Avrupa’da yapılandan farklı bir uygulama yok. Sosyal mesafe deyip duruyoruz. İçki sosyal mesafeyi azaltan bir etkiye sahip. Tabii ki kısıtlama getirmekte haklıyız" dedi."Ama içkiyi restoranda barda içmekten bahsedilmiyor Sayın Soylu. Restoran ve bar için haklısınız ama onlar zaten kapalı. İnsanlar evlerine içki alacaklar. Akşam yemeğinde sofrada içecekler. Evde sosyal mesafe mi olur?" dedim."Koronavirüs önlemleri kapsamında Batı’da bütün ülkeler içki satışına kısıtlamalar getiriyorlar. Kaldı ki Dünya Sağlık Örgütü’nün uyarısı ve tavsiyesi var salgınla mücadeleye içkinin olumsuz etkisi üzerine. Bilimsel bakışla da uyumlu bizim kararımız. İstedikleri kadar itiraz etsinler, dünyadan haberleri yok" diye konuştu.İçişleri Bakanı böyle bir karar almalarında tekel büfelerinin kapalı olmasının getirdiği haksız rekabeti de hatırlattı.
AVRUPA KORONAVİRÜS KAPSAMINDA ALKOL İÇİN HANGİ KISITLAMALARA GİTTİ?
Süleyman Soylu Avrupa’daki uygulamalara işaret edince ülkelerdeki yasaklara baktım.Size belli başlı yerlerdeki uygulamaları özetleyeyim:İtalya’da saat 21’den sonra alkol satışı yapılmıyor. Kasımdan beri park, bahçe ve kamusal tüm alanlarda alkol içmek yasak.Hollanda’da da kamusal alan yasağı aynen geçerli ancak burada satış yasağı her gün saat 20’de başlıyor. Keza Belçika’da da uygulama bu yönde.Fransa’da saat 22’den itibaren alkol satışı ve kamuya açık alanlarda içilmesi yasak.İskoçya’da restoranlar açık ancak restoranda içki satışı yasaklanmış durumda.Yunanistan’da da satış yasağı 21’de başlıyor, açık alanlarda ise tüketim tamamen yasak.Ancak markette içki satışını yasaklayan tek bir Avrupa ülkesi yok.
YASAKLAR VE SONUÇLARI
Bizde alkol meselesi her zaman laik-İslamcı tartışmasına hapsoluyor ancak dünya, pandeminin başından beri bu meseleyi tartıştı ve farklı önlemler denedi.Eminim eğer İslam sigara içmeyi de yasaklasaydı sigara da bir laiklik meselesi haline gelirdi. Sigara içmek çağdaşlığın ve Batılı olmanın sembolü bile olurdu. Maalesef içki olgusu o hale geldi.Alkole dair en keskin önlem Güney Afrika’da alındı ve çok tartışıldı.İçki tüketiminin çok yüksek olduğu ülkede hastanelerin alkol ile bağlantılı hastalıklar nedeniyle yatışlar konusunda hafiflemeleri için Mart ayından itibaren Ağustos ayına kadar içki satışı ülke çapında her yerde yasaklandı.Bu süreçte hakikaten hastanelerde ciddi bir rahatlama oldu.Alkol kaynaklı hastalıklar çok azaldı ancak Güney Afrika yasağın kalktığı Ağustos ayında dünyada korona vakalarında beşinci İdi. Üstelik kaçak içki satışı patladı.
Öte yandan yasakla beraber kadına karşı şiddet vakalarında ciddi bir düşüş oldu. Kadınlar yasağı büyük oranda desteklediler. Ancak ağustosta kalkan yasak ile içki tüketimi tavan yaptı.Tayland ve Hindistan da benzer şekilde içki satışını yasakladı. Kenya’da ise restoranlardan içki bir ay boyunca kaldırıldı.Avrupa’daki mevcut yasakları zaten yukarıda anlattım.Kısacası alkol tüketimini kısıtlamanın Covid ile mücadelede işleri kolaylaştıracağı tezinden hareketle birçok uygulama denendi ve deneniyor.
Pandemi bir yandan içki sektörünü küçülttü.Eğlence ve yemek sektörü durunca dışarıda alkol tüketimi de azaldı.Yapılan uluslararası araştırmalar dünya çapında yüzde 8’lik bir düşüş olduğunu gösteriyor.Öte yandan evde tüketim ciddi şekilde arttı.Örneğin İngiltere’de evde düzenli olarak sert alkollü içecekler tüketenlerin oranı yüzde 5 kadar yükseldi.
MARKET SATIŞINI YASAKLAMAK NEYİ DEĞİŞTİRİR?
Gelelim bizde son alınan karara… Sokak kısıtlaması olduğu günlerde marketlerde içki satışını yasaklamak içki tüketimini düşürür mü? İsteyen Cuma gününden gider alır.Ben bu yasağın bir türlü bitmek bilmeyen yaşam tarzına müdahale tartışmalarını kaşımak dışında bir sonucunun olacağını düşünmüyorum.Her ne kadar karar iyi niyetle alınsa da boşu boşuna her daim uykuda olan laikçi paranoyaları uyandırmaya ne gerek var?Üstelik böyle bir yasak alkol tüketimini azaltacağına dikkatleri oraya çektiği için artırabilir diye de düşünüyorum."