Yeniden Refah Kocaeli’de Mehmet Aras’a büyük bir tepkinin olduğunu bilmeyen yoktur. Adeta kıyma makinesi gibi kesip doğrayan, kalp kıran, küstüren Aras, yıllarca ben Genel Başkan Fatih Erbakan’ın baş danışmanıyım, Fatih Erbakan’ın baba dostuyum ben ne dersem o havasındaydı.
AKP’ye, AKP’lilere neredeyse demediğini bırakmayan Aras, AKP ile ittifak kurulduktan sonra da sesini çıkarmadı. Erbakan Hoca’nın sağlığından bu yana geçen 20 yılı aşkın sürede ağzından çıkan bütün sözleri yok saydı.
Fatih Erbakan’ın, babası Necmettin Erbakan’ın tutumuna rağmen AKP ile ittifak kurması da babasına ihanet olarak değerlendirdi ve bu durum Yeniden Refah’ta da büyük tepkilere neden oldu.
Erbakan Hoca’nın ABD ve İsrail yanlısı olmakla itham ettiği AKP ile oğlu el ele kol kola girdi. Dahası 20 yıllık günahlarına ortak olmama demesine rağmen tam tersini yaptı. Erbakan Hoca’da bir öyle, bir böyle davranışa tanık olamayanlar da haliyle çok rahatsız oldular.
Yeniden Refah’ta Gölcük Kurucu ilçe Başkanı Yaşar Ergün kuruculardan oluşan bir grupla toplu halde istifa ettiklerini açıkladılar. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen, dürüst ve saygın bir isim olan Yaşar Ergün’ün yazılı açıklamasının içeriği şöyle:
Bugün burada toplanmamızın yegane sebebi uzun zamandır yaşadığımız ancak içimize sindirip kabul edemediğimiz bir durumdur. Kısa bir girişten sonra inşallah daha iyi anlaşılacağız
Burada şu anda bulunan veya bulunamayan birçok gerçek manada Milli Görüş davasının müntesipleri aslında çok rahatsız ve huzursuzuz. Bu durumu ülke geneline yaymak mümkün. Bu sadece ilimizin bir feryadı değil.
PEKİ BU NOKTAYA NASIL GELDİK;
1) Kurulan Erbakan vakfında hem inandığımız ve güveneceğimiz bir lider, hem de yıllarca omuz omuza çalıştığımız samimi bir ekip vardı.
2) Üstelik Sayın Dr. Fatih Erbakan hocamızın oğluydu, ona sahip çıkmayı hocamıza sadakatin tezahürü olarak gördük.
3)Bu süreç ta ki parti aşamasına kadar sürdü.
HER NE OLDUYSA, Erbakan Vakfından partileşmeye geçerken oldu. Rahmani görünümlü hesabiler planlarını devreye soktular. En alt birimden en ūst birime kadar çeşitli entrika ve hile ile teşkilatları abluka ve ele geçirme operasyonlarına başladılar. Bunlar Vakıf yönetimindeki samimi hasbi dava mensuplarını uzaklaştırdılar.
KOCAELİ’DE YAŞANANLAR;
İlçe istişarelerinde kongreler sūrecini yürütmekte olan Mehmet Aras ve yıkımcı saz ekibi operasyonları gerçekleştirerek ūç ilçe başkanını Genel Başkanın yetki belgelerini imzalamasına rağmen şantaj ve basında istifa tehdidiyle geri adım attırarak başkalarını atadılar.
Neticede sıra İl istişaresine gelince; Genel Merkezin kararı olan, Genel Merkez temsilcisi nezdinde yapılacak İl istişare sonuçları Genel Başkan huzurunda açılıp değerlendirileceği yönūndeydi.
O zamanın Genel Sekreteri olan Suat Pamukçu idaresinde yapılan sözde istişareye katılması gereken teşkilat mensupları haricinde 100’e yakın alakasız hanım grubuna, Sakarya’dan gelen misafirlere oy kullandırılarak oyları geçerli saydılar. Bu tablodan da Mehmet Aras’tan başkası çıkamazdı.
Eskiden operasyonlar Dūzce’de mola yerinde yapılırken, şimdi de istişare salonunda sandıklar açılarak Mehmet Aras ilan edildi.
Yapılan itirazlara Suat Pamukçu, “Genel Merkez benim ben yaparım ifadesiyle” olayı kapattı.
Bu entrika ve haksızlıklarla mūcadelemiz Genel Merkez nezdinde devam etti.
Bu süreçte seçilmiş İlçe başkanı olarak hedef tahtası olduk. Teşkilatımız ūzerinde baskı ve operasyonlarını artırarak sürdürdüler,
Sonunda Genel Merkeze şikayetle bizi Suat Pamukçu ve Mehmet Altınöz ikna odasına alarak istifa veya görevden alma tehdidi ile İl başkanına kayıtsız şartsız beyaz sayfa açarak teslimiyetle çalışmamız istendi.
Bizlerde ilçemizde gerekli istişareleri yaparak İlçe başkanlığından istifamızı gerçekleştirdik. Yerimize HAS bahçenin gülünü atadılar.
Yaşanan bu süreçte kimse tarafından aranıp sorulmadık neler oluyor diye. Herkes halinden memnundu.
Erbakan Vakfını ve Yeniden Refah Partisini Gölcük’te sıfırdan çile meşakkat ve yokluk içerisinde kurarak bugünlere getiren bizlere vefasızlık yaparak en azından teşekkür dahi etmediler. Bu yapılanlar bize reva görūlmemeliydi.
Hani bizler dava diye yola çıkmıştık ya. Böyle bir İl başkanı ve ekibiyle Kocaeli her geçen gūn kan kaybetmekteydi. Çünkü entrikanın olduğu yerde rahmet ve bereket olamazdı.
Bu meydan bunlara da kalmadı. Entrikayla gelenler entrikayla gitmişlerdi.
Gelen gideni aratır misali gelenlerde bir varlık gösteremediler. Çünkü samimiyetin olmadığı yerde hedefe ulaşmakta hayal oluyor.
İTTİFAK SÜRECİNDE, yaşananlar malumunuz. Aslanlar gibi kükreyip 20 yıllık gūnahlara ortak olamayız, aday oluyoruz diyerek, ūç gūn sonra Sarayın ablukasına teslim olarak, adaylık imza sūreci devam ederken teşkilatların ve tabanın haberi yokken sözde 30 madde imza karşılığında ittifak açıklamasıyla yüzüstü bırakılıp bizlere hüsran yaşatılmıştır. Şimdide 30 madde kâle alınmıyor diye tabanın gazını almak için Profesör Aydal tarafından sözde ittifakın bittiği ilan ediliyor.
Atı alan Üsküdarı geçti. Bizler 30 maddeye uyulmayacağını adayların bizi ziyaretinde üstüne basa basa ifade etmiştik. Orda ki hazirunda şahittir. Sonuç berbat. Partiden kopuşlar hızla devam etti. Kocaeli’de seçim sūrecinde yaşanan ve bu günlerde patlak veren Tahir Būyūkakın hezeyanı ve Gölcük İlçe Başkanlığı açılışında yaşanan AKP’li idarecilerin Yeniden Refah’ın Genel Başkanına gösterdikleri tavırlar kabak tadı vermişti.
Tahir beye tepki veremedikleri gibi aksine olayın kahramanı İzmit ilçe başkanını görevden aldılar.
Gölcük İlçemizde de; gazetecinin İlçe başkanını arayarak yaşananları olduğu gibi teyit ettirip, haber yapınca akabinde İlçe başkanı tam tersi beyanatla hiçbir olumsuzluk yaşanmadığını Cumhur ittifakının İlçemizde uyumlu bir şekilde çalıştığını beyan etmiştir.
Ancak bu gibi durumlarda konuşmaların delil olarak ses kaydının alındığını unutmuş olmalılar.
Yaşanan bunca olumsuz gelişmelerin gelecekte de değişmeyerek devam edeceği kanaati bizlerde hasıl olmuştur. Tabiri caizse bu güne kadar kadayıfın altının kızarmasını bekledik.
Çünkü üstü önemli değil. Altı kızarmadan üstü kızarmazmış. Sonuç olarak bin bir çile gayret ve fedakarlıkla bu teşkilatı kuran samimi ve hasbi kurucu kardeşlerimizle hem fikir olarak yolculuğumuzu burada sonlandırıyoruz.
Hocamızın bize emaneti olan MİLLİ GÖRÜŞ mensubiyetimiz baki kalmak kaydıyla. Bu güne kadar olan gayretlerimiz fedakarlıklarımız çalışmalarımız hiç bir beklenti olmadan sadece ve sadece ALLAH rızası içindi. Yaptıklarımızdan hiçbir zaman pişman değiliz.
Gelinen durumun vebali her kimlerse onların ūzerine olsun. Fi emanillah. Partiden ilk etapta istifa edenlerimiz;
Mustafa Būlbūl
Altan Aygūn
Caner Çelik.
Tuncay Akbaş
Burhanettin Akar
Kenan Yıldız
Barış Özdemir.
Mehmet Şimşek.
Ercan Özkara
Rıza Kara
Hızır Yiğit
Ìbrahim Saral.
Remzi Sirmen
H.Ìbrahim Karasu
Ömer Çil
Mehmet Çil.