Mart ayı çalışmalarının değerlendirildiği ve Nisan-Mayıs ayı hedeflerinin verildiği toplantının açılış konuşmasını İl Kadın Kolları Başkanı Reyhan Şengün yaptı.

GÜNDEMİMİZ İNSANIMIZIN GERÇEK GÜNDEMİDİR

Bir kez daha Ramazan’a ulaşmanın sevinci ve coşkusunu yaşıyoruz. Rahmet, bereket iklimi Ramazan-ı Şerif ayınızı tebrik ediyor, sağlık, huzur, barış ve esenliklere vesile olmasını diliyorum. Nisan ayı İl Divan Toplantımız için sizlerle bir araya geldik. Temennimiz, Nisan ayının ve bu ay boyunca idrak edeceğimiz mübarek Ramazan günlerinin, geride kalan yılın ilk 3 ayından farklı olması, ülkemizin ve insanımızın problemlerinin çözüme kavuşmasıdır. Bizim önceliğimiz budur ve gündemimiz de insanımızın gerçek gündemidir.

NEREDE O ESKİ RAMAZANLAR?

Rahmet ve bereket ayı Ramazan-ı Şerif’in huzur iklimini arıyoruz. Bir zamanlar Ramazan demek; kalabalık iftar sofralarında dostlarımız ve sevdiklerimizle bir araya gelmek, huzuru paylaşmak demekti.

Ramazan demek, mahalledeki esnafı, sokaktaki komşuları, akrabaları iftar sofrasında ağırlamak demekti. Fakat bu Ramazan, halkımız Ramazan sevincini geçim derdiyle karşılamak zorunda kaldı.

Bırakın iftar davetlerinde misafir ağırlamayı kendileri için bile iftar menüsü hazırlamak külfete dönüştü. Çarşı pazarda sebze ve meyveler taneyle satılır oldu. İnsanımız eski Ramazanları hakikaten arar oldu.

MAALESEF 20 LİRA...

Nasıl aramasın ki? Ramazan ayının adeta olmazsa olmazlarından Ramazan pidesi…

-Bir aile iftar ve sahur için sadece ikişer tane Ramazan pidesi alsa; günde 24 TL bir ayda 720 TL! Bu parayı nasıl ve nereden karşılayacak?

Yine aynı şekilde tek tek satılan sebzelerin fiyatları, pazar tezgahlarındaki fiyat etiketleri zorlu bir kışın ardından zorlu bir Ramazan ayı geçireceğimizi gösteriyor...

Bir esnafımız sattığı domateslerin üzerine; "Maalesef 20 TL!" yazmış. Üreten çiftçi üzgün, satan esnaf üzgün, alan ve alamayan vatandaş üzgün ve perişan…Buna sebep olan iktidar ise vurdumduymazlığa devam ediyor!

YÜKSEK ENFLASYON, MİLLETİN EKMEĞİNE GÖZ DİKMEKTİR.

Enflasyon %61’lik oranıyla son 20 yılın zirvesini yenilemiş oldu. Cumhurbaşkanı ise "milletin ekmeğine göz dikenlere müsamaha göstermeyeceklerini" söyleyerek, hedef şaşırtmaya çalışıyor.

Bu da yetmiyor, verdiği manda yoğurdu, kestane balı, hurma ve yulaf ezmesinden oluşan şifa iksirinden sonra; gençlere de "Şöyle güzel aromalı bir kahve, sonra Türkiye'yi mutlaka gezin, hatta o da yetmez şöyle bir dünya turu yapın..." diye tavsiyelerde bulunuyor...

Gençler, bayramda ailelerinin yanına memleketlerine gidecekleri otobüs biletinin fiyatlarını kara kara düşünüyor; Cumhurbaşkanı dünya turundan bahsediyor. Yüksek enflasyon, milletin ekmeğine göz dikmektir.

ADALET AÇIĞI KAPANMADAN BÜTÇE AÇIĞI VE CARİ AÇIK KAPATMAK DA MÜMKÜN DEĞİL!

Bir yerde enflasyon varsa orada mutlaka gelir adaletsizliği vardır ve orada zenginin daha zengin fakirin daha fakir olması ise mukadderdir. Yaşanan tüm sorunların sebep-sonuç ilişkisini takip ettiğimizde; adalet konusunda yaşanan eksikliğin, ekonomi başta olmak üzere, diğer tüm problemlerimizin kaynağı olduğunu görüyoruz. Çünkü adalet mülkün, devletin temelidir. Adalet olmadan devletin varlığından bahsetmek mümkün olmaz!

Bunun için; “önce adalet, her zaman adalet ve herkese adalet” demek mecburiyetindeyiz. Adalet tesis edilmeden, ne kadar çaba sarf edilirse edilsin, başka hiçbir alanda istenilen sonuçlar alınmaz!  Tabiri caizse adalet açığı kapanmadan; bütçe açığı ve cari açık kapatmak da mümkün değildir.

ANCAK SENİNLE OLUR!

Adil devleti inşa etmek, adil paylaşımı gerçekleştirmek ve insanca yaşamı hayata geçirmek Saadet Partisi olarak en önemli hedefimizdir. 

Her vatandaş için adil devleti,
Herkes için adil paylaşımı,
Hepimiz için insanca yaşamı birlikte kuracağız.
Bu düzeni seninle birlikte değiştireceğiz. Ancak seninle olur.