27 yıllık siyasi hayatımda böyle bir atmosfer yaşamadım. Ben politikaya çok genç başladım, kadınlığım üzerinden hiç hakarete uğramadım. Genellikle siyasi duruşumuzdan dolayı bize bağırıp çağrılmıştır. Cinsiyetim üzerinden hiç hakarete uğramamıştım. Çok ayıp bir şey bu.
CUMHUR İTTİFAKI PSİKOLOGLARIN İNCELEMESİ GEREK BİR BİRLİKTELİK"
Türkiye’de uzun süreden bu yana değerler üzerinden siyaset yapılıyor. Farklılıklarımız üzerinden karşı olduğumuz, siyasetçilerin buna teşvikte bulunduğu bir dönemden geçiyoruz. Öğretmen gözü ile baktığım zaman siyasi cenahta Türkçeler de yetersiz. Ana dilinizi yetersiz konuşamadığınız zaman anca söversiniz. Birbirini düşman ilan ettirme konforlu bir alan.
Çok böyle psikolojik olarak incelenmesi gereken bir birliktelik kuruldu. Çözüm ortaklığı üzerinden yan yana geliş değil, pazara kadar değil mezara kadar gibi cümlelerin havada uçuştuğu bir yan yana geliş oldu. Vatandaşın derdi üzerinden politikayı şu anda sadece biz yapıyoruz. Sizin derdiniz nedir, bunun çözümünü kamuoyu ile biz paylaşıyoruz. Yavaş yavaş bu makul siyasete vatandaşın gözü kayıyor."
FETÖ'NÜN YERİNİ METÖ'LER ALACAK"
Vatandaş, makul siyasete döndükçe birbiri ile kavga etmeyi ön gören sistem devre dışı kalacak. FETÖ’nün yerini METÖ’ler alacak. Eğer siz şeffaflıktan kaçarsanız, partili Cumhurbaşkanlığı seçimi için elinizden ne geliyorsa yapmışsanız, Türkiye’de ekonominin uçacağını söylemişseniz ve bunu elde etmek için partili Cumhurbaşkanlığı için her yola başvurmuşsanız, günün sonunda böyle bir sonuç ile karşılaşırsınız. Saray, her yerde paralel evren oluşturur.
Afrika’nın sağ diktatörlükleri ortadan kaldırmak için Marksist insanlar hareket geçiyorlar ve daha sonra Saraylarda oturmaya başlıyorlar. Marksisizm sadece sözde kalıyor. Ama sağ dikdatörlerin hepsinin hayat tarzını benimsiyorlar. Saray ayrı bir hayat tarzı yaratır. Oligarşik bir yapı yaratır.Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı’na atanmış bir şahıs hakaret edebiliyor. Atanmış insanlar, milletvekillerine hakaret ettiler. Sayın Fuat Oktay’ı ben feraset sahibi bir insan diye bilirdim, inanılmaz çirkin konuşmalar yaptı.
Her çıkan bakan, milletvekillerine ağzı alınmayacak şeyler söyledi. Partili Cumhurbaşkanlığı seçimi ile atanmışların, seçilmişlere hakaretlerini gördük. Bugün Pelikandır yarın melikanlar çıkar. Çünkü Saray yöneticiyi körleştirir.Sayın Erdoğan benim gözümde bütün gerçeklik duygusunu kaybetmiştir. Konfeksiyon mağazasındaki kız çocukları ile konuştuk.
Onların arasında bir kavga yoktu ama dördünün de esas meselesi akşam evlerine ekmek götürebilmektir. Sağ salim çocuklarına kavuşmayı hedeflerler.Eğer başka bir ilçede oturuyorlarsa evlerine ulaşmaları 21.30’u bulur. Kadınlar korkuyor. Kadınlara şiddet uygulayanlar yakalanmıyor, yakını ise korunuyor. Kadınlar evine gidip çocuğu ile huzur içerisinde bir gece geçirmek istiyorlar. Bu çocukların ne hisseliğini Erdoğan’ın bilmesi mümkün değildir."
BU ARKADAŞLAR GELDİĞİ ZAMAN 6 DOLAR MİLYARDERİMİZ VARDI, ŞİMDİ DOLAR MİLYARDERİMİZ VAR"
22 milyon insanın yardım almasına biz kesinlikle itiraz etmiyoruz ama bir tarafı ile bu insanların çocuklarının da iş bulması gerekiyor. Evlerde hiç değilse en az bir kişinin eve maaş getiriyor olmasını sağlaması gerekiyor devletin. Bu arkadaşlar geldiği zaman 6 dolar milyarderimiz vardı, şu anda 33 dolar milyarderimiz var. 22 milyon da yardım ile yaşayan insanımız var. Her 3 üniversite mezunu gencimizden biri işsiz.
O dar gelirlinin satın almadığı ne varsa o var. Biz diyoruz ki yoksul insanların satın aldıklarına dair ürünleri koyun. Onlar bunu yapmadığı için biz de kendimi yapıyoruz. Sayın Erdoğan’ın Saray’a harcanacak bütçe ile ilgili 30 milyar TL fark konuldu. Günahtır.
Bir fikrin etrafında yürümüşsünüz. Dikkat ederseniz Ak Parti’de siyasetçiler doğru dürüst konuşmuyor. Kadrolu gazeteciler var, onlar eli ile çeşitli konuşmalar var. Ama bir Ak Partili siyasetçiyi görmüyorsunuz. Ölçme biçme meselesidir bu.Sadece Ak Parti içinde değil, MHP’nin tabanında da bu iletişim biçimine karşı bir rahatsızlık olduğunu görüyoruz. Sadece Milliyetçi Hareket Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı var.
Ama Ak Parti’den biz böyle bir eşy duymadık.Seçimlere fısıldayan kişi olduğu için. Çünkü ekonomi maalesef felaket durumda. Pandemi ile beraber kırılganlığı daha da arttı. Esnaf kan ağlıyor, işsizlik had safhada. Türkiye bu işi taşımıyor. Bu sistemi taşıyamıyor, bu sistem de Türkiye’yi taşıyamıyor.Alaattin Çakıcı benim dava arkadaşım falan değildir. Ben haksızlıkları anlatsam, gerçekten kötü şeyler yaşadım ama anlatamıyorum. Netice bu yolda yürüyorsanız bunları göze almak zorundasınız. Yanlış olan bir politikacının bunları göze alıyor olması.Çok samimi bir şey söyleyeyim, bazı insanların bu ülkeden aldıklarını ödemesi gerekiyor.
Okuma şansına eriştim, o sınavlarla yol yürüdüm. Okumamıza, üniversite kazanmamıza yol açan sınavlardan geçtik ve şimdi karşınızda oturuyorum. Ben bu ülkeden aldım.İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in torununu, babaannesinin şanslarına sahip olması mümkün değildir. Ben hep parasız yatılı okudum. Reformu önce yöneten arkadaşların zihinlerinde yapması gerekiyor.
Bizim kanunlarla ilgili sorunumuz yok, uygulamalarla ilgili sorunlarımız var. Ben Sayın Bahçeli’nin parmağının dışında gördüğüm şey, bugüne kadarki olan her adım partili Cumhurbaşkanlığı seçimi için atıldığı için bundan vazgeçilmek istenmeyecektir.
İster 2020 Haziran’da ister 2023’te yapılsın, sokakta gördüğümü söylüyorum Erdoğan’ın seçilmesi mümkün değil. Ak Parti’nin yüksek oy aldığı ilçeleri geziyorum, MHP ile birlikte 85’i bulan yerler var. Oralarda insanların tavırlarını görmeniz lazım.
Olmaz, gerçekten olmaz. Esnaf siftah yapmadan kapatıyor. 750 lira ile 1000 lira kira, biz en başında dedik ki bütün esnafa ve KOBİ’de çalıştırılan insan sayısı bir yıl ödemesiz 10 bin lira verin.
Sigorta paylarını üstlenin, stopajlardan şikâyet ediyordu esnaf, onu sıfırlayın dedik. Tüketim de olsun diye esnafın dışında geliri olmayan ailelere 500’er lira para verin. Dolayısıyla üretimin de devamı için satın alınması gerekiyor. Tüm bunları söyledik ama yarım yamalak hayata geçirdiler.
Bahçeli, HDP’nin kapatılmasını söyledi. Yargıdaki kararların acilen verilmesi gerektiğini söyledi. Ben de bunun doğru olduğunu söyledim. Numan Kurtulmuş cevap verdi. Sonra sayın Bahçeli, beni ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu da içine katan twitler attı.
Sayın Bahçeli’ye önerim, twitterde gündem yaratmak yerine ben Cumhur İttifakı'nı bir radyo olarak görüyorum. Bir düğmesi Bahçeli, diğeri Doğu Perinçek. İç politikada Bahçeli, dış politikada ise Perinçek.
Sayın Erdoğan da zaman zaman deneme yanılma metotlarını konuşuyor. Sayın Bahçeli, bana ve partime saydırmasın. Derhal ortağından randevu alsın ortağından. Bu fikirlerini söylesin.
"BENİM ESNAF GEZMEMDEN BAHÇELİ'YE NE?"
Siyasi parti reysen, Adalet Bakanı’nın talebi ile kapatılması için dava açılır. Bahçeli, Sayın Erdoğan’dan bunu talep etmeli. Bir siyasi partinin kapatılması için diğer siyasi parti Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurabilmesi için bazı şartlar var. Ve bu şartlar MHP’ye uygun. Partinin genel başkanı Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılabilir. Derhal bunu yapsın.
İP’in genel başkanı esnaf geziyor diyor, size ne sayın Bahçeli benim esnaf gezmemden. Türk milliyetçiliği bu ülkenin her bitkisini, toprağını ve insanını severek, refah içinde yaşatmak ile olur. Keşke sayın Bahçeli de ihtiyaç sahiplerini gezerek, taleplerini iletse. Bunlar twitterden tabela yapılacak işler değil. Türkiye’de maalesef bir ciddiyet problemi var ve ben herkesi ciddiyete davet ediyorum.
Biz, 2017 referandumunda hayır diyenler olarak, parlamenter sistemin eksiklikleri ortadan kaldırıldıktan sonra devam edilmesi gerektiğini söyledik. Ben hayırcı kanattaydım ve çok sert bir mücadele verdik. Ekonomi tam tersi olacak dedik, oldu. Hukukun üstünlüğü kalkacak dedik, bu da gerçekleşti. Şimdi bu tutarlılık önemlidir. Seçmen buna çok önem veriyor.
Bir siyasi partinin genel başkanı, diğerine zürriyetsiz, diğeri de alçak dedi. Bu kişilerin şahsının özne olduğunu konuşma biçimi. Sonra hiçbir şey olmamış gibi el ele tutuştular. Mezara kadar bir duygusal birleşme oldu. Dolayısıyla 27 yıllık siyasi hayatım boyunca şahısların karakterini, cinsiyetini özne yaparak söylenmiş bir sözüm yoktur. Ama eylemleri ve tutumları üzerinden çok sert eleştirilerim olmuştur.
Şimdi böyle bir birlikteliğin karşılığı, siyaset kurumuna olan inançsızlığı ve şüpheyi getirdi. Ben ve arkadaşlarım, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek için elbet o masada oluruz ama sadece bizimle olmaz. O yapının meşru bir halde olması için ana muhalefet partisine de ihtiyaç var.
Sayın Erdoğan’a memleket masası kurmasını söyledim. Sayın Erdoğan, milli bir mutabakat gerekiyorsa bu masayı kur ve hepimiz fikirlerimizi söyleyelim dedik. Şimdi öyle bir kötü durum ki bu, Türkiye’nin milli meseleleri diye konuşulan konularda sıfır bilgiye sahibiz. Ben bazı şeylerde zorluyorum ve bilgi veriyorlar ama çok sınırlı bilgi veriyorlar. Bilgi veriyorlar ama çok derinlikli bir belge vermiyorlar.
Sayın Erdoğan’a memleket masası kurmasını söyledim. Sayın Erdoğan, milli bir mutabakat gerekiyorsa bu masayı kur ve hepimiz fikirlerimizi söyleyelim dedik. Şimdi öyle bir kötü durum ki bu, Türkiye’nin milli meseleleri diye konuşulan konularda sıfır bilgiye sahibiz. Ben bazı şeylerde zorluyorum ve bilgi veriyorlar ama çok sınırlı bilgi veriyorlar. Bilgi veriyorlar ama çok derinlikli bir belge vermiyorlar.
Bugün de sayın Erdoğan memleket masası kurabilir. Türkiye’de eğitim de rezalet konumda. Neden biz bir araya gelip, fikirlerimizi söylemeyelim. Seçmen biz dönüyor, isteği bu. Ama Meral Akşener, Tayyip Erdoğan’a göz mü kırpıyor diyorlar. Hayır, böyle bir şey yok. Bu konuda en net siyasi parti biziz.
Benim söylediğim sadece parlamenter sisteme geçildi. Temel algı sayın Erdoğan’ın yeniden seçileceği. İster sayın Erdoğan ister bir başkası aday gösterilsin seçilmesi mümkün gözükmüyor.
Diyor ki insanlar benim bunu kabul etmem mümkün değil. Sayın Erdoğan’ın siyasi ömrü uzuyor diye bir şey yok. Seçilmesi mümkün değil dediğim bir insanın parlamenter sistemde başbakanlığı alması mümkün mü?