Ekonomik ve toplumsal alanlarda gereksinim duyduğumuz köklü değişimlerin gerçekleştirilmesinin, toplumun verimliliğinin yükseltilmesinin ön koşulu, eğitime gereken özenin gösterilmesi ve çağdaş niteliğe kavuşturulmasıdır. “Bir ülkenin eğitime ilişkin sorunlarını çözmesi, kültür, sanat, bilim, teknoloji, sosyo-ekonomik alanlarda kalkınması ve üretimiyle çağa yön verebilmesi anlamını taşımaktadır.
Ulusal kültürün zenginliğini ve değerini göz ardı etmeden, evrensel bilgilerle beslenen, insana değer veren, saygılı, özgüveni gelişmiş bireylerden oluşan toplumlar geleceğe güçlü biçimde ulaşabilir. Bir ülkenin bugününü olduğu kadar, geleceğini de ilgilendiren eğitim; sistemiyle, anlayışıyla, yöntemleriyle, kadrosuyla, okullarıyla ve tüm aşamalarıyla değerlendirilmeli, eğitimin herhangi bir ögesindeki aksamanın gelecekte yaşanacak sorunların kaynağı olacağı unutulmamalıdır.
Başöğretmen Atatürk'ün aydınlattığı yolda ilerleme kararlığında olan ve onun anlatımıyla "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür" kuşaklar yetiştirmenin gereğini gönülden benimseyen öğretmenlerimiz, ilkeleri, düşünceleri, yaşam biçimleri ve yaşama bakışlarıyla insanları doğrudan etkilemekte, toplumun biçimlendirilmesinde yadsınamaz rol üstlenmektedirler.
Bireyleri küçük yaşlardan başlayarak, demokrasinin kazanımlarıyla tanıştıran, yüzleri hep ileriye dönük, çalışma azmini yitirmemiş öğretmenlerimiz, toplumumuza her zaman umut aşılamış, toplum bağlarını güçlendirmiş, etik değerlerin yaşatılmasına katkıda bulunmuş, düşünce dünyamızı zenginleştirmiştir.
Değerli öğretmenlerimizden her zaman olduğu gibi bundan sonra da beklentimiz, geleceğimizi biçimlendirecek çocuklarımıza ve gençlerimize, güven ve yaşama sevinci vermeleri, düşünmenin, sorun çözmenin, bilgi üretmenin yalnızca insana özgü ayrıcalıklar olduğunu öğretmeleridir.
Ülkenin geleceği yönünden önemli sorumluluklar taşıyan, güçlüklerle karşılaşsa da büyük hizmet aşkıyla çalışarak çocuklarımızın ve gençlerimizin Ulusu'na ve insanlığa yararlı bireyler olmaları için çabalayan, görevlerini yerine getirirken hiçbir özveriden kaçınmayan öğretmenlerimize hak ettikleri yaşam koşulları sağlanmalıdır.
Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmelidir. Sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamasına son verilmeli, tüm öğretmenler kadroya alınmalıdır. Okullardaki öğretmen açığı giderilmelidir. Okul ve derslik sayısı artırılarak, okulların fiziki şartları düzeltilmeli ve donanımları tamamlanmalı, ikili eğitime ve birleştirilmiş sınıf uygulamasına son verilmelidir. Öğretmenlerin ek iş yapmadan geçinebilecekleri, kendilerini geliştirebilecekleri, insan onuruna yakışır bir ücret verilmelidir.
Onurlu meslekleriyle her zaman sevgiyle andığımız, saygın kişilikleriyle yüreklerimizde yaşattığımız Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aydınlanmacı eğitim anlayışını benimseyen, ülkemizin çağdaş geleceği için çocuklarımızı ve gençlerimizi büyük bir emek ve gayretle yetiştiren öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyorum.