Şakoğlu ‘Sayın Tutuş hikâye anlatmasını seviyor. Tavşan ve tilki hikâyesini anlatırken sanırım istemeden de olsa Büyükşehir Belediyesi ile İzmit Belediyesini betimlemiş kafasında. Çünkü atalarımız kişi kendinden bilir işi derler. Onlar hikâyelerle, masallarla, fıkralarla hayatlarına devam etsinler. Biz kent halkının yıllardır özlem duyduğu gerçek hizmetleri yapmaya devam edeceğiz’ dedi. Şakoğlu sözlerini şöyle sürdürdü;

İKTİDAR ELİNİZDEYKEN MUHALEFET KONUMUNA DÜŞMEK CİDDİ MAĞLUBİYET

Aslına bakarsanız bizim Sayın Muharrem Tutuş’la da, Sayın Ali Güney’le de kişisel hiçbir problemimiz yok. Biliyoruz ki onlar işlerini yapıyorlar, kendilerine verilen muhalif olma görevini yerine getiriyorlar. Sanırım Ak Parti kurulları yıllardır muhalefet konumuna düşmedikleri ve bu duruma pek antrenmanlı olmadıkları için bazen böyle enteresan söylemlerde bulunabiliyorlar. Geçtiğimiz hafta yapılan danışma meclisi toplantılarında varlarıyla yoklarıyla İzmit Belediyesi ve Sayın Av. Fatma Kaplan Hürriyet hanımefendiyi konuşmaları da sanıyorum canlarının çok yanmasıyla alakalı. Muhalefette olmak gerçekten zor. Hele ki iktidar elinizdeyken muhalefet konumuna düşmek siyaseten ciddi mağlubiyet. Fakat şunu söylemek isterim ki biz İzmit Belediyesi olarak Belediye Başkanımız Sayın Av. Fatma Kaplan Hürriyet hanımefendinin idaresinde mevcut düzenimizle işlerimizi yapmaya devam ettiğimiz sürece bize isteyen istediği şekilde muhalefet yapabilir. Çünkü kent halkı artık kimin ne yaptığını taraflı basın organlarından değil, gözüyle gördüğü gerçeklerden öğreniyor. 

TUTUŞ HİKÂYE ANLATMAYI SEVİYOR

Ak Parti İzmit Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Sayın Tutuş kentteki bazı kalemler gibi sürekli aynı şeyleri yayınlamaktan sıkılmamış olabilir ama artık halk sıkıldı. Sayın Tutuş hikâye anlatmasını seviyor. Bu defa bir tavşan tilki hikâyesi anlatmış. İzmit Belediyesi muhaliflerinin İzmit Belediyesine yaptıkları şeyleri sanki kendilerine yapılıyormuş gibi bir hava ile tilki kurnazlığına çevirmeye çalışmış ama olmamış. ‘Kişi kendinden bilir işi’ der bizim atalarımız. Kendilerinde gördükleri şeyleri bize ithaf etmeye çabalıyorlar ama olmuyor, halkımız artık bunları yutmuyor. Yutmalarına da gerçekleri gün gibi ortaya koyarak izin vermeyeceğiz. Onlar hikâye anlatmaya devam etsinler, biz halkımızın özlediği gerçek hizmetleri yapmaya devam edeceğiz. 

20 YILIN HELALLİĞİNİ KİMDEN ALACAKSINIZ?

Ak Parti İzmit İlçe Başkanı Sayın Ali Güney kardeşimiz aynı toplantının açılış konuşmasında ‘İşten çıkarttıklarınız size haklarını helal etmeyecek’ diye bir şeyler söylemiş. 2.5 – 3 yıl ile bu söylemi bize yapanlar 20 yılın helalliğini kimden alacaklar sanırım bunu hiç düşünmüyorlar. Bu kenti 17 senedir muhalefetsiz ve 13 belediyenin tamamı ellerinde yönetenler geçmişi unutmuşa benziyorlar. Belediyenin içerisinde hizmet verdiği kendi mülkü olan Belsa Plazayı davul da, tokmak da kendilerindeyken neden SGK’ya verdiklerini merak edip peşine düşmüyorlar. Buradaki halkın parası olan dev gibi kaybın helalliğini kimden alacaklarını sormak akıllarına gelmiyor. Halkın parasıyla yapılan ve içinde hizmetin devam ettiği bina yerine neden başka mülklerin devredilmediğinin peşine düşmüyorlar da kalkıp bize helallik üzerinden ders vermeye çabalıyorlar. Sayın Güney kardeşimize şunu söylemek isterim ki eylemleriniz ile söylemleriniz birbirini tutmuyorsa şayet ortaya çıkan şeyin adı samimiyetsizlik oluyor. Sonra çıkıp hep bir ağızdan ‘Biz siyaset yapıyoruz’ diyorsunuz. Siyaset kendinden olmayanları karalama, olmayanı varmış gibi gösterme ya da algı oluşturma üzerinden yapılıyorsa o siyaset kent ve ülke menfaatinden uzaklaşmış siyaset haline dönüşür. Kente hizmet etmek her kim eliyle olursa olsun desteklenmiyorsa ortada bir art niyet var demektir. Bu art niyet ister partisel olsun ister kişisel kabul edilebilir bir şey asla değildir. 

MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR

Birileri hikâye anlata dursun, biz de sözümüzü atalarımızın bir sözüyle tamamlayalım ‘Meyve veren ağaç taşlanır’ der atalarımız. Çok şükür ki bu halk bize o meyveleri verme hakkını verdi. Kimi taşlayacak o meyve vereni, kimisi de o meyveyi paylaşacak. Herkes kararını kendisi verecek. Biz çalışmaya, işimizi yapmaya devam ediyoruz. Kim ne derse desin, ne anlatırlarsa anlatsınlar görünen köy de kılavuz istemiyor. Herkese Saygılarımı sunuyorum.