Gezi davasının sadece hukukla değil, vicdanla, akılla ve mantıkla da ilişkisi olmadığını ifade eden Ak, "Türkiye'nin en önemli 12 barosunun da ortak açıklamalarında belirttiği gibi; Adil yargılanma hakkı ihlal ediliyor ve savunma hakkı kısıtlanıyor. Gezi, hiçbir iddianamenin, hiç bir yalanın kirletemeyeceği kadar büyük bir toplumsal gerçekliktir. Gerçekliğinin şahidi boldur. Gerçekliğinin şahidi milyonlardır. Dostlarımız, arkadaşlarımız, yoldaşlarımız İstanbul’da, bizler burada Kocaeli’de, Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesildiği ve çadırlarımızın yakıldığı günlerdeki tepkimizin de, gencecik çocuklarımıza kıyan polis şiddetinden hesap soran tutumumuzun da, parklarda, meydanlarda, sokaklarda özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam talep eden milyonların taleplerinin de kararlılıkla arkasında durmaya devam edeceğiz. Polisiyle, yargısıyla, medyasıyla hakikati baskılayıp tarihi yeniden yazmaya çalışanlara inat, gerçekleri haykırmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
17 Şubat 2020 23:24
SYKP Kocaeli İl Temsilcisi Çetin Ak'ın okuduğu basın açıklamasında, 'kurgu dava' vurgusu yapıldı. Bu dava ile Gezi'ye katılmış milyonlarca insanın da yargılandığını söyleyen Ak, "İddianamede geçen isimler nezdinde, demokratik haklarını kullanmak için sokağa çıkan milyonlarca insan yani bizler de yargılanıyoruz. Gezi bir kalkışma, bir darbe girişimi gibi değerlendirilemez, aynı cümle içinde bile anılamaz. Çünkü Gezi, her bir yurttaşın tamamen kendi iradesiyle, kendi itirazını alıp geldiği, sözünü söyleyebildiği, taleplerini sıralayabildiği, kendi haklarını savunduğu, eşitlikçi, özgürlükçü ve paylaşımcı bir şenliktir. Baskıdan, yalandan, adaletsizlikten, liyakatsizlikten, hak ihlallerinden bunalmış insanların sözünü söyleme şeklidir. Halkın itiraz hakkı demokrasinin bir parçasıdır, demokrasi bir bütündür ve bölünemez. Gezi'nin tanığı da milyonlarca yurttaştır" dedi.
'TALEPLERİMİZİN ARKASINDA DURACAĞIZ'
Gezi davasının sadece hukukla değil, vicdanla, akılla ve mantıkla da ilişkisi olmadığını ifade eden Ak, "Türkiye'nin en önemli 12 barosunun da ortak açıklamalarında belirttiği gibi; Adil yargılanma hakkı ihlal ediliyor ve savunma hakkı kısıtlanıyor. Gezi, hiçbir iddianamenin, hiç bir yalanın kirletemeyeceği kadar büyük bir toplumsal gerçekliktir. Gerçekliğinin şahidi boldur. Gerçekliğinin şahidi milyonlardır. Dostlarımız, arkadaşlarımız, yoldaşlarımız İstanbul’da, bizler burada Kocaeli’de, Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesildiği ve çadırlarımızın yakıldığı günlerdeki tepkimizin de, gencecik çocuklarımıza kıyan polis şiddetinden hesap soran tutumumuzun da, parklarda, meydanlarda, sokaklarda özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam talep eden milyonların taleplerinin de kararlılıkla arkasında durmaya devam edeceğiz. Polisiyle, yargısıyla, medyasıyla hakikati baskılayıp tarihi yeniden yazmaya çalışanlara inat, gerçekleri haykırmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Gezi'de bir suçlu aranıyorsa yaşanan ölümlere bakılması gerektiğini dile getiren Ak, "Gezi direnişini suçla, terörle, darbeyle, kalkışmayla anılan bir eyleme dönüştürmenize asla izin vermeyeceğiz. Bu yargılama, Fettuhlahçı yöntemlerle hazırlanan dosyaları hatırlatmaktadır. Bir suçlu aranıyorsa, Berkin Elvan, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Ali İsmail Korkmaz, Mehmet Ayvalıtaş, Medeni Yıldırım’ın, Hasan Ferit Gedik’in ve Ahmet Atakan'ın ölümünde aranmalıdır. Bu davada adı bile geçmeyen bu canlarımıza, Gezi'yi sonuna kadar savunmak borcumuzdur. Geziyi savunduk, savunacağız. 18 Şubat'ta günü yüreğimiz de aklımızda Silivri de dostlarımızla, çünkü hepimiz oradaydık, hepimiz Gezi’deydik. Çünkü o günlerde de hep birlikte söylediğimiz gibi 'Her yer Gezi, her yer direniş'" dedi.