Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin resmi hesaplarından paylaşılan yayında, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti ile ilgili çeşitli iddialara yanıt verdi.Parti kapatma davasından önce partiden ayrılmayı düşündüğünü ancak davada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanında olmak için kararından vazgeçtiğini söyleyen Davutoğlu, partideki son dönemleri için ise, “Sadece Sayın Erdoğan ile aramız bozulmasın diye ve parti bölünmesin diye, ülkede devlet krizi çıkmasın diye ayrıldım” ifadelerini kullandı.
“ERDOĞAN’A İHANET ETSEYDİM EN ZOR ZAMANLARINDA YANINDA OLMAZDIM”
Kendisi hakkında söylenen ‘Erdoğan’a ihanet etti’ sözlerini yorumlayan Davutoğlu, “Bu ihanet lafını çok kullanır hale geldik. Öyle kolay kullanınca da kıymeti kayboldu. İhaneti o zaman tartışalım. Ben Sayın Erdoğan’a ihanet etseydim, Sayın Erdoğan’ın en zayıf zamanında yanında olmazdım, en güçlü zamanında yanında olurdum” dedi.
“ERDOĞAN’A İHANET ETSEYDİM EN ZOR ZAMANLARINDA YANINDA OLMAZDIM”
Kendisi hakkında söylenen ‘Erdoğan’a ihanet etti’ sözlerini yorumlayan Davutoğlu, “Bu ihanet lafını çok kullanır hale geldik. Öyle kolay kullanınca da kıymeti kayboldu. İhaneti o zaman tartışalım. Ben Sayın Erdoğan’a ihanet etseydim, Sayın Erdoğan’ın en zayıf zamanında yanında olmazdım, en güçlü zamanında yanında olurdum” dedi.
“PARTİ KAPATMA DAVASI AÇILDIĞINDA GİDİP ERDOĞAN’A ‘YANINIZDAYIM’ DEDİM”
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İhanet etseydim kendimin en güçlü olduğu dönemde ihanet ederim, mantıklı olan budur. Sayın Erdoğan’ın en zayıf olduğu anları düşünün; 27 Nisan, e-muhtıra…Biz sayın Erdoğan’ın yanındaydık, tek bir adım geri atmadan yanındaydık. O sırada birileri yeni ufuklara açılırken yanındaydık. Parti kapatma davası açıldı, işte onun için oraya geldim. Mart ayında tam ayrılmayı tekrar düşünürken, parti kapatma davası açıldı. Ve ben Sayın Erdoğan’a giderek, ‘Sayın Başbakanım, şimdiye kadar irade benim irademdi, ben ilim adamı olmayı tercih edip üniversiteye gidiyorum, ama şimdi bir savaş açılmıştır.
Size ve demokrasiye.’ dedim. Sayın Erdoğan’ın en zayıf olduğu dönemde, partinin kapatılmasına yüzde 100 nazarıyla bakıldığı bir dönemde ve şu anda Sayın Erdoğan’ın yanında olan önemli figürlerin hepsinin Tayyip Erdoğan’ın aleyhine çalıştığı bir dönemde, dedim ki; “Sizinle mezara da, hapise de, bu parti kapatılacaksa ve size bir şey gelecekse, ben burdayım” dedim. Şu anda Sayın Erdoğan’ın sadakatini ifade edenlerin çoğu, şu an AK Parti yönetiminde olanların büyük kısmı Erdoğan’ın karşısında, ona en hakaretlerle saldırdıkları bir dönemdir.”“
SAYIN ERDOĞAN’IN O ZOR GÜNLERDE KİM YANIMDAYDI DİYE DÜŞÜNMESİ LAZIM”
Davutoğlu, Erdoğan’ın en zayıf zamanlarından birinin de Davos’taki ‘One Minute’ olduğunu olduğunu vurguladı. Davutoğlu, yaşananları şöyle anlattı: “O geceyi yaşayanlar bilir. Şimon Peres’e özürün hangi telefondan nasıl diletildiğini bilir, benim telefonum üzerinden. Bunlar artık madem ki açılacak, o günlerde ‘one minute’ yaşanırken, hala Sayın Erdoğan’a ağır hakaretlerle yüklenenler bugün Erdoğancılık yapıyorsa, Sayın Erdoğan’ın önce bunu sorması lazım. ‘O zor günlerde kim yanımdaydı’ diye düşünmesi lazım.”“
;
İHANET ETSEYDİM PARTİ BÖLÜNÜRDÜ”
“Birileri benim hain olduğuma ikna olmuş olabilirler” ifadelerini kullanan Davutoğlu, “Bütün bu zayıf dönemlerde Sayın Erdoğan’ın yanındaydım. Peki, benim en güçlü olduğum dönem, benim başbakan olduğum dönemdi değil mi? Peki, ben ihanet etseydim, Mayıs 2016’da bu parti birliğini koruyabilir miydi?” sorularını sordu. Davutoğlu, “Ben, o zaman ihanet etseydim belki de parti bölünürdü” dedi.
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İhanet etseydim kendimin en güçlü olduğu dönemde ihanet ederim, mantıklı olan budur. Sayın Erdoğan’ın en zayıf olduğu anları düşünün; 27 Nisan, e-muhtıra…Biz sayın Erdoğan’ın yanındaydık, tek bir adım geri atmadan yanındaydık. O sırada birileri yeni ufuklara açılırken yanındaydık. Parti kapatma davası açıldı, işte onun için oraya geldim. Mart ayında tam ayrılmayı tekrar düşünürken, parti kapatma davası açıldı. Ve ben Sayın Erdoğan’a giderek, ‘Sayın Başbakanım, şimdiye kadar irade benim irademdi, ben ilim adamı olmayı tercih edip üniversiteye gidiyorum, ama şimdi bir savaş açılmıştır.
Size ve demokrasiye.’ dedim. Sayın Erdoğan’ın en zayıf olduğu dönemde, partinin kapatılmasına yüzde 100 nazarıyla bakıldığı bir dönemde ve şu anda Sayın Erdoğan’ın yanında olan önemli figürlerin hepsinin Tayyip Erdoğan’ın aleyhine çalıştığı bir dönemde, dedim ki; “Sizinle mezara da, hapise de, bu parti kapatılacaksa ve size bir şey gelecekse, ben burdayım” dedim. Şu anda Sayın Erdoğan’ın sadakatini ifade edenlerin çoğu, şu an AK Parti yönetiminde olanların büyük kısmı Erdoğan’ın karşısında, ona en hakaretlerle saldırdıkları bir dönemdir.”“
SAYIN ERDOĞAN’IN O ZOR GÜNLERDE KİM YANIMDAYDI DİYE DÜŞÜNMESİ LAZIM”
Davutoğlu, Erdoğan’ın en zayıf zamanlarından birinin de Davos’taki ‘One Minute’ olduğunu olduğunu vurguladı. Davutoğlu, yaşananları şöyle anlattı: “O geceyi yaşayanlar bilir. Şimon Peres’e özürün hangi telefondan nasıl diletildiğini bilir, benim telefonum üzerinden. Bunlar artık madem ki açılacak, o günlerde ‘one minute’ yaşanırken, hala Sayın Erdoğan’a ağır hakaretlerle yüklenenler bugün Erdoğancılık yapıyorsa, Sayın Erdoğan’ın önce bunu sorması lazım. ‘O zor günlerde kim yanımdaydı’ diye düşünmesi lazım.”“
;
İHANET ETSEYDİM PARTİ BÖLÜNÜRDÜ”
“Birileri benim hain olduğuma ikna olmuş olabilirler” ifadelerini kullanan Davutoğlu, “Bütün bu zayıf dönemlerde Sayın Erdoğan’ın yanındaydım. Peki, benim en güçlü olduğum dönem, benim başbakan olduğum dönemdi değil mi? Peki, ben ihanet etseydim, Mayıs 2016’da bu parti birliğini koruyabilir miydi?” sorularını sordu. Davutoğlu, “Ben, o zaman ihanet etseydim belki de parti bölünürdü” dedi.
Özdağ, Erdoğan'ı iktidarda tutan kişiyi açıkladı!
Derince’de bu kez yeni bir heyecan yaşanıyor
Başkan Büyükakın güne esnafla kahvaltı yaparak başladı
Yıldızlı, ulaşım esnaflarının sorunlarını dinledi
