DEVA Partisi Kocaeli İl Başkanı Dr. Semih Taşveren bugün AK Parti, MHP, HÜDA-PAR ve BBP üyelerinin İzmit Yürüyüş Yolu’nda Çevik Kuvvet Polisleri’nin insan zinciri eşliğinde yürümelerini ve Millet İttifakı stantları önünden geçerken slogan atmaları ve parti işareti yaparak tahrik etmeleri konusunda ‘Polis Korumasında Siyaset Olmaz. Bu polis zinciri eşliğinde yürümeleri halktan ne kadar koptuklarının itirafıdır’ dedi.
POLİS KORUMASINDA GEZDİLER
Bilindiği gibi İzmit Yürüyüş Yolu’nda kurulan LED ekrandan rahatsız olan ve YSK kararına rağmen hukuksuz bir şekilde engellemeye çalışan AK Parti, MHP, HÜDA-PAR ve BBP’liler, bu kez de Yürüyüş Yolu’nda Millet İttifakı stantları önünde Çevik Kuvvet Polisleri’ne verilen emirle oluşturulan insan zinciri korumasında sloganlar atarak yürüyüş gerçekleştirdiler. AK Parti ve MHP milletvekillerinin de katıldığı yaklaşık 50 kişilik grubun tahriklerine rağmen olay çıkmaması ise vatandaşlar tarafından olgunluk olarak karşılandı. DEVA Partisi Kocaeli İl Başkanı Dr. Semih Taşveren konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Millet İttifakı’nı oluşturan 6 partinin de temsilcileri tahriklere kapılmayarak büyük bir olgunluk örneği sergilemişlerdir” dedi.
BU ASLINDA BİR REFERANDUM
DEVA Partisi Kocaeli İl Başkanı Dr. Semih Taşveren, “Yarın Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2. turunu gerçekleştireceğiz. Yarın seçim 0-0’dan başlıyor. Oylar sandıklara yeniden atılacak. Bu nedenle vatandaşlarımızın ve hemşehrilerimizin bu şansı iyi kullanmalarını ve sandıklara sahip çıkarak, tek adam rejimi yerine, müşavere, liyakat, vatan sevgisi ve adaletin hakim olacağı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı’nı destekleyeceğine inanıyorum dedi. Dr. Taşveren, “Yarın aslında bir referandum yaşanacak. Demokrasi mi, Dikta rejimim mi? Adam kayırma mı, liyakat mi? Hukuk tanımazlık mı, adalet mi? Tek adamın kararı mı, müşavere mi? Halkımız bunu oylayacak.
GELİN KÜSKÜNLÜKLERİMİZİ SANDIĞA GÖMELİM
Vatandaşlarımıza sesleniyorum: “Oy kullanmaya gelmeyen 8 milyonu aşkın vatandaşımız, bilinçli olarak oyunu geçersiz hale getiren 1 milyonu aşkın insanımız, gün küskünlük günü değil. Gün birlik ve beraberlik günüdür. Sorunlarımız, kırgınlıklarımız olabilir. Ama çocuklarımızın geleceği için bunları bir kenara koyup sandıklarda buluşma günüdür. Bu ikinci ve son şansımız, bunu iyi değerlendirelim!” dedi.