Cumhuriyet'ten Emre Deveci'nin haberine göre 2017 sonunda 4.2 yıl olan toplam iç borçlanma stokunda vadeye kalan ortalama süre 2018 sonunda 3.9 yıla, Temmuz 2019’da 3.4 yıla geriledi. Vadeler kısalırken, merkezi yönetimin toplam borç stoku da hızla arttı. 2017 sonunda 876 milyar TL olan toplam borç, 2018 sonunda 1 trilyon 67 milyar TL’ye, Temmuz 2019’da ise 1 trilyon 215 milyar TL’ye yükseldi.
Aynı dönemde iç borç stoku yüzde 27.1 artışla 680 milyar TL’ye yükselirken, dış borçtaki artış oranı yüzde 56.9 oldu. Borçlar artarken vadenin kısalması, bütçedeki faiz deliğini de giderek büyütüyor. Merkezi yönetim bütçesinde faiz giderleri 2019’un ilk 7 ayında 58.4 milyar TL’ye yükselirken, bu dönemde 565 milyar TL’lik toplam giderler içinde faiz giderlerinin payı yüzde 10.3 oldu. Bu oran 2018’de yüzde 8.9 idi.
FAİZLER ARTABİLİR
Eski Hazine Müsteşar Yardımcısı Ferhat Emil, Hazine’nin bu yıl nakit açığından çok daha fazla borçlanma yaptığına dikkat çekerek bu durumun, ileride faizlerin daha fazla yükselmesi beklentisinden kaynaklanmış olabileceğini dile getirdi. Hazine’ye borç verenlerin, Merkez Bankası’ndan yüksek kâr ve ihtiyat akçesi transferine rağmen yıl sonu için öngörülen bütçe açığına ilk yedi ayda ulaşıldığını gördüğünü ve bu nedenle ileride bütçenin daha da kötüleşebileceği riski nedeniyle kısa vadeli borç vermek istiyor olabileceğine işaret eden Emil, “Daha kısa vadeli borçlanma, vadenin 27 aya inmesi, borçların daha kısa sürede vadesinin dolması ve buna göre yeni borçlanma ihtiyacının da daha kısa vadede gündeme gelmesi anlamına gelir” dedi.
Uzun yıllar Hazine’de Kamu Finansmanı Genel Müdürü olarak görev yapan ve şu an Dünya Bankası Kamu Borç Yönetimi Danışmanlığı Birim Yöneticisi olan M. Coşkun Cangöz, Hazine’nin ileride faizlerin düşmesini beklediği durumlarda vadeleri kısaltabileceğini ve bunu piyasanın da olumlu algılayacağını ancak daha geçen yıl Hazine’nin yüzde 17’lerden 5-10 yıl borçlanma yaptığı dikkate alındığında vadelerin faizler yüksek olduğu için değil de yabancı yatırımcıların talebi olmadığı için kısalmış olmasının muhtemel göründüğünü belirtti.