Cumhuriyet gazetesinden Ozan Çepni’nin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Ayşe Adile Küçükdeveci ve Prof. Dr. Ahmet Rüçhan Akar, yaptıkları açıklamalarda şu ifadeleri kullandılar.“Hastanelerimizde çok üst düzeyde işler yapılıyor ve bunların da yüksek maliyetleri var. Bir yandan araştırma, bir yandan eğitim. Dünyadaki tıp düzeyinin üzerinde bir birikim varsa bu da üniversitelerde. Devlet üniversitesi hastaneleri içinde kâr eden, borcu olmayan bir üniversite hastanesi yok.
Bütün büyük üniversite hastaneleri aynı durumda ve büyük bir özveri ile hizmetleri sürdürmeye çalışıyorlar. Devletin fiyatlandırma problemleri, eğitim ve araştırmanın da hastanelerin üstüne yüklenmesi ile gelir gider dengesizliği belli bir süre içinde borç olarak yansıyor. Bir süre sonra da firmalar artık buraya mal vermekten çekiniyor yada yüksek fiyattan vermeye çalışıyor. Şu anda geldiğimiz noktada hizmet durmuş değil. Böyle bir durumun sürdürülebilir olmayacağı, sıkıntıların daha çok artacağı yönünde öngörümüz var.”“
RUTİN İŞLERİN YAPILAMADIĞI ALANLAR VAR”
Gelir gider dengesizliği dediğimiz borçlar ve ödeme süreleri daha çok artar. Bir yerde işler durma noktasına gelecek ama o zamanı tam olarak kestirebilmemiz mümkün değil. Bir anlamda eskiden sarı alarm gibiyse durum şimdi kırmızı alarm durumunda. Artık önümüzü görme şansımız yok, giderek nefes aldığımız havadaki oksijen azalıyor gibi. İşler artık daha durma noktasına doğru yaklaşıyoruz gibi. “