Ekonominin geldiği noktaya dikkat çeken Tarhan: “Bu bütçede esnafın, zanaatkarın, tacirin sorunlarına çare yok. Hammadde fiyatları her geçen gün artıyor. Dolar 10’un üzerine, Euro neredeyse 12’ye ulaştı. Türk Lirası günden güne kan kaybediyor. Hükümet ise buna seyirci kalmaya devam ediyor. Enerji girdilerindeki ani yükseliş, bozulan ticari dengeler, ürün tedarik zincirindeki sıkıntılar ekonomiyi zora sürüklüyor. Her geçen gün yaşanan gerileme nedeniyle dünyada en kırılgan beşinci ekonomiyiz” dedi.

“Esnaf yıllardır haksız rekabet nedeniyle mağdur oluyor”

Tarhan Perakende Kanunu ile ilgili bir çalışma olup olmadığına dair Bakan’a sorular yöneltti: “Sürdürülmesi mümkün olmayan ekonomi politikalarında ısrarcı olan hükümet, esnafın sorunlarını görmezden geliyor. Gıda fiyatlarındaki artış ile birlikte zincir marketlerin sektördeki payı ve karları fahiş derecede arttı. Haksız rekabet piyasayı ve esnafımızı zor duruma düşürüyor. Üç harfliler kasalarını doldururken küçük perakende esnafı yok ettiniz. Perakende kanunu yıllardan beri tartışılıyor. Perakende kanunu ile ilgili bir çalışmanız var mı? Esnaf yıllardır haksız rekabet nedeniyle mağdur oluyor. Bu konuda ciddi bir çalışma yapılarak bu mağduriyetin giderilmesi ve adil şartlarda ticari sistemin yürütülmesi gerekiyor”

“İhracat kredisi için başvurulan, bu krediyi değerlendiren, krediyi veren ve krediye kefil olan aynı”

Son dönemde ihracat sektörü ile ilgili çıkarılan kanuna tepki gösteren Tarhan: “Yaptığınız her çalışmada esnafı, tüccarı, ihracatçıyı değil rantı düşünüyorsunuz. İhracatı Geliştirme A.Ş. kurdunuz. Şirketin sermayesi en büyük ortağı TİM. Peki kim ortak bu şirkete? Türkiye İhracatçılar Meclisi %95, Türk Eximbank %5 hisseye sahip. Ama yönetim kuruluna bakıyoruz; üç üye Ticaret Bakanlığından, bir üye Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan ve 1 üye de EXİMBANK genel müdürü, dört üye TİM temsilcisi. Yani %95 hissesi olan TİM yönetimde %50 ile bile temsil edilmiyor. Şirket ihracatçının kredisine kefalet verecek. Krediyi kim verecek? Eximbank.. Krediyi kim değerlendirecek? Eximbank ve TİM… Şirketin yönetimi kimlerden oluşuyor? Krediyi veren, krediyi değerlendiren ve krediye kefil olandan… Böyle bir yapılanma olur mu? Krediyi değerlendiren, krediyi veren ve krediye kefil olan aynı kişi olur mu? Bu yapıda verilecek kredilere güven olur mu?” dedi.

“Sayıştay raporları görmezden geliniyor”

Bakanlığa bağlı kurumlarla ilgili Sayıştay Raporları’na gereken önemin verilmediğini belirten Tarhan: “Helal Akreditasyon Kurumu diye bir kurum kuruldu. 2018 yılından bu yana bu kurumda bütçe ve personel sayısı düzenli olarak artıyor.  Bu yıl bütçesi 2 milyon 935 bin TL artmış. Son 2 yılda sadece 7 sertifika verebilen kurumda personel gideri 5 milyon 212 bin, mal ve hizmet alımı 2 milyon 294 bin.  Bu kurumun kurulduğu yıldan beri elde etti gelir ne kadar? Bakanlığın bu konuyu açıklığa kavuşturması gerekiyor. Bununla birlikte Sayıştay Raporları yıllardır dikkate alınmıyor. Ege serbest bölgesinde usule aykırı kiralama ve inşaatlar sonucunda 1 milyon 17 bin dolar kira kaybı yaşandığı yine raporlarda ortaya konmuştur.  Bu konuda işletici ESBAŞ’ın haksız zenginleşmesi nedeniyle Bir hukuki yola başvurulmuş mudur?  Bu zarara sebebiyet verenler hakkında işlem yapılmış mıdır? Bununla ilgili hala bir açıklama yapılmıyor. Gümrüklerde elde edilen gelirlerden Bakanlık payına düşen kısım, gümrük kapılarının yapımı için işbirliği yapılan TOBB’un şirketi adına açılan banka hesaplarında tutuluyor. Sayıştay 6 yıldır uyarıyor ancak hiçbir şey yapılmıyor. Bu durum 81 milyonluk bir hatanın oluşmasına neden olmuş. Bakanlığınız Sayıştay Raporlarını neden dikkate almıyor?” diyerek tepki gösterdi.

Sözlerini sonlandıran Tarhan: “Bu bütçe esnafı, tüccarı, ihracatçıyı desteklemiyor. Onların öncelikli ve temel sorunlarına çözüm üretmiyor. İktidara geldiğimizde bu kesimlerin sorunlarına doğrudan dokunarak çözüm önerileri üreteceğiz. Ticaret Bakanlığı bütçesinin hayırlı olmasını dilerim” dedi.