Enflasyon ve döviz kurundaki artışlarla birlikte koşulları giderek daha da ağırlaşan yurttaşlar, yüksek vergi borçlarını öderken de epey zorlanıyor. Vergi borcunu ödeyemeyen yurttaşların sayısı her geçen gün artarken, haziran ayı başında Gelir İdaresi Başkanlığı'nın (GİB) e-hacizlere başladığı bildirildi.
SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?
- Gelir İdaresi Başkanlığı, vergi yapılandırması ile taksitlerini ödeyemeyen mükelleflerin hesaplarına, elektronik haciz (e- haciz) yoluyla bloke koyuyor.
- Vergi borçları sebebiyle uygulanan e- haciz, genellikle maaşlar üzerinden uygulanırken, borcun ve ödemenin durumuna göre, gayrimenkul veya araç gibi menkullere de haciz kararı alınabiliyor.
- Öte yandan, haciz kararları ile birlikte, ödemeyi yapacak olan hesaplara da bloke koyuluyor. Bu da yurttaşların, ödemelerini yaparken zorluklarla karşılaşması anlamına geliyor.
- Bu şekilde, miktarı fark etmeksizin, vergi borcu olan herkesin hesabına bloke koyulabiliyor ve bunun sonucu olarak, küçük miktardaki borçlardan büyük mağduriyetler yaratılabiliyor.
"SOSYAL DEVLET İLKESİNE AYKIRI"
Konuya ilişkin cumhuriyet.com.tr'den Gülben Dikmen'e açıklamalarda bulunan Avukat Fırat Çiçek, içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar düşünüldüğünde, vergi borcu sebebiyle hesaplara bloke koyulmasının anayasada yer alan sosyal devlet ilkesine aykırı olduğunu vurguladı.
Av. Çiçek, bu durumda asgari ücretli bir yurttaşa da vergi borcu sebebiyle haciz koyulabileceğini ve yasada buna ilişkin bir istisna olmadığını şu sözlerle hatırlattı:
"Emekli maaş hesabı, mahkeme kararıyla hükmedilmiş nafakalar ve Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunca verilen burs-kredi ve nakdî yardımlar hariç; yurttaşların bankada bulunan hesabına vergi borçları dahil kamu alacakları sebebiyle bloke konulmasını engellemeye yönelik bir istisna bulunmuyor.
Öte yandan, vergi borcu veya kamu alacakları için asgari ücrete haciz konulmayacağına ilişkin de herhangi bir istisna mevcut değil. Aksine kamu alacakları, hacizde öncelikli alacaklardan..."
"İSTİSNAİ DÜZENLEME YAPILMALI"
Asgari ücretli bir yurttaşın, temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorluk çektiğinin altını çizen Çiçek; vergi borcu sebebiyle maaşından kesinti yapılan asgari ücretli yurttaşların derin bir yoksulluğa itildiğini ve bunun sonucu olarak yurttaşların barınma ve sağlık gibi temel ihtiyaçlarını da karşılamakta zorlanacağını ifade etti.
Çiçek, asgari ücretle yaşamını sürdüren yurttaşların vergi borcu sebebiyle yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğine değinerek, "Vergi borcu veya kamu alacaklarının tahsili için 'asgari ücrete haciz konulamayacağına' dair istisnai bir düzenleme yapılmalıdır" dedi.
BORCUN TAHSİLİNDE 'GELİR DÜZEYİ' ÖNEMSENMİYOR
Vergi borcunun tahsiline ilişkin de açıklamalarda bulunan Çiçek, vergi borcu veya kamu alacağı borcunun, devlet tarafından tahsili sürecinde uygulanan yöntemin, yurttaşlar ve şirketler için aynı olduğunu ve bunun yurttaşlar açısından dezavantaj doğurduğunu sözlerine ekledi. Çiçek, bloke aşamasında, kişinin gelir durumundan ziyade İş Kanunu gereği işçi olup olmadığına bakıldığının altını çizdi.
İktidara yakın özel şirketlerin kamu borçlarının silinmesinin adil olmadığını vurgulayan Çiçek, sözlerine şöyle devam etti:
"İşçilerinin maaşlarında en fazla dörtte bir oranında kesinti yapılarak vergi borcu ödenir. İşçi sınıfı dışında kalan yurttaşların maaşlarından ise en az dörtte bir oranında kesinti yapılır.
Ülkede iktidara yakın özel şirketlerin kamuya olan vergi borçlarının silinip, asgari ücretle yaşamaya çalışan vatandaşların maaşlarından vergi borcu kesintisi yapılması hakkaniyete uygun düşmemektedir. Bu durum, vatandaşların adalet ve eşitlik duygusunu zedelemektedir."
HESABINA BLOKE KOYULAN BİRİ İTİRAZ EDEBİLİR Mİ?
Avukat Çiçek, vergi borcu sebebiyle hesabına bloke koyulan bir yurttaşın, alacaklı taraf devlet olacağı için, itiraz mekanizmasının kısıtı olacağını belirtti. Çiçek son olarak, hesap ve vergilendirme hatalarına yönelik düzeltme talep eden yurttaşların, şikayet yoluyla Maliye Bakanlığı'na başvurarak, vergi mahkemelerinde dava açmalarının da mümkün olduğunu sözlerine ekledi.