Tarhan, “1973 yılında 1744 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan kadastro çalışması ile bu yerlerin orman sayılmayan yer olarak tespit edilmesiyle 52 ayrı adada bulunan taşınmazlar üzerinde vatandaşlara ait olmak üzere mülkiyet hakları kurulmuş. Bunu vatandaş kendi yapmamış. Kadastro işlemini de yapan devlet, buralar ormanlık yer değildir diyen de devlet. Aradan 40 yılı aşkın zaman geçmiş, bu işlemlere güvenerek zamanında burada taşınmaz edinen vatandaşa şimdi dava açılmış. Gerekçe “Kadastro işlemi hatalı yapıldı”. Devletin hatasının bedelini vatandaş mı ödeyecek?” diye sordu.
“Kavaklı ve Dereköylüler 4 yıldır belirsizlik ve endişe içindeler”
“Halihazırda maliklerin ve vefat eden maliklerin murislerinin de aralarında olduğu yaklaşık 400 kişinin mülkiyet hakkının kadastronun hatalı yapılması gerekçesiyle yok hükmünde olduğu, bu durumun tespiti için dava açılması gerektiği yönünde Müfettiş Raporu düzenlenmiş ve rapora istinaden Gölcük Orman İşletme Müdürlüğü tarafından dava açılmış. Kadastro işleminin dayanağı olan düzenlemeden tam 44 yıl sonra açılan bu dava halen sonuçlanmadığı gibi, taşınmazların maliki olan yaklaşık 400 kişinin kırk yılı aşkın süredir mülkiyetine sahip oldukları bu taşınmazın akıbeti hakkında belirsizlik ve endişe içindeler” diyen Tarhan konuya dair şu soruları sordu;
• İdarenin hatalı işleminin sonucu olarak vatandaşın mülkiyet hakkı ve uzun yıllara varan kullanım hakkına ilişkin olarak Bakanlığınız tarafından öngörülen bir tazmin planı var mıdır?
• İdarenin hatalı işlemi ile ilgili olarak kusuru bulunanlar müfettiş raporu ile belirlenmiş midir? Bu kişilerle ilgili soruşturma açılmış mıdır?
• Kadastro işleminin iptali halinde görev kusuru bulunanlara rücu edilecek midir?
Tarhan, “Kavaklı ve Dereköylüler burada bir hayat kurmuşlar ve yıllardır burada yaşıyorlar. Şimdi onlara biz hata yaptık. Burası sizin değil. Artık burada yaşayamazsınız demek, hiçbir hak, hukuk ve kuralla bağdaşmaz. Bu konunun yakın takipçisi olacağız.” dedi.