Herkesle selamlaşıp konuşan Can, kime dokunsak elektrik çarpıyor, doğalgaz yakıyor, benzin uçuyor, çarşı Pazar da kalabalık var vatandaşın cebinde para yok olduğunu gördük.

Ülkemizde öyle bir siyaset anlayışı var ki, bütün iyilikler, güzellikler onlara ait, ne kadar sorun varsa da başkalarından kaynaklanıyor! Çağın en büyük sorununun mesuliyetsizlik hastalığı olduğu ifade edilir, görünen o ki bu, siyasilerimizde zirve yapmış durumda. Esnafla vatandaşla buluşan Can,

Bu siyasilerimize şunu sormak gerekiyor: Gazi Mustafa Kemal Atatürk döneminde bu dış güçler yok muydu? Elbette ki vardı; tarihin her döneminde de olmuştur.

Özellikle de kıtaların birleştiği, dünyanın merkezi konumunda olan, tarihte birçok imparatorluğa ev sahipliği yapmış, toprakları üzerinde onlarca menfur işgal ve bölme projesinin bulunduğu ülkemiz için bu dış güçler, dış tehditler her zaman ziyadesiyle olmuştur.

Ama kim bu vatanı güçlü yönettiyse, tam bağımsızlık esaslarına bağlı kaldıysa, o bu dış güçlerin bütün tuzaklarını rahatlıkla bertaraf etmiştir. Erken seçim var mı? Diye soran esnafa ise şöyle dedi;

AKP iktidarında her ne kadar "Erken seçim düşünmüyoruz" deseler de ciddi bir erken seçim hazırlığı var. Erken seçim olur ya da olmaz kesin olarak bilemeyiz ama iktidar cenahında görüntü bu yönde...

Nereden mi çıkartıyorum, çünkü onlarca yıldır beklettikleri çok önemli kozları üst üste kullanıyorlar. Seçim gerçekten 2023 yılında ve zamanında yapılsa bu kozlar niye peş peşe devreye sokuluyor?

Ama ekonomide, iç ve dış siyasette, toplumsal olaylarda, eğitimde, sağlıkta öylesine kötü bir gidişat var ki, ortaya koyduğu bütün kozlar da pek bir işe yaramıyor. 2 yıl üst üste Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Erdoğan'ın Anayasa'ya göre üçüncü kez seçilememesi bu noktada önemli ama bu olmasa bile ekonomik gidişat iktidar için bir yıla daha müsaade etmiyor. Faturaları soranlara ise ilginç sonuçları açıkladı.

20 milyon hane bulunan Türkiye'de 4 milyon hanenin artık aylık faturalarını bile ödeyemediği, bu gelir imkanlarını bulamadığı bir noktaya geldik. fatura ödeyemeyen konut sayısını 4 milyon olarak belirtildi. Bu bize faturasını ödemeyen hane sayısının giderek arttığını gösteriyor. 

Bugün yaşanan bütün bu gelişmeler gösteriyor ki, Türkiye'nin gerçekten "çözüm odaklı" bir siyaset anlayışına ihtiyacı var ve bizlerin tavsiyesi, ittifakların "çözüm odaklı" oluşmasıdır.

Bu açıdan bakıldığında Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu ekonomik model, dünyanın birçok ülkesinde uygulanıp fayda görülen Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'dir.

Bugün bu eşsiz modeli tüm yönleriyle ülkemizde uygulayacak tek parti Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), tek lider BTP'nin Genel Başkanı Hüseyin Baş'tır.

Ülkemizin ekonomi yönetimi BTP Lideri ve kadrolarına teslim edilmedikçe, ittifaklar bu çerçevede değerlendirilmedikçe, olumsuz gidişat asla düzelmeyecektir. Tüm halkımızı partimize üye olmaya davet ediyoruz.