İnsanları çok kolay bir şekilde terörist ilan eden, kayyumlara yağma talan ve âdeta haydutluk yetkisi veren bu yasa teklifini “Demokratikleşeceğiz” diyerek AB’den aldıkları parasıyla hazırladıklarını söyleyen Gergerlioğlu,  “İnsan Hakları Eylem Planı’nın parası AB’den geldi. Ya, bu iktidar Avrupa Birliğini de kandırıyor. AB yetkilileriyle görüşüyorum “Artık bizler ‘ilerleme raporu’ tanımı kullanmıyoruz ‘ülke raporu’ diyoruz. Ümidi kestik bu Türkiye iktidarından diyorlar.” şeklinde konuştu.

İNANMADIKLARI YASAYA “EVET” DİYORLAR

Komisyonda iki gün boyunca gecelere kadar çalıştıklarını aktaran Gergerlioğlu, “Sevgili Anayasa Hukuku Profesörü Serap Yazıcı Hoca defalarca, bir hoca olarak ders verir gibi anlattı “Bu olmaz.” dedi; Anayasa’yı ayaklar altına alıyorsunuz. Adalet Komisyonu Başkanı Sayın Cüneyt Yüksel’di, kendisi de bir hukuk hocası, ben onun bu yasaya inandığını düşünmüyorum. Ama gerek o gerekse AK PARTİ içindeki birçok hukukçu inanmadan “Evet.” diyor. O elleri kaldır, indir; olur mu böyle şey? Vebal ve suç yaptığınız değerli arkadaşlar. Ben ve arkadaşlarım Allah’a şükürler olsun, hepsine de “Hayır.” diyoruz çünkü bu vebali üstlenmek istemiyoruz. Milyonlarca insanlar sekizinci yargı paketini bize hep sordu. “Bizim için bir şey var mı?” dediler hep.  “Adalet, adalet, adalet” diye feryat ediyorlardı, arşa yükseliyordu feryatları, KHK’yla ihraç edilen ve büyük mağduriyet yaşayan 100 binlerce insandan bahsediyoruz. Onun dışında adli mahkumlarda var.” ifadesini kullandı.

SADDAM’IN DURUMUNA DÜŞEBİLİRSİNİZ!

Kürt meselesinde “barış ve insan hakları” dediği için zindanlara tıkılan insanların olduğunu belirten Gergerlioğlu, “Hasta mahpuslar, anne-çocuk cezaevine atılan insanlar, şu anda kaç tane çocuk, bebek cezaevinde biliyor musunuz? 500'den fazla. Gidiyorum, cezaevlerini görüyorum, perişan hâlde. Hasta mahpuslar cezaevlerinde ölüyor, bu yasada böyle bir şey var mı? Yok. Neden? “Reis böyle istiyor, ne yapalım Ömer Bey?” öyle değil mi? Elinizi vicdanınıza koyun. Ama bakın, ileride bu işin vebali ve suçu sizin üzerinize çıkar. Saddam Hüseyin mahkemede yargılanırken yargıca dedi ki: “Yargıç hukuk nerede, bu nasıl yargılama?” Yargıç ona dedi ki: “Ey Saddam, senin yasalarınla seni yargılıyorum, bu hukuksuz yasaları sen çıkardın.” mealinde söyledi. Gülerek ve ironiyle baktı ona, bunu unutmayın. Yarın öbür gün iktidardan da düşebilirsiniz, bakın, o zaman üzülürsünüz, ağlarsınız, haksızlığa uğradığınızda yine Gergerlioğlu yanınızda olur, merak etmeyin. Ben her zaman mazlumun yanındayım. Şu anda zulmetseniz bile ben hakkı söylerim.” şeklinde konuştu.

ANAYASA MADDE 14’TEKİ BELİRSİZLİK DÜZELTİLMEDİĞİ İÇİN CAN ATALAY CEZAEVİNDE

27'nci dönemde cezaevine atıldığını hatırlatan Gergerlioğlu, “AK PARTİ-MHP cumhur zulüm ittifakı. Anayasa Mahkemesi 15'e sıfır dedi ki: “Gergerlioğlu’nun hakları çiğnendi.” Ana yasa mahkemesi çok önemli bir şey söyledi, dikkat edin. “Anayasa madde 14'te bir belirsizlik var, başka vekil de bundan zarar görmesin, düzeltin bunu ey Meclis.” dedi. Sayın Kurtulmuş’a, Mustafa Şentop’a defalarca söyledim, düzeltmediler. Ya, illa muhalefettekiler değil, siz de mağdur olursunuz. Can Atalay işte, Anayasa madde 14’teki belirsizlik düzeltilmediği için cezaevinde şu anda, bu işin özeti bu. Ben çok iyi biliyorum, araştırdım ama işinize gelmiyor.” dedi.

KAYYUMLARI YAĞMAYA VE TALANA KARŞI KORUMA ZIRHINA BÜRÜNDÜRÜYORLAR!

Kayyumlarla ilgilide bir madde olduğunu vurgulayan Gergerlioğlu, “Gözlerime inanamıyorum, resmen haydutluk, yağma, talan; “İdari, mali, cezai, hukuki tüm sorumsuzlukları veriyorum.” diyorlar, ardından da “15 Temmuz darbe girişimine karşı çarpışanlara verilen cezasızlık zırhını da sana veriyorum.” diyor. Maşallah ya, maşallah, kayyuma neler, neler veriliyormuş. Kayyum bundan sonra ne biçim yağmalayacak?” ifadelerini kullandı.

GÜNGÖR ARSLAN’A YAPTIKLARINIZ ORTADA!

Kocaeli’nden göz yaşartıcı bir örnekle durumu anlatacağını belirten Gergerlioğlu, “Güngör Arslan, gazeteci; Bizim Kocaeli gazetesinin sahibiydi, eski sol gelenekten gelen sıkı, hızlı solculardandır; muhalif olduğu için ne yaptı iktidarınız biliyor musunuz? 15 Temmuz darbe girişiminden sonra “Sen FETÖ’cüsün.” dediler, adamın malına çöktüler, ya bütün variyetine çöktüler. Adamın bir tane engelli çocuğu vardı, iş yerine getiriyordu, oyuncaklarıyla oraya geliyordu. Güngör Bey dedi ki: “Ya, bütün malıma çöktünüz, anladık, büyük bir haksızlıkla beni düşman gibi gördünüz ama engelli çocuğumun oyuncakları var, bırakın, onları gazeteden alayım.”  “Hayır” dedi yetkililer, sizin gibi vicdansızlar; zalimce “hayır” dediler.  Bir engelli çocuğun oyuncaklarının bile alınmasını engellediler. Siz zaten vicdansızsınız. Ben yedi buçuk yıldır yaptığınız bir ton vicdansızlıktan sonra bu yasada sizden vicdan beklemiyorum” ifadelerini kullandı.

AMİRLERE VERDİĞİNİZ YETKİYLE ELEKTRİK İŞKENCESİ YAPIYORDU

İktidarın zalimlik peşinde olduğunu vurgulayan Gergerlioğlu, “Başka bir örnek vereyim, idarecilere çok büyük yetkiler veriyorsunuz. Afyon TEM Müdürü Arif Alpaslan intihar etti yedi yıl önce. Neden biliyor musunuz? İdarecilere verdiğiniz büyük yetkilerden. Kadınlara bile elektrik işkencesi yapan bir adamdı. Gözaltındakilerin mallarına, paralarına kondu; onları borsada kullandı, açığa alındı, intihar etti sonunda. İşte, getirdiğiniz düzen budur. İdarecilere verilen büyük yetkilerin sonucu budur. Elinizi vicdanınıza koyun, düşünün ve “hayır” deyin.” şeklinde konuştu.