Genel Başkan Özgür Özel’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle;
– Bugün 81 il başkanı ve 130 milletvekilimizle ilk grup toplantımızı yapıyoruz. Delegeler bize Atatürk’ün partisini iktidar yapma görevi verdi. Bu görevi alıyoruz, kabul ediyoruz ve söz veriyoruz.
– CHP, liderine demokratik yollardan rakibin çıkabildiği, demokratik bir yarışın yapabilir bir parti olduğunu gösteren çok önemli bir kurultayı geride bıraktık. Katkı sağlayanlara teşekkür ediyorum.
– Hukukun rafa kaldırıldığı bir dönemde 13 yıl boyunca AKP’ye karşı büyük mücadele vermiş, PKK’nın hedefi olmuş, Çubuk’ta linç girişimine uğramış, bu partiye ve hepimizde çok büyük emeği olan Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. Kendisinin önünde saygıyla eğiliyorum.
– Kurultayın kaybedeni yoktur. Kurultayın kazananı CHP ve sonunda Türkiye olacak. Bu ciddiyet ve resmiyette ilk kez bir gölge kabine görevlendirmesi yaptık. Etkin, yapıcı ve kararlı muhalefet yapmak üzere görevlendirilen arkadaşlarımız var. Erdoğan da 18 görevlendirme yaptı, 17’si erkek. CHP’nin gölge kabinesinin 9’u erkek, 9’u kadın. Bir tarafta ‘Kadına sen aileden anlarsın’ diyen bir anlayış var, diğer tarafta ‘eşitiz’ diyen bir anlayış var. Bu benim, partimin, esas olarak Atatürk’ün anlayışıdır.
– 60 kişilik PM’de sadece 13 il başkanı, 2 ilçe başkanı var. Bundan sonra milletvekilleri ve il başkanları et-tırnak gibi yol yürüyecekler, yolları açık olsun.
DEPREM BÖLGESİ İÇİN KANUN TEKLİFİ
– İlk ziyaretimi Hatay’a yaptım. Bundan sonra da Hatay’da olmaya devam edeceğiz. Hatay’a seçimden önce gittiğimde “Siyaset yapmayacağım” demiştim. Genç il başkanı, delegeler dediler ki “İlk günlerde geldin, İmamoğlu bizi yalnız bırakmadı. Ama devlet geç geldi erken gitti…” Dediler ki “Hatay’ı sakın unutturmayın” dediler. Unutmayacağız, unutturmayacağız. ‘Hatay benim de şahsi meselemdir.’
– Deprem bölgesindeki insanlar bir yılda kafamızı sokacak evimiz olsun diye oy verdiler. Deprem gören bütün bölgelere Kahramanmaraş ve Adıyaman’dan başlayarak verilen bütün sözlerin tutulmasının takipçisi olacağız. Bir kanun teklifi hazırlıyoruz. Deprem bölgesindeki illeri ve depremden yoğun göç alan belediyelerle ilgili düzenlemelerin hızla yapılması gerekiyor. Arkadaşlarımız çalışacaklar.
– Tüm sosyal sınıflara eğilmek bizim boynumuzun borcudur. Geçtiğimiz günlerde Barolar Birliği bir eylem yaptı. Destek verdik. Şimdi DİSK İstanbul’dan buraya, Ankara’ya doğru yürüyor. Takip ediyoruz, örgütlerimiz onlarla yürüyecekler. Cuma günü Ankara’da ben, grubum DİSK ile beraber yürüyeceğiz. Sesinize ses eklenecek, çok olacak sonunda değiştireceğiz bu ülkenin kaderini. Emek ile sermaye karşı karşıya gelmişse emeğin yanındayız. Kadın ile erkek karşı karşıya geldiğinde kadının yanında olacağız.
– Bu ülkede kimse AYM kararlarına uymamayı düşünmüyorken durduk yerde Hataylıların oylarıyla seçilen Can Atalay’ın üzerindeki kilidi açmıyorlar. AYM “Çabuk salın” dedi. Önce alt mahkeme, sonra Yargıtay AYM’ye kafa tuttu. Öyle bir kafa tuttu ki kişisel meseleler, tehditler… Kararda, Kurtulmuş’a had bildirmek var. Kararda milli iradeyi tanımamazlık var. Meclis’e ‘siz kimsiniz diyen ayar verme’ var.
– Sayın Kurtulmuş’u aradım, ne olduysa Meclis özel gündemle toplanmadı. Erdoğan, Yargıtay’ın kararına verdiği destekle kalkışmayı… Bu ömrümde gördüğüm en hadsiz darbedir. Bu darbe girişiminde Erdoğan’a meydanı bırakmayız ona dar ederiz, haddini bilsin. Aslında öyle bir iş yapıyor ki, anayasanın 153. maddesi açık, net. Sen anayasanın 153. maddesini yok sayarsan biri de çıkar anayasanın 107. maddesini yok sayar. Sen gücünü anayasadan alıyorsun, bindiğin dalı kesiyorsun.
Şimdi çıkmış diyor ki “Anayasa değişikliği yapalım”. Sende bu sayı yok. Özel’de de AYM’yi güçsüzleştirecek göz yok. Bizde öyle bir göz yok. Seninle birlikte anayasayı çiğnemeye kalkarsam gözüm çıksın. Anayasalar bugün yapılan, uygulandıkça olgunlaşan aşkın zaman önemli metinlerdir. Herkes için, her doğana yapılır. Bu anayasa Erdoğan’a üretildiği için kriz üretmektedir. İki takımdan birinin başkanı ‘Maçı hakem olarak yöneteceğim’ derse buna kim inanır.
– Altı oka, partinin değerlerine sarılacağız. CHP’nin ve gelecekti iktidar partisinin genel başkanı olarak ilk ziyaretimizi KKTC’ye yapacağız. Azerbaycan’da CHP’ye dönük bizi üzen bir tutum var. Azerbaycan ile CHP’nin ilişkileri de olması gerektiği gibi olacak. 25 Kasım’da da Bosna Hersek’teyim. Her ilişkiyi taze ve diri tutacağız.
Bu ülkeyi AB’ye girmiş bir ülke yapacağız. Partimiz bundan sonra daha genç bir ekiple, vefasızlık yapmadan bir yol yürüyüşüne başladık. CHP baba evidir. Kimi büyüğünü arar çıkar kimi uzakta kimi yakında oturur. Baba evinde çorba kaynamaktadır. Bugün bu baba evinde, biz çorbayı kaynatanlarız. Bu baba evinin tapusu ne Özgür Özel’de, Kemal Bey’de. Bu baba evinin tapusu Atatürk’tedir. Gelin değiştirelim, güçlenelim, hep beraber zenginleşelim. Hep beraber bu ülkeyi Atatürk’ün dediği yere çıkaralım. Baba evi sizleri bekliyor…