Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı canlı yayında seçim süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“DEPREM BÖLGESİNİ ZİYARET EDECEĞİM”
Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:
* “Milletimiz 27 milyondan fazla şahsımıza teveccüh gösterdi. Yüzde 49,5 oy oranına ulaştık. Meclis’te 322 vekille milletimiz Cumhur İttifakı’na verdi. 28 Mayıs için hemen çalışmaya zaten başladık. Bugün bütün liderlerle görüşmelerimi yaptım. Önümüzdeki 12 günü iyi değerlendireceğiz. Asla rehavete kapılmayacağız. Deprem bölgesinin belli bir bölümünü bu hafta sonu ziyaret edeceğim. Miting pek düşünmüyorum. Deprem bölgesinde halkla bütünleşmek noktasında miting benzeri toplantılar yapabiliriz.
* Bu ara çok hakaret ettiler, o tabii çok yanlış, çok çirkin. Bu hafta sonu inşallah orada olacağız. Devlet Bey ‘gelmeye hazırım’ dedi. Belki Fatih Bey de gelecek. Halkımızla kucaklaşmak suretiyle onları moralize etmenin gayreti içerisinde olacağız. Defne’de hastane konusunda ‘yapamazlar, edemezler’ deniyordu. Şu anda devlet hastanesi bitme noktasına geldi. Orayı da belki açma durumumuz olacak.
“DEPREM BÖLGESİNE TEHDİT SAVURUYORLAR”
* Bekledikleri oyu alamadıkları için ‘bir daha buralara destek, yardım yok’ gibi ifadeler. Biz hayal satmadık, yapamayacağımız işleri asla vaat etmedik. Milletimiz kumpas ve kaset siyasetini de reddettiğini göstermiştir. Muhalefetin rakiplerini baskıyla sindirerek, terör örgütü uzantılarıyla işbirliği yaparak seçim kazanamayacağını anlaması gerekiyor. Terör örgütüyle, Kandil’den gelen talimatlarla bu iş yürümez.
* Sayın Kılıçdaroğlu’nun hem kendisine hem de millete iyilik yapıp 12 boyunca temiz siyaset yapmasını bekliyoruz. Onların bu ülke ve bu millet için yapacakları hiçbir şey yok. Onlarda sadece kan, kin, ölüm var. Bunlar hala hatayı kendinde değil, millette arıyorlar. Düşünün deprem bölgesine tehdit savuruyorlar. Özellikle kendilerine oy vermeyen insanlara hakaret ediyorlar. Gençlerimize karamsarlık ve umutsuzluk aşıyorlar. Bu jakobenler, bu kifayetsiz muhterisler CHP’nin başında olduğu sürece millet ne mesajı verirse versin yeterli olmayacaklardır.
“1’İNCİ TURDAKİ YOL HARİTASINI AYNEN UYGULAYACAĞIZ DİYEMEM”
* İnşallah 28 Mayıs çok çok farklı olacaktır. 29 Mayıs’a da o bir sinyal olacaktır. 29 Mayıs’a inşallah çok farklı inanacağız diye inanıyorum. 1’inci turdaki yol haritasını aynen uygulayacağız diyemem. Onun benzerini sadece bu hafta sonu yapacağım deprem bölgesinde uygulayacağız. Özellikle İstanbul ve Ankara’da teşkilatımızın yoğunlukla şöyle şehri ziyaretlerle, hatta hatta bütün ülkemizin buralara yığınak yapmış olan şehirler var ya.
* Hemşehri dernekleri var. Bu derneklerle iç içe olacağız. Bunlarla gençlikle, esnaf odalarıyla yapacağımız buluşmalarla süreci farklı bir şekilde işleyeceğiz. Birinci turda olduğu gibi yine milletimizin sandıklara koşacağına inanıyorum. Mayıs ayı sebebiyle mesela Karadeniz, çaya, fındığa gidenler olabilir. Ne olur bunu erteleyin diyorum. 28’inde oyunuzu kullanın, ondan sonra bu seyahatleri yapın. Bütün bunlarla beraber, yazlıklarına gidecek olanlar da olabilir. Bunların da değerlendirmesini iyi yapmamız lazım. Milletimiz ‘siz iki hafta daha gönül alın’ dedi bize.
“KÜSKÜN OLDUĞUM DÜNYADA NEREDEYSE LİDER YOK”
* Cumhurbaşkanı veya Başkan kuracağı kabinede birçok özellikler arar veya aramalıdır. Yeni dönem belki biraz daha farklı olacaktır. Üzerinde inşallah çalışmalarımız var. Güçlü bir kabineyle inşallah yeni dönemde mevcut eksikliklerimizi de gidermek suretiyle inşallah Türkiye yüzyılını güçlendirerek yola devam etmeyi düşünüyoruz. Bu bir ülkeyi yanıma çekeyim, CHP’nin yaptığı gibi Rusya’ya meydan okuyayım, böyle bir şey kitabımızda yok.
* Bütün ülkelerle kucaklaşma siyasetini bugüne kadar yürüttük. Rusya, Çin’le, Batı dünyasıyla devamlı irtibat halinde olduk. Küskün olduğum dünyada neredeyse lider yok. Ülkemin menfaati çünkü burada. Bir ülkeyi bir kenara attığınız zaman kaybedersiniz, kazanmazsınız. Japonlar ‘iplikle de olsa aranızdaki bağı koparmayın, ola ki bir gün lazım olur’ diyor.
“PARTİMDE MAALESEF BİR DÜŞÜŞ SÖZ KONUSU”
* Seçim sonucuna göre Cumhur İttifakı olarak 322 vekile ulaşmış olmak çoğunluğu sağlıyor. Muhalefette böyle çoğunluğu söz konusu değil. Partimde maalesef bir düşüş, milletvekillerimize az da olsa bir eksiklik söz konusu. Bunun üzerinde teşkilat başkanlığımız dün yaptığımız toplantıdan sonra bir araya geldiler, çalışıyorlar. Nerede ne gibi eksiklerimiz oldu. İnşallah önümüzdeki dönemde başta yerel seçimler olmak üzere hazırlığımızı yapmamız lazım. İç muhasebemizi yapacağız, buna göre adımlarımızı atacağız.
“BUNLARA DEPREM TURİSTİ DİYORUM”
* 6 Şubat tarihinde sadece ülkemizin değil insanlık tarihinin en büyük tabii afetlerden bir tanesini yaşadık. 11 ilimizde 14 milyon insanımız doğrudan etkilendi. Devletimizin tüm imkanlarını seferber ettiğini görüyoruz. Muhalefet özellikle ana muhalefet bir şeyler söylüyor da bugüne kadar yaptıklarına benim milletim bakıyor. Bugüne kadar verdikleri sözü tuttu mu? İstanbul, Ankara, İzmir. Ücretsiz otobüs, traktör dediler. Süt dediler verilmedi. Hiçbir sözü tutmadılar.
* Biz hangi sözü verdiysek sözlerimizi tuttuk. Ben bunlara deprem turisti diyorum. Bunlar deprem yerlerine turist gibi gittiler, herhangi bir şey yok, destek yok döndüler. Ben de gittim. Antalya yangınına, Manavgat’a gittim. Bir yaşlı amca ‘Benim traktörüm yandı, halim ne olacak’ dedi. Ben de kendisine ‘Amca sana traktörün bu hafta gelecek’ dedim. Traktörünü gönderdim. Aynı şekilde bir konut. ‘Benim halim ne olacak’ dedi. Meğer CHP’liymiş. Ben de ‘konutları yapacağız, sen de süratle yerleşeceksin’ dedi. Sonra yanıma sokuldu dedi ‘Ben sizin o söylediklerinize inanmıyordum’ dedi. Kulağıma ‘Ben aslında CHP’liydim, ne olur benim evime gel’ dedi.
“AA VE YSK GÖREVİNİ BAŞARIYLA YERİNE GETİRMİŞTİR”
* Milleti aldatma çabalarına seçim gecesi bile ne yazık ki ara vermediler. Bunların yalanı huy edinmiş bir yapı olarak değerlendiriyorum. Bizim önde olduğumuzu bal gibi bildikleri halde sayın Kılıçdaroğlu ve şürekası ‘öndeyiz’ açıklaması yaptı. Gerçek neticeler ortaya konduğunda yüzleri kızarmıyor. AA ve YSK görevini başarıyla yerine getirmiştir. Bunlar kendi çapsızlıklarına, beceriksizliklere kılıf bulma çabaları. Milletimiz bunlara gereken cevabı 28 Mayıs’ta inşallah yine verecektir, buna inanıyorum. Biz kazanınca bu ülkede kimse kaybetmeyecek.
KILIÇDAROĞLU’NUN VİDEOSUNU DEĞERLENDİRDİ
* Mesajı CHP’lilere veriyor. Kaybetmenin sorumluluğunu hiçbir zaman Kılıçdaroğlu üzerine almaz. Masa arkadaşlarına laf söylemek yerine hıncını oradaki masadan alıyor. Koltuğunu kaybetme korkusu yaşayınca mutfaktan çıkıp, makama geçmiş. Her seçimden sonra CHP’de karışıklık çıkması gelenektir. Şimdiden parti içindeki muhaliflere kendine göre gözdağı veriyor. Şu anda 28 Mayıs’tan sonrası önemli. Kılıçdaroğlu’na kendi partisi de gereken cevabı verecektir. Bütün bu saldırganlığın nedeni bunu hissetmiş olmasıdır. Belki kendisi de hiçbir şey beklemeden kararını vermiş olabilir.
“O ÇOCUK TORUNUM, YANAĞINI OKŞADIM”
* Torunum yanımda. Torunumun yanağını okşuyorum, malum gazetelerden bir tanesi ‘çocuğun yanağına vurdu’… O çocuk, benim torunum. Yanağını okşuyorum. ‘Çocuğun yanağını tokatladı’ diyor. Kimler olduğunu anlayın. Torunum olduğunu öğrenince verdikleri başlık şu: ‘Erdoğan oy kullanmadan önce bir çocuğa tokat attı’. Dezenformasyon, yalan bu düzeyde. Onun için biz bu yasayı çıkardık.”