BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Kılıçdaroğlu’ndan Başkan Hürriyet’e övgüler

İzmit Belediyesi tarafından Yeşilova Mahallesi’nde yapılan Çınar Çocuk Evi ve Sağlık Merkezi’nin açılışı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ilimize geldi. 

08 Eylul 2021 22:30
Kılıçdaroğlu’ndan Başkan Hürriyet’e övgüler

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet’in Yeşilova sakinlerine sözünü verdiği, son derece modern ve kullanışlı binasıyla dikkatleri üzerine çeken Yeşilova Çınar Çocuk Evi ve Sağlık Merkezi’nin açılışı için İzmit’e geldi.

TBMM Meclis Başkanvekili Haydar Akar, CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, İstanbul Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, CHP İl Başkanı Harun Yıldızlı ve yönetimi, İYİ Parti İl Başkanı Şanbaz Yıldız, BBP İl Başkanı Remzi Kaya, Deva Partisi İl Başkanı Adem Koç, Gelecek Partisi İl Başkanı Serap Çakır, EMEP İl Başkanı Arzu Erkan, Demokrat Partisi İl Başkanı Mustafa Nazlıgül, HDP İl Eş Başkanları Mehmet Selim Akboğa ve Leyla Aygün ve Saadet Partisi İl Başkanı Zafer Mutlu gibi isimlerde katılanlar arasındaydı.

Gelişen ve değişen dünyaya ayak uyduracak, üreten ve yeniliğe açık çocuklar yetiştirmeye hazırlanan Çınar Çocuk Evi ve Sağlık Merkezi’nin açılış töreninde Kılıçdaroğlu, Başkan Hürriyet'ten övgüyle söz etti.


Törende ilk olarak söz alan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet şöyle konuştu: Adaylığımda ilk olarak atamızın huzuruna gitmiştik ve İzmit'imizin aydınlık yarınları için gece gündüz çalışmaya söz vermiştik. Sözünü tutan bir başkan olarak karşınızda olmaktan büyük onur ve gurur duyuyorum. Biz İzmit’in potansiyelini, İzmitlilerle el ele yürüdüğümüz zaman neleri başarabileceğimizi çok iyi biliyorduk. 

Yaşayan cıvıl cıvıl bir kenti hak ediyorduk. Yenilikçi vizyona sahip bir belediye ve çalışmalar ile yapılacağının farkındaydık. Öncelikle israf musluklarının kısılması gerekiyordu, kıstık. Torpilli atamalar yapılıyordu, son verdik. Ben yaptım oldu’ mantığıyla, İzmitlilerin ikinci planda olduğu anlayışın yıkılması gerekiyordu. Yıktık. İzmitlilerin hakkı İzmit’te kaldı.

Daha nice projeleri halkımızla buluşturacağız. Sadece taş duvarlar, beton duvarlar inşa etmiyoruz. İzmit’in geleceğini, İzmit’in yarınlarını dokuyoruz. İzmit’in yarınları için ayrı ayrı katma değer üretiyoruz. Çınar Çocuk Evi ve Sağlık Merkezi’nin açılışı, İzmit’te yaşayanların geleceğini nasıl değiştirdiğimizin, insanlara nasıl dokunduğumuzun nişanesi. 

Hak temelli, ekolojik tabanlı bir eğitim sistemini burada benimseyeceğiz. Şehrimizde de yaşayacak bir merkez oluşacağız. Kreşimizin alt katı sağlık merkezi, üst katlarında da sınıflarımızın olduğu, yaklaşık 90 çocuğumuza hizmet verecek bir alan olacak. Geri dönüşüme uygun malzemeleri tercih ettik. Hayata geçirdiğimiz projelerde İzmitlilerin görüşleri nasıl alınıyorsa burada çalışan yol arkadaşlarımız da liyakata uygun olarak seçildiler. 

Onun tanıdığı, oğlu demeden Bağımsız Sınav Kurulu’yla ciddi bir sınav açtık ve çalışacak öğretmenlerimiz zorlu sınavlardan geçtiler. Öğretmenlerimiz, birilerinin yakınları olmadan mesleklerini icra etme hakkı kazandılar. Bu ilk kreşimiz, bu projede destek olan belediyelerimize teşekkür ediyorum.

Daha sonra kürsüye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’da şöyle konuştu: 

''TBMM’nin Başkanvekili, siyasi partilerin saygıdeğer temsilcileri, il başkanları, belediye başkanları, milletvekili arkadaşlarım… Kocaeli Milletvekilimiz Tahsin Bey (Tahsin Tarhan) onu Kilis’e gönderdik, şu an Kilis’te. Dolasıyla telefon etti, ‘Ne olursun Kocaelililer’e, İzmitliler’e selamımı söyle. Onun da selamını aktarmış olayım.

''BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ HİÇBİR AYRIM YAPMADAN HALKI KUCAKLAMALI''

Şu bir gerçek, eğer siz halka hizmet etmeyi kafanıza koymuşsanız ve ‘ben seçildiğim yerde belediye başkanı olarak hiçbir ayrım yapmadan; kimlik, yaşam tarzı ayrımı yapmadan, belde halkına hizmet ediyorum’ diyorsanız arkanızda büyük bir halk desteğini görmüş olursunuz. En büyük arzumuz bu. Belediye başkanlarımızın hiçbir ayrım yapmadan belde halkını kucaklamaları. Belediye başkanlarıma bunu söyledim, ama bir şey daha söyledim. Özellikle yoksul mahallelerden başlayarak pozitif ayrımcılık yapın.

Bugüne kadar o mahalleler ihmal edildi. Bayramlarda, seyranlarda götürüldü ve oy avcılığı yapıldı. Biz o bölgelere katkı verirken oy avcılığını kesinlikle düşünmüyoruz. Tam tersine onlar kentte huzur içinde yaşasınlar, gelir düzeyi yüksek olan mahallelerde insanlar nasıl yaşıyorsa gelir düzeyi düşük olan mahallelerde de insanlarımız huzur içinde yaşasınlar. Çocuklarını sevgiyle kreşe göndersinler, bu imkanlar sağlansın onlara.

''YOKSUL MAHALLELERDEN BAŞLAYARAK KREŞ AÇINIZ''

Belediye başkanlarımıza dedik ki, önce yoksul mahallelerden başlayarak kreş açınız. Anne güven içinde çocuğunu getirip kreşe bırakabilsin. Ve böylece kent yaşamını daha rahat öğrenebilir, kentte gezebilir. Çocuğunu güvenli bir kreşe bıraktığı zaman taziyeye, düğüne, komşuya, alışverişe gidebilir, çarşıya, pazara çıkabilir. Dolasıyla anne daha rahat. Çocuk güven içinde besleniyor, uyuyor, bakımı, eğitim iyi.

''BÜTÜN SORUNLARI ÇÖZMEK İSTİYORSAK, ORTAKLAŞACAĞIZ, EL ELE VERECEĞİZ''

El ele yürümek demek aslında hiç kimseyi ayırmadan, sorunları çözmek için hep beraber hareket etmek demek. El ele yürümek demek, hiç kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden beraber kentin sorunlarını çözmede ortaklaşmak demek. Sorunsuz bir kent, dünya, yaşam var mı? Hayır. Ama görevimiz, aklımızı kullanarak bütün sorunları çözmektir. Aklımızı kullanarak bütün sorunları çözmek istiyorsak ortaklaşacağız, el ele vereceğiz. Bazen bir kişinin gücü bir sorunu çözmeye yetmeyebilir, ama beraber olduğumuzda üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur.

''DAYANIŞMA KÜLTÜRÜ BİZİM İÇİN DEĞERLİ''

Eğer bir yerde bir sorun varsa o sorunun çözümü için dayanışma kültürünü de büyütmemiz lazım. Yangın olduğu zaman bizim küçüklü büyüklü bütün belediyelerimiz yangın bölgesine yardım yapmak için her türlü çaba harcıyorlar. Araç, eleman, personel, gıda, diğer yardımları gönderiyorlar. Ama bu yardımları göndermeden önce mutlaka belediye başkanı ile görüşüyorlar. İhtiyacınız nedir ve biz bu ihtiyacınızı giderecek yardımları yapalım diye. Bu dayanışma kültürü de bizim için değerli.

''BİR ARAYA GELME KÜLTÜRÜNÜ BÜYÜTMÜŞ OLURUZ''

Dayanışma kültürünü büyütürsek kentler arasında da sorunun çözümü konusunda bir araya gelme kültürünü büyütmüş oluruz. Her birimiz sorunlarımızla baş başa kalmayız, sorunu çözmek için oturup ciddi mücadeleler veririz. Yetersiz kalabilir, ama dayanışma kültürünü büyüttüğümüz zaman her birimiz sorunun bir ucundan tutar ve sorunu çözmeye çalışırız.

''DÜĞÜNÜMÜ DE BURADA YAPTIM''

İzmit’i öğrencilik yıllarımdan beri bilirim. Düğünümü de burada yaptım. Dolasıyla burası benim için çok yabancı bir kent değil. Burası benim gençliğimin yaşandığı bir kent. Eski halini, sahilini de bilirim. Tabii yapılaşmanın hangi boyutlara ulaştığını siz yaşayarak da görüyorsunuz. Ben de zaman zaman yaşayarak, içinden geçerek, konuşarak bunları ben de yaşıyor ve görüyorum.

''HER KURUŞUN HESABINI MİLLETE VERME GELENEĞİ OLUŞMASI LAZIM''

Büyükşehirlerin çok büyük gelirleri var. İzmit’in sınırlı gelirleri var. Sınırlı gelirlerle çok güzel şeyler yapmayı kim öğrenmek istiyorsa Fatma Kaplan Hürriyet’in yaptıklarına bakacak. Demek ki sınırlı kaynaklarınızla çok daha güzel hizmetleri, maliyeti düşük hizmetler halka hesap veren şekliyle halka vermek durumundasınız. Dolasıyla bu bağlamda da belediye başkanlarının harcadıkları her kuruşun hesabını millete verme geleneği oluşması lazım. Bunu bütün belediye başkanlarımıza söyledim.

Harcadığınız para sizin paranız değil, milletin parasıdır. Harcadığınız her kuruşun hesabını millete verdiğiniz andan itibaren yeni bir siyaset penceresini açmış olacağız. Ahlaklı, düzgün, adaletli bir siyaset. Yeni bir siyasetin penceresini açtık, buradan gidiyoruz. Dayanışma kültürü, halka hesap vermek, vatandaşlar arasında hiçbir ayrım yapmadan, herkesi kucaklayan bir siyaset anlayışı ile gidiyoruz. Bunu hayata geçireceğiz. Çok kararlıyım. Cumhuriyetin 100’üncü yılında Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu cumhuriyeti Allah’ın izniyle demokrasi ile taçlandıracağız. Ve güzel bir Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz.

''EĞİTİMLİ BİR TOPLUMDA DEMOKRASİ GÜÇLENİR''

Demokrasi demek, herkesin düşüncesini özgürce ifade etmesi demek. Demokrasi demek farklı düşünceye tahammül etmek demektir. Farklı düşündüğümüz zaman toplumu ilerletiriz. Hepimiz aynı şeyi düşündüğümüzde toplumu ileriye taşıyamayız. O yüzden eğitim çok önemli noktadadır. Eğitim, kişiye, aileye, sınıfa, topluma, ülkeye sınıf atlatan en temel etmendir.

Eğitimli bir toplumda demokrasi güçlenir, hesap verme vardır, farklılıklara saygı vardır. Eğitimli bir toplumda her farklılık zenginlik olarak kabul edilir. Dolasıyla kavganın nedeni değil tam tersine bir arada olmanın, bir arada yaşama kültürünün büyütülmesi anlamına gelir. O nedenle bu güzel kreşi açmaktan son derece mutluyum.”

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.