Bakan Koca’nın açıklamalarından satır başları;
*8 Haziran 2020 itibariyle salgın 6 ayını geride bıraktı. ABD her bir milyon kişi başına 6 bin 673 vaka ile listenin başında yer alıyor.
*Türkiye, ölüm oranı sıralamasında 47’inci sırada bulunuyor. Avrupa, Covid-19 ölüm oranı sıralamasında ön sırada.
*Ülkemiz toplam vaka sayısına kıyasla yüzde 2,67 oranla 81. sırada yer almaktadır.
*Dünyanın herhangi bir yerinde Covid-19'a henüz doğrudan etkili bir ilaç bulunamadı, aşı geliştirilemedi. Bu gerçek, daima tetikte olmamızı, seyri hassasiyetle incelemeyi ve acil müdahaleyi gerektiriyor.
*Her mesajımda sizleri durumdan bilgilendirmeye ve risklere karşı uyarmaya çalışıyorum. Normalleşmenin eski hayat tarzına dönmek olmadığını ısrarla vurguladım.
“FEDAKARLIĞA KATLANDILAR”
*Yeni normali kontrollü sosyal hayat olarak vurguladım. Üretim devam etmek zorunda, eğitim, ulaşım, ticaret, turizm ve hizmet sektörleri toplumun geleceği için vazgeçilmez unsurlardır. Şehirler arası ulaşımı kısıtladık, gençlerimizden büyüklerimizden evde kalmasını istedik.
*Onlar tüm toplumun yararına bu fedakarlığa katlandılar. Gencimiz, yaşlımız maskeye, mesafeye ve temizliğe dikkat ederek bu toplumsal harekete güç kattı ve sonuç aldık.
*Sağlık personelimizin güçlü çalışması ve siz vatandaşımızın desteği bir başarı hikayesi yazdırdı. Kara göründü ama deniz hala dalgalı. Ekonomik ve sosyal yönden sürdürülebilir bir mücadele için normalleşme bir zorunluluktu.
*Normalleşmeyi ne kadar kontrollü sosyal hayata çevirebilirsek o kadar güvende oluruz. Ne kadar davranışlarımızı kontrollü ilerletirsek sonuca o denli ulaşırız. Son günlerdeki vaka sayılarındaki artış bu dalgalanmaların sonucudur.
“YOĞUN BAKIMDAKİLERİN YÜZDE 2’Sİ VEFAT EDİYOR”
*Corona hala iş başında ama hastalık kontrol altında. Virüsün şiddetinin düşürdüğüne yönelik bir kanıtımız yok ama vakaların şiddetinde bir değişiklik var.
*Mart ayında bin 500 civarı varken, bunların yarısı yoğun tedavi gerektiriyordu. İlk günlerde hastalarımız 20 günün üzerinde hastanede kalırken bu süre 2,9 güne düştü.
*Yoğun bakımda ise 2,7 güne indi. Daha az oranda hasta entübe edilir oldu, yani solunum cihazına bağlandı.
*Salgının başlangıcında entübe edilenlerin yüzde 67’si, yoğun bakımdakilerin yüzde 53’ü vefat ediyordu. Şimdi ise entübe edilenlerin yüzde 4’ü, yoğun bakımdakilerin yüzde 2’si vefat ediyor.
EN ÇOK GÜMÜŞHANE
* Vaka sayısına göre vefat oranını en yüksek olduğu il yüzde 12.4 Gümüşhane. En düşük olduğu il ise yüzde 0.33 ile Kilis. Son bir ayda Ankara'da günlük ortalama vaka sayısı 127, son bir haftada ortalama vaka sayısı 155, son 3 günde ortalama vaka sayısı 177.
* Son bir ayda İstanbul'da ortalama vaka sayısı 653, son bir haftada ortalama vaka sayısı 620, son üçü günde ortalama vaka sayısı 610'du, düne göre baktığımızda bu sayı 700'leri geçti. İzmir’de ise son 3 günde ortalama vaka sayısı 34.
*Bursa’da giderek artış olduğunu görüyoruz. Kocaeli’de son 3 günde vaka sayısı 133, artış devam ediyor. Konya’da günlük ortalama vaka sayısı 41, son bir ayda 73, son 3 günde 88. Son gün 100’e yaklaştı.
*Diyarbakır’da günlük ortalama vaka sayısı 58, bir ayda 81, son üç günde ise 87. Son günde 100’lere yaklaştı.
“İLLERDEKİ DURUMLARI TAKİP EDİYORUZ”
*İl Hıfsısıhha kurumlarımız ildeki durumları takip etmektedir, bu kurullarımız tedbirleri alacaktır. Artık Covid-19’u tanıyoruz, daha tecrübeli olduğumuzu biliyoruz. Bunu gördüğümüze, buna inandığımıza eminim.
VAKA SAYILARI AÇIKLANDI
Günlük tabloya göre, bugünkü vaka sayısı bin 429. Bugünkü vefat sayısı 19. Bugün iyileşen hasta sayısı bin 261. Test sayımız ise 52 bin 901. Toplam entübe olan hasta sayısı 306, yoğun bakımdaki hasta sayısı 745.
MASKE AÇIKLAMASI
Maske kullanımıyla ilgili şu an 45 ilde, gerekli görüldüğü için zorunluluk kararı alındı. Benzer şekilde ilave olacak illerimiz de olabilir. Bunlardan 3 tanesi için Bilim Kurulunun önerisi oldu, İstanbul, Ankara ve Bursa için.
*İstanbul’da artış ciddi olmamakla birlikte, tedbir amaçlı alınmasını Bilim Kurulu önerdi. İl hıfzıssıhha kurulunun değerlendirmesi sonucu maske zorunluluğu kararı alınabilir.
*Maske zorunlu olmasına rağmen bunun sağlanmadığını görüyoruz. Sağlanmayan illerde, ortamlarda, kültürel ve sosyal yerlerde vaka sayılarının çok sert arttığını görüyoruz. Vatandaşlarımız olabildiğinde dikkat etmesi noktasında, 83 milyon gayret etmesi gerektiğini biliyoruz.
SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI GELECEK Mİ?
*Biz önümüzdeki dönemde, genel anlamda sokağa çıkma kısıtlaması veya yasağı gibi bir durumu düşünmüyoruz. Bilim Kurulunda gündeme gelmedi. Biz bu normalleşme döneminde, özellikle pikten sonra bir plato çizdiği ve daha sonra aşağı düştüğünü hepimiz gördük.
*Bu aşağı düşmesinden sonra birçok ülkede görüldüğü gibi dalgalanmalar olabilir. Bu dalgalanmalara bizim tedbirlere uymamızla doğru orantılı. Ama bu dalgalanmanın bu kadar fazla olacağın düşünmemiştik.
*Bu anlamda genel bir durumdan öte bölgesel olduğunu biliyoruz. Bu nedenle tedbirlere ısrarla uyulması gerektiğini altını çiziyorum. Bir sokağa çıkma yasağı gündemimizde olmadığını tekrar belirtmek istiyorum.
CORONA İLACI AÇIKLAMASI
Oxford Üniversitesi’nin bahsettiği ilaç bir kortizon. Şimdi değil daha önce salgının ilk günlerinde gündemimizde olan bir ilaçtı. Daha çok iltihabı önlemek üzere uygulanan bir ilaç.
*Bu ilaç yapılan çalışmada geç dönem solunum sıkıntısı olan hastalara uygulandığında bu sonucun elde edildiğini belirten bir durumdu. Biz baştan itibaren tedavide hem genel hem de hedefe yönelik uygulamalarımız oldu. Genele yönelik bu anlamda kortizon kullanıldığı gibi yine hedefe yönelik etkili olarak ilaçları da kullandık.
*Başından beri kullandığımız ama hangi hastaya kullandığımızın da net belli oluduğu bu ve benzeri ilaçları kullandığımızı, rehberimizde olduğunu söylemek istiyorum.
*İngiltere’de bazı vakalarda uygulanan ilacın sadece bu ilaç özelini değil hem genel hem hedefe yönelik ilaçlar anlamında, özellikle sitokin fırtınasının olduğu hasta grubunda kullandığımızı söylemek istiyorum.
“GENÇLERDE ARTIŞ YOK”
*18 yaş altı gençlerimizde bir artış olmadığını rahat söyleyebilirim. Demin verdiğim rakamlarda vaka sayısında yaş ortalamasının aşağı düştüğünü ifade ettim. Özellikle gençlerin sokağa çıkmasıyla birlikte bu oranın arttığını ve ortalama yaşı aşağıya çektiğini söyledim.
*Özellikle şu dönemde giderek bu yaş dağılımı 70’lerden 73-74’e çıktığını görüyoruz. Yaş aralığının yukarı doğru çıktığını söyleyebilirim.
*Büyüklerimizin bu anlamda hassas olmalarını, zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalarını, kronik hastalığı olan büyüklerimiz için de ifade ediyorum. Çıkmaları gerekiyorsa maskesiz çıkmamaları gerektiğinin altını çiziyorum.
BEDELLİ ASKERLİK, LGS VE YKS SINAVLARI
*Bedelli askerlikle ilgili onun devamından yana olundu, bu anlamda Bilim Kurulu’nun tedbirleri önermesi şeklinde yaklaşım oldu, 28 gün uygulaması devam etmiş olacak.
*Öğrencilerimizle ilgili hem LGS hem YKS ile ilgili şu dönemde sınavın olabildiğince güvenilir yapılması şeklinde Bilim Kurulu’nun önerisi oldu.
*Her türlü tedbirler alınması noktasında hem rehber yayınlandı hem ilgili birimlere hangi tedbirlerin alınması gerektiği hatırlatılmış oldu.
*Her iki sınav için Bilim Kurulu’nun özellikle sınava giriş saatleri başlangıç saatleri ve çıkış saatleri olmak üzere daha güvenilir bu sınava gelişlerini sağlamak üzere tedbir alınması, gerektiğinde sokağa çıkma dahil olmak üzere o saatlerle ilgili önerisi oldu.
*Sayın Cumhurbaşkanımızla bu öneriyi paylaştım. Sayın Cumhurbaşkanımız konuyla ilgili hasssasiyet gösterilmesi gerektiğini, sınav giriş ve çıkışların güvenli yapılmasının talimatını vermiş oldular. Hangi saatlerle ilgili olması gerektiğini, yanlarında iki kişi olması kaydıyla İçişleri Bakanlığımız bugün açıklama yapmış olurlar.
*Toplum Bilimleri Kurulu kendi aralarında toplanıyor. Başkanlığımda da toplantılar yapılıyor. Sosyolojik ve psikolojik etkilerini görmek anlamında birtakım çalışmalar yapılıyor.
*Önümüzdeki günlerde bununla ilgili geniş açıklamaları olacak. Bununla ilgili zannediyorum gelecek hafta birtakım açıklamaları yapmaya başlarlar diye düşünüyorum.
AŞI ÇALIŞMALARINDA SON DURUM
*Aşı çalışmalarıyla ilgili daha önce bahsetmiştim, TÜBİTAK ve TÜSEB’in desteklediği kimi merkez ve üniversitelerde çalışmaları başlattık.
*Hayvan çalışmaları da devam ediyor. Klinik safhasına gelmiş değiliz. Dünyada da bu anlamda klinik safhaya gelmiş olan aşı çalışmalarının sayısının az olduğunu biliyoruz.
*Çin ve Rusya ile aşı çalışmalarını işbirliğini geliştirmeyi, klinik çalışma bazında bu işbirliğini daha güçlendirmeyi konuştuk. Bilim heyetlerimiz karşılıklı görüşüyorlar, çalışmaya devam ediyorlar.
*Önümüzdeki aylar, erken dönemde klinik çalışmalarının Türkiye’de gelebileceğini şu an söylemem zor. İki çalışmanın birinin Eylül, birinin Ekim ayında klnik çalışma safhasına gelebileceğini söyleyebilirim.
*İkisinin iki farklı üniversitemizde olan çalışma. Bir gelişme olduğunda açıklamış oluruz.
“TOPLUMDA YAYGIN BİR TAŞIYICILIĞIN OLMADIĞINI SÖYLEYEBİLİRİZ”
*Bu çalışma şu an 153 binin yarısına yakını tamamlandı. Ön bilgileri ise toplumda PCR ile yapılan numune sonuçlarında binde 2-2,5’larda olduğunu görüyoruz. Yani çok yüksek olmadığını görüyoruz. İkinci yaptığımız antikor testi, bağış durumunu bilmek.
*Bununla ilgili yarısına yakını yapılan çalışmanın şu anda yüzde 1,5’ların altında olduğunu görüyoruz. Belki de yüzde 1’e yakın olabilir.
* Bunu Türkiye bazında söylüyorum, sürü bağışıklığının aslında öyle kolay bir bağışıklama olmadığını, buradan çok net söyleyebiliriz.
*Toplumun yüzde 60-65’inin koruyuculuğun sağlanmış olması gerekiyor. 40-45 misli benzer bir salgını görmemiz gerekiyor. Bu anlamda sürü bağışıklığının anlamlı olmadığını şimdiden çok rahat söyleyebiliriz.
*Bizim hedeflediğimiz biri toplumda gerçekten taşıyıcılığın oranını bilmekti. Çünkü bu taramada semptomu olmayan kişilerdi. TÜİK’le birlikte yapılan çalışmalarda binde 2’lerde olan taşıyıcılıktan bahsediyoruz.
*Toplumda yaygın bir taşıyıcılığın olmadığını çok rahat söyleyebiliriz. Şimdiden herkesin test yaptırmak için gayret içinde olmaması gerektiğini de buradan anlamış oluyoruz.
*Sürü bağışıklığı kolay sağlanabilir mi? Belirti çok vermediği için antikor insanımızın sayısı fazla olabilir mi? Sürü bağışıklığı mantığının da bu anlamda doğru olmadığını anlamış oluyoruz.
“BAZEN DOZUNUN ÇOK KAÇTIĞINI MAALESEF ÇOK GÖRÜYORUZ
*(Moda, Maçka Parkı ve İstiklal Caddesi’ndeki görüntüler)Bu tür görüntülerin olmasını asla arzu etmiyoruz. Bununla ilgili il hıfzısıhha kurumlarımızız tedbirleri alma yetkisine sahip.
*İlgili illerimiz, ilgili bölgelerde mülki amirlerimiz bu konuyla ilgili hassasiyet göstererek gereğini yapabilir durumdalar.
*Bu anlamda vatandaşımızın kendi isteği ve talebiyle bu kurallara olabildiğince uymasının gerekliliğini söylemeye çalışıyoruz. Ama bazen bunun dozunun çok kaçtığını maalesef çok görüyoruz.
*Bu noktada vatandaşımızdan istirhamımız lütfen kendi sağlığınız sadece değil toplumun sağlığı için bu önemli. Bu salgın kişiden kişiye bulaşan bir salgın. Bir başka kişinin hakkına girmiş oluyoruz.
*Bu salgının genç olduğumuz için yeri geldiğinde belirti vermediği için kendisinde daha büyük sorun oluşturmayacağını düşünen genç yavrularımız daha rahat hareket etmiyor olmalıdırlar.
*Zorunlu olarak bu kurallara uymak hassasiyetlerini gösteriyor olmadırlar. Bunda büyüklerimizin, annelerimizin, babalarımızın, dostlarımızın, arkadaşlarımızın hakkı var.
*Gereken hassasiyeti göstereceğimizden emin olmak istiyorum. Antikorla ilgili net çalışma yok. Belli dönem antikorun pozitif kaldığını biliyoruz, ne kadar koruyabilir olduğu hakkında net bir bilgi yok.
Şu dönemde bu antikorun varlığının devam ettiğini, koruduğunu söyleyebiliriz. Süresiyle ilgili daha net bir şey söyleyemeyiz, yani dünya da söyleyemiyor.