Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, 41. Geleneksel Kocaeli İmam Hatip Liseleri Mezunları Ve Mensupları Derneği (KİHMED) Mezunlar Günü buluşmasına katıldı. Dernek başkanı Ali Küçükkeskin’in ev sahipliğinde her yıl temmuz ayının ilk pazar günü gerçekleştirilen buluşmaya AK Parti Kocaeli İl Başkanı Şahin Talus, AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Sami Çakır, Cemil Yaman Mehmet Akif Yılmaz’ın yanı sıra AK Parti İzmit İlçe Başkanı Muharrem Tutuş ve çok sayıda davetli de katıldı. Başkan Büyükakın buradaki konuşmasında, “Geleneksel hale gelen bugünde maşallah diyeceğimiz 41. organizasyonu düzenleyen KİMHED Başkanı ve yönetimine bizleri bir araya getirdiği için çok teşekkür ediyorum. Değerli hocalarımızın bir kısmının da bugün aramızda olmasını ayrı bir kıymet olarak görüyorum. Onlara siz katılımcıların huzurunda teşekkür etmek istiyorum. Bu da bizim boynumuzun borcudur. İmam Hatip neslinin bugün buralara gelmesinde sizlerin emeği ve katkısı son derece büyük, bunun kıymetini biliyoruz ve ellerinizden öpüyoruz” dedi.

“İYİLİĞİN EMREDİLMESİ, KÖTÜLÜĞÜN ENGELLENMESİ” 

Başkan Büyükakın konuşmasını,  “İmam Hatip neslinin yapacağı başka şeyler de var. Son dönemlerde sadece ülkemizde hissedilen, dünyada ise 1950 ve 60’larda görülen ailenin çözülmesi problemi var. Aile meselesi önümüzdeki günlerde ele almamız gereken en önemli mesele olarak duruyor.  Dünyanın dört bir yanında inanılmaz ifsat faaliyetleri aileleri hedef almış vaziyette ilerliyor. Bunun bir kısmı yeni yaşam biçiminin ortaya çıkardığı zorunluluklar, bir kısmı ise o zorunluluklarla gelen nefsani yönelişler. İki konu var bunlardan bir tanesi iyiliğin emredilmesi, diğeri ise kötülüğün engellenmesi. Çünkü birçok ayette de sabit olduğu üzere eğer iyiliğin emredilmesi kötülüğün engellenmesi faaliyeti durursa hayat duruyor. Varlık sebebimiz ortadan kalkıyor. Unutulmaması gereken temel mesele varlık sebebimiz” diye sürdürdü

“İYİLİK DE BULAŞICI, KÖTÜLÜK DE BULAŞICI”

“Aslında kötü olmak kolay zor olan iyi olmak” ifadelerini de sarf eden Başkan Büyükakın, “İyiliğe iyilik yapmak her kişinin becerebileceği bir şey. Ama kötülüğe iyilikle karşılık vermek, kötülüğe göğüs germek, kötülüğe rağmen iyiliği emretmek ve iyi olmakta ısrar etmek, iyi olarak kalmak, onu başarmak aslında zor olan bu. İyilik de bulaşıcı, kötülük de bulaşıcı. Kötülük iyilikten daha hızlı bulaşıyor. Yalan da aynı şekilde. Yalanla iman bir arada durmaz mesela. Bütün günahlardan en büyük hangisidir diye söyleyecek olsak belki de yalanı merkeze koymamız lazım. Yalanın olmadığı yerde haksızlık, adaletsizlik ve diğer bütün kötülükler engellenmiş olur. Yalan o kadar hızlı yayılır ki, doğru ayakkabısını giyene kadar yalan dünyayı dolaşır. Hayatının merkezine, diline yalanı yuva yaptırmış olanlar gerçek bulaştırıcılardır. Sabah yalan, akşam yalan, yattıktan sonra yalan, rüyada yalan, sabah uyanınca yalan ama doğruyu anlatmamak, doğruyla ilgili bir çaba göstermemek, onun mücadelesini vermemekte büyük sıkıntı yaratıyor’’ ifadesini kullandı. 

“NEME LAZIM DEME ŞANSIMIZ YOK”

“Aman efendim neme lazım dediğinizde de sorun oluyor” diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Büyükakın, “Hepiniz bilirsiniz Kanuni Sultan Süleyman’ın çok yakın arkadaşı var, kan kardeşi Yahya Efendi. Yahya Efendi’ye bir gün bir pusula gönderir der ki; ‘Benim devletim ne zaman zeval bulur’. Yahya Efendi’den kısa bir not gelir. Notta, ‘Neme lazım sultanım’ yazıyordur.  Kanuni Sultan Süleyman’ın çok canı sıkılır. Kalkar gider bu ne şimdi der. Yahya Efendi de, ‘Ben demek istedim ki; Devletin yöneticileri, görevlileri neme lazım demeye başlarsa, üzerine vazife olanlar susar neme lazım demeye başlarsa işte o zaman senin devletin zeval bulur. Neme lazım deme şansımız yok. Kötüye rağmen iyiliği ısrarla anlatmak gerekiyor” açıklamasını yaptı. 

“DESTEKLEYECEĞİMİZİN DE SÖZÜNÜ VERİYORUM” 

Başkan Büyükakın konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Özellikle son dönemde aile kurumunun güçlendirilmesi hususunda KİMHED’e ayrı bir görev düştüğü kanaatindeyim. Çünkü 60’lardan sonra Amerika’da, Batı Avrupa’da ve Uzak Doğu’da başlayan ailedeki çözülmeler, babasız çocuklar, parçalanmış ailelerin ortaya çıkardığı ilave sosyolojik problemler düşünüldüğünde aslında yapılması gereken en önemli şeylerden bir tanesi zamanında aile kurumumuzun güçlendirilmesidir. Sadece taraflardan birinin elinde değil ama en önemlisi de kadının güçlendirilmesidir. Ayrıca, son dönemde özellikle LGBT vesaire gibi hareketlerin çok şiddetli bir şekilde aile kurumuna, kadınlara ve çocuklara yönelik tacizci saldırılarına karşı ilave çalışmalar yapılmasında yarar olduğunu düşünüyorum. KİMHED’in önümüzdeki dönemde aile kurumuna yönelik çalışmalarda yer almasında fayda görüyorum. Bu çalışmalarınızı da diğer çalışmalarınızda olduğu gibi destekleyeceğimizin de sözünü veriyorum.”