İktisatçı Prof. Dr. Korkut Boratav, hükümetin bu yıldan başlayarak 3 yıl boyunca yüzde 5 büyüme hedefinin ciddiye alınamayacağını, buna hedef bile denilemeyeceğini söyledi. “Şık dursun, moral olsun” diye böyle bir rakam ortaya atıldığını dile getiren Boratav, “şık görünüşlü hedefler koyarak promlemlerin çözülemeyeceğini” vurguladı.
Boratav, 2 yıl daha işsizlik sorunu ile “cebelleşecek” olan Türkiye’nin “toplumsal bunalım içinde” olduğuna da dikkat çekti. Prof. Dr. Boratav, hükümetin 2019 büyüme beklentisinin 0.5 olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin 9 ay küçüldüğünü, sürecin 2 yıla yayıldığını belirten Boratav, bu durumun 2019’un ilk 6 ayına da yansıdığını dile getirdi.
Boratav, büyümenin 3. çeyrek verisine göre 0.5 de, 0.2 de, ‘sıfır’ da hatta ‘eksi’ bile olabileceğini bildirdi. Temel bir büyüme göstergesi olan istihdamın kasım ayına kadar daralırken, ekonominin büyüdüğünü iddia etmenin “istisnai” koşullar gerektirdiğini anlatan Boratav, şöyle devam etti:“Mesele şudur: TÜİK’i tartışabiliriz. Büyüme rakamlarını hesaplama yöntemine itiraz ediyoruz. Onu bir yana bırakalım. 2020 ve sonrası için kafadan yüzde 5 büyüme önerilmiş.
Sanki rakamın yuvarlak ve şık olmasına sığınılıyor. 3 yıl boyunca yüzde 5 büyüme öngörülüyor. Bu ciddiye alınamaz. Böyle bir öngörü yapılamaz. Planlaması hiç yapılamaz. Hedef olarak dahi kabul edilemez. Yüzde 5’lik büyümenin işsizliği yükseltmeyeceği bilgisine dayanılıyor. Yani yüzde 5 büyürsek işsizlik artmaz gibi bir kestirmeye dayanıyor.
Yüzde 5 koyalım ki moral yüksek olsun deniliyor.” Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'ın haberine göre Boratav, hedef olması için büyümenin planlamaya dayalı modele ihtiyacı olduğunu belirterek, “Planlama da yok, model de yok” yorumunu yaptı. İşsizlik konusunda ise Korkut Boratav, şunları söyledi;
Boratav, 2 yıl daha işsizlik sorunu ile “cebelleşecek” olan Türkiye’nin “toplumsal bunalım içinde” olduğuna da dikkat çekti. Prof. Dr. Boratav, hükümetin 2019 büyüme beklentisinin 0.5 olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin 9 ay küçüldüğünü, sürecin 2 yıla yayıldığını belirten Boratav, bu durumun 2019’un ilk 6 ayına da yansıdığını dile getirdi.
Boratav, büyümenin 3. çeyrek verisine göre 0.5 de, 0.2 de, ‘sıfır’ da hatta ‘eksi’ bile olabileceğini bildirdi. Temel bir büyüme göstergesi olan istihdamın kasım ayına kadar daralırken, ekonominin büyüdüğünü iddia etmenin “istisnai” koşullar gerektirdiğini anlatan Boratav, şöyle devam etti:“Mesele şudur: TÜİK’i tartışabiliriz. Büyüme rakamlarını hesaplama yöntemine itiraz ediyoruz. Onu bir yana bırakalım. 2020 ve sonrası için kafadan yüzde 5 büyüme önerilmiş.
Sanki rakamın yuvarlak ve şık olmasına sığınılıyor. 3 yıl boyunca yüzde 5 büyüme öngörülüyor. Bu ciddiye alınamaz. Böyle bir öngörü yapılamaz. Planlaması hiç yapılamaz. Hedef olarak dahi kabul edilemez. Yüzde 5’lik büyümenin işsizliği yükseltmeyeceği bilgisine dayanılıyor. Yani yüzde 5 büyürsek işsizlik artmaz gibi bir kestirmeye dayanıyor.
Yüzde 5 koyalım ki moral yüksek olsun deniliyor.” Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır'ın haberine göre Boratav, hedef olması için büyümenin planlamaya dayalı modele ihtiyacı olduğunu belirterek, “Planlama da yok, model de yok” yorumunu yaptı. İşsizlik konusunda ise Korkut Boratav, şunları söyledi;
“Birincisi istihdam düşerken işsizlik hiç düşmez. İkincisi Türkiye’de faal nüfusa katılım oranı yüksek seyrettiği için nüfus artış oranını aştığı için işsizlik artıyor. İnsanlar işgücü piyasasına girmekten kaçarsa, bu örtülü işsizliğin artması demektir. İstihdam yükselmeye başladığı anda işsizlik düşebilir ama bu yapay bir düşme olur.”
‘İÇ TALEP POMPALANIYOR’
Cari açığın son 2 ay açık vermeye başladığını belirten Boratav, “Bunlar, büyümeyi iç talep pompalaması ile yukarı çekmeye çalışırsanız önünüze çıkacak olan engellerdir. Cari açığın ortadan kalkması ithalatın aşağıya çekilmesi ile gerçekleşti. Bu aslında yoksullaşmanın yansıması. Pozitif katkı çok sınırlı. Cari açıktaki daralmanın yüzde 90’dan fazlası turizm gelirleri ile ithalattaki daralmadan kaynaklandı. Üretim tabanlı ihracattan değil. İç talebi pompalarsanız cari açık tırmanır” diye konuştu.
‘İÇ TALEP POMPALANIYOR’
Cari açığın son 2 ay açık vermeye başladığını belirten Boratav, “Bunlar, büyümeyi iç talep pompalaması ile yukarı çekmeye çalışırsanız önünüze çıkacak olan engellerdir. Cari açığın ortadan kalkması ithalatın aşağıya çekilmesi ile gerçekleşti. Bu aslında yoksullaşmanın yansıması. Pozitif katkı çok sınırlı. Cari açıktaki daralmanın yüzde 90’dan fazlası turizm gelirleri ile ithalattaki daralmadan kaynaklandı. Üretim tabanlı ihracattan değil. İç talebi pompalarsanız cari açık tırmanır” diye konuştu.