI 10 İŞÇİNİN MAAŞI
“Benden önce yapılmış ihale bitiyor. İllaki hizmet aracı lazım. Bize ne kadar araç gerektiğine bakacağız. Kiralama bedeli ve satın alma bedellerini karşılaştıracağız. Satın almada peşin istiyorlar ama kasada para yok. Bir dönem daha kiralama işine gidip daha sonra bütçemizi düzelterek satın alabiliriz. Benim şahsıma ait 2 araç var. Biri vekillik dönemimden kalan minibüs biri de eşimin kullandığı binek araç. Başkanlığa başladığımdaki mal varlığım da vekillik dönemimle aynı. Aracımın yakıtını da kendim ödüyorum. Başkan yardımcıları ve müdürlerin kullandığı 7 aracı göndermekle 50 bin TL kar yapmışız. 7 lüks makam aracının karşılığı 10 kişinin maaşı. “
FETÖ KİTAPLARINA 230 BİN LİRA
“Göreve başladığımda ‘telefon alımı olacak' dediler. Başkan yardımcılarının ve müdürlerin telefonlarını biz satın almışız. Telefon faturalarını biz ödemişiz. Sadece bu sayede bile ciddi bir tasarruf sağlıyoruz. Geçtiğimiz yıl 400 bin TL'ye Ramazan etkinliği yapmışlar. Biz 230 bin TL'ye her şeyiyle mal ettik ve daha kapsamlı yaptık. Sokak kütüphanesi için hep aynı yerden kitap alınmış. Bu kitabın içinde FETÖ kitapları bile var. 230 bin TL sokak kütüphaneleri için kitap alımı yapılmış.”
MECLİS KARARI UYGULANMAMIŞ
“Yerel Sen bir işveren sendikasıdır ve belediyelere bir sendika hizmeti sunar. Yerel Sen’e girme kararı encümen kararı ile yapılmış. Aslında meclis kararı ile yapılması gerekiyor. Hukuksuz olarak yapılmış. 2009 yılında hatırlarsanız meclis çoğunluğu bizdeydi. AKP’li belediye vardı. Yerel Sen’den çıkalım önergesi vermişiz. Boş yere aidat veriyoruz denilmiş. AKP’nin 16 ret oyuna karşılık CHP’nin 19 oyu ile Yerel Sen’den çıkma kararı verilmiş ama bu meclis kararı sümen altı edilmiş. Başkan tarafından uygulanmamış. Bu bir suçtur. Cezai suçtur. Bununla ilgili soruşturma başlattım. Şu anda müfettişte. Hukuk Müdürlüğü de gerekli suç duyurusuna yaparak adli süreci başlatacak. “
SENDİKA İSRAFI 534 BİN LİRA
“Yerel Sen çıkma kararına rağmen Yerel Sen ile Hizmet İş Sendikası masaya oturup toplu iş sözleşmesi imzalamış. Aidat ödenmeye devam edilmiş. Bunun bize 2009’dan bu yana maliyeti, yani israf 534 bin 981 lira. Bakın tek bir Yerel Sen dosyasından doğan israf bu. Rabbena hep bana düzeni bu. İzmit istihdam merkezimiz var. Proje bizim her şeyi belediye kurmuş. 3 genç bir araya gelmiş Baba kariyer adı altında bir firma ile hizmet sözleşmesi yapılmış. Bu projeye aylık 20 bin TL ödenmiş. Bu merkez 314 kişiyi işe yerleştirebilmek için yıllık 250 bin TL ödenek almış. Tek bir kişiye para kazandırmak için istihdam adı altında yaptıkları işte bu.”
ESKİ BAŞKAN HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
“Belediye 12 milyon lirayı farklı il ve ilçelere yatırım olarak yapmış. Elbette yapsın. Oradaki vatandaşlarımız da hizmetlerden faydalanabilir. Ancak bu kadar borçlu bir belediye bunu yapmamalı. Peki nereye yapılmış bu yatırımlar? Mesela özel kalem müdürü Gül Aşık'ın memleketine park yapılmış. Kayseri'nin Develi Belediyesi'ne yapılan parka Gül Aşık'ın ananesinin adı verilmiş. Ananesi bölgenin ileri gelenlerinden midir bilmem. Ama bu yapılan doğru değil. Şu anda belediyede bizim davetimizle gelen müfettişler inceleme yapıyorlar. Usulsüz atama tespit ettiğimizde her biri ve sorumluları için suç duyurusunda bulunacağız. Bir suç duyurusu da başkan olarak Yerel Sen'le ilgili kararı sumen altı eden, kamuyu zarara uğratarak aidat borcuna sebep olan eski başkan Nevzat Doğan ile ilgili olacak. Bunu Sayıştay denetçilerine de ileteceğiz.”
TORPİLLİ ATAMALAR
“Seçim öncesinde de pek çok usulsüz atama yapıldı malumunuz. Bir günde memur yapılmış kişiler var. Giderayak seçime bir gün kala şubat ve mart aylarında bu kadar kişiyi memur yapmak, daha önce hiç çalışması olmayanları memur yapmak… Bunlar ne kadar doğru? BEKAŞ'tan istifa ettirilip memur yapılanlar var. ‘Canım belediyem yan gelip yatıyoruz, bir de üstüne maaş alıyoruz' diyen arkadaş 29 Mart'ta memur yapılmış. Ona da istifasını isteyip istifa ettirdik. Kandıra Belediye başkanının kayınçosu, AK Parti teşkilat başkanın kardeşi, Nevzat Doğan'ın yeğeni, Mevcut belediye üyelerimizden Aysel Demirtaş'ın gelini seçime 2 gün kala 28 Mart'ta memur yapılmış. Yine meclis üyelerimizden Hayrettin Ünlü'nün kardeşi bir günde memur yapılmış. Garibanın çocuğu işsiz gezerken böyle atamalar doğru değil.”
MİLYONLAR HARCANAN BİNALAR ÇÜRÜYOR
“20 yıldır çalışan adamalar var onlara şans tanı veya sınav aç. Biz yetim hakkının hesabını soracağız. Hukuk önünde şu an hepsi memur. İşini düzgün yapanları koruyacağız ama bazıları ile torpilli memur yapılanlar ile sözleşme yenilemeyeceğiz. İnşa ettiğimiz yeni birim binaları çürümeye terk edilmiş. Buralara milyonlar harcanmış. Neye hizmet ettikleri belli değil. Bunlar milli servet. Yapıyorsun bari koru ve kullan. Bunları yeniden revize edeceğiz. Bazı başkan yardımcıları ve müdürlerin kadrolarında farklılıklar tespit ettik. Bazılarının haksız kadrolarda olduğu ortaya çıktı. Gerekli koşulları taşımadan, yüksek maaşlı derecelere atananlar olduğunu tespit ettik. Tabi bu bir iddia o yüzden isim açıklamayacağım. Konu müfettişte. Memuriyet kadrolarına baktım hangi şartlarda müdür olabilir onlara baktık. Bazılarının şartları taşımadığını tespit ettik. Bir müdür 2 yıllık ön lisans mezunu ama 4 yıllık gibi lisans mezunu şeklinde gösterilmiş. Müfettişler hepsine tek tek bakıyor.”
MAZBATA SÜRECİNDE EVRAK KAÇIRILMIŞ
“Biliyorsunuz itirazlar dolayısıyla mazbatamızı geç aldık. 15 günlük mazbata sürecinde buradan dosya çıkartıldığı, bilgilerin imha edildiği söylendi. Personel fotoğraflarını çekmiş. Bunun ile ilgili de bilgi almaya çalışıyoruz. Bu çuvallarda dosyalar var. Neden belediyeden böyle çıkarılmışlar? Şaibeli bir durum var ortada ve bu şaibenin giderilmesi lazım. Bize personelin söylediği evrak imha edilmiş olabileceği yönünde. Bunlar belediyeden yangın merdiveninden çıkarılmış. Bu konuda incelemelerimiz sürüyor.”
SEÇİMDEN BU YANA 10 MİLYON TASARRUF
“Nisan’da eksi 32 milyonla teslim aldık belediyeyi. Bütçe açığımız şu anda 20 milyona düştü. Vergi toplamamızın etkisi var ama tasarrufun da etkisi var. 10 milyonluk bir tasarruftan bahsediyoruz. Yeni temizlik ihalesi yaptık. Eski ihalede aylık 2 milyon 100 TL ödeme yapmışız. Araçlar bakımsız bir de. Yeni ihale bize aylık 1 milyon 780 liraya gelmiş oldu. Yeni yapılan ihale ile aylık 320 bin TL sadece temizlik ihalesinden tasarruf yaptık. Bir yılda tasarruf oranımız çok büyük rakamları buluyor. Biz ihalemizi bile canlı yayınladık. Canlı yayınlamaya devam edeceğiz.”
AKP İLÇE BAŞKANININ MASRAFLARI BELEDİYEDEN
“Mardin Kızıltepe'ye pişmaniye festivaline gidildi. Belediye organize etti festivali. O dönem AKP İzmit İlçe Başkanı olan Hasan Ayaz'ın uçak biletinden tutun da bütün kalma masrafına kadar her şeyi belediye karşılamış. Belediye bunu neden yapar? Aynı şeyi ben yapsam beni topa tutarlar. Ben yapsam da kesinlikle doğru değil. Kaymakam bey karısını götürmüş ve parasını kendi ödemiş. İşte devlet adamlığı budur. Belediye kasasından İstanbul seçimleri için tek kuruş harcamadım. Benim alnım açık. Partimin desteğe ihtiyacı olduğunda kendi cebimden yardım ederim ama belediye kasasından asla olmaz. Siyaset böyle yapılmalı.”
BANA ZARAR VERMEK İSTEYEN MİLİTAN KADRO VAR
“Ben yeni siyasetçi değilim. Önerge nedir ne değildir belediye başkanın yetkileri, yetkilerinden alınmasına hangi önerge sebep olur biliriz. Önergeyi okuyorum; Çöp toplama alanlarının ilaçlanması hakkında bir önerge. Gündeme alıp almayacağını oyla sonra kabul edilip edilmeyeceğini oyla diyorlar. Bu bir soru önergesi ve başkan buna yazılı veya sözlü cevap verir. Bunlar bana her önergeyi getirip oylama yaptırmaya çalışıyorlar. Kiminle uğraştıklarını bilmiyorlar. Dertleri üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Amirlerin erken paydos ettirdiği, gölgede yatan işçiler, çöpleri toplamayanlar gibi bana zarar vermek isteyen militan bir kadro var. Beni zor durumda bırakmak amacı güderse kim olursa olsun gözünün yaşına bakmam. Kimse de bana niye yaptın diyemez. Müdürlere talimat verdim kim işini yapmazsa soruşturma açacağım. İşini yapmayan adamın işine son verdiğimde kimse bağırmayacak.”
Özdağ, Erdoğan'ı iktidarda tutan kişiyi açıkladı!
Derince’de bu kez yeni bir heyecan yaşanıyor
Başkan Büyükakın güne esnafla kahvaltı yaparak başladı
Yıldızlı, ulaşım esnaflarının sorunlarını dinledi
