25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü nedeniyle mesaj yayınlayan İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet, “Şiddet insanlık suçudur ve yalnızca kadınların sorunu değildir. Toplumlarda kadınların ve kız çocuklarının uğradığı fiziksel ve psikolojik şiddetin boyutları korkutucu noktadadır. Her gün yüzlerce kadın eşinden, babasından, çocuklarından, akrabalarından ya da hiç tanımadığı erkeklerden çeşitli şekillerde şiddet görüyor. Buna son vermeliyiz” dedi. 

ŞİDDET SINIR TANIMIYOR

Şiddetin sınır tanımadığını belirten Hürriyet şu ifadelere yer verdi: “Bir yerde kadın şiddet görüyorsa bunun temel nedeni; toplumun o kadını koruyacak bilince ulaşmamış olmasıdır. Bu nedenle kadınları ve kız çocuklarını zayıf görerek şiddet uygulayan zihniyete karşı topyekun savaş açmalıyız. Çünkü şiddet ne yazık ki dil, din, ırk, cinsiyet, çocuk, yaşlı dinlemiyor. Bu insanlık suçunun işlendiği hiçbir yerde huzurdan ve mutluluktan söz etmek mümkün değildir. Gücü yetenin yetmeyene eziyetine son vermek hepimizin görevidir.

HERKESİ KÖTÜ ETKİLİYOR

Kadının şiddet gördüğü yerde çocuk da mutsuzdur, aile de. Aileler mutsuzsa toplumun huzurundan ve güvenliğinden bahsetmek de söz konusu olamaz. Kadınların ve kız çocuklarının maruz kaldığı şiddetin etkisi yalnızca onların üzerinde değil, şiddete tanık olan tüm bireylerin hayatında görülüyor. Şiddeti tanıyarak büyüyen bir çocuğun yetişkinliğinde baş edemediği sorunlar oluyor. 

ANNESİ MUTSUZSA ÇOCUK…

Diğer yandan da şiddeti görerek büyüyen çocuklar özgüvensiz, kendini ifade edemeyen ve her an şiddet görecekmiş eğiliminde sosyal yaşamdan uzak kalabiliyor, içine kapanıyor. Şiddet uzun vadede toplumun geleceğini de olumsuz etkiliyor. Zayıf karakterli insanların başvurduğu şiddete karşı mücadelede kenetlenmeyiz. Hep birlikte sesimizi yükseltmeli, ‘Dur’ demeliyiz. Bu konuda üzerimize düşeni yapmalı, farkındalık oluşturmalıyız. Şiddetin önüne; güçlü kadınlarla ve kadının değer gördüğünü görerek büyüyen eğitimli nesille geçebiliriz.

GÜÇLÜ KADIN, GÜÇLÜ TOPLUM 

Şiddetle mücadelede toplumun bütün fertlerinde sevgi, şefkat ve merhamet duygularının güçlenmesi için çalışmalıyız. İzmit Belediyesi olarak kadının güçlü olduğu toplumların güçlü olduğunu biliyoruz. Bu sebeple kadınları ve çocuklarını koruyan adımlar atıyor, atmaya devam ediyoruz. Toplu İş Sözleşmesi’nde çalışanlarımıza şiddet uygulamaları halinde yaptırım getiren maddeler koyduk. Bilhassa erkek çalışanlarımızın eşine ve çocuklarına şiddet uygulamasının önüne geçmek için hükümler getirdik. 8 Mart'ta tüm kadın çalışanları idari izinli saydık.

HEP YANLARINDA OLACAĞIZ

Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı Protokolü’nü tehlikede olan kadınlarımızın en kısa sürede yanında olabilmek için imzaladık. Ev sahipliğini yaptığımız Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Çalıştayı ile onlarca belediyeyle kadını koruma ve güçlendirme politikalarının geliştirilmesi için gerekli adımları attık. Kadın Girişimciler Merkezi ile ekonomik ve sosyal açıdan kadınların gücüne güç katmayı hedefledik. Üretim atölyeleri, çocuk hakları okulu, kültür, sanat ve spor etkinliklerine erişimlerini kolaylaştırdık. 

DAHA GÜÇLÜ ‘DUR’ DİYORUZ

Kadının istihdamını arttırarak önce ailede, sonra da toplumda söz sahibi olmasına özen gösteren İzmit Belediyesi olarak Özgecan Aslan, Şule Çet, Başak Cengiz, Burcu Çiftçi, Feray Şahin, Münevver Karabulut, Pınar Gültekin, Ceren Özdemir, Buket Yıldız ve katledilen daha nice kadınımızı unutmadık, unutturmayacağız. Kadınların hak ettiği değeri görmesi için çalışmaya, her zaman yanlarında olmaya devam edeceğiz. Kadına karşı şiddetle mücadelede daha yüksek sesle ‘Biz buradayız’ diyoruz. Halkımızdan da sesimize ses katmasını istiyoruz.”