Yeniden aday gösterilen AKP  Kocaeli Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın eski  Perşembe Pazarı denilen bölgede 50 dönümlük bir araziyi Milli İrade Meydanı adı altında  beton yığını , hiçbir işe yaramayan  çirkin bir proje haline getirdiğini söyleyen CHP Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Atasoy Bilgin  ‘’ Tahir Bey şimdi bu projeyi bazı marka adlarını telaffuz ediyor, bu alana büyük markaları getireceğini söyleyerek  savunmaya çalışıyor. Büyükakın’a sormak gerekir; bu projedeki yerleri ihale ettin de biz mi bilmiyoruz? İhale etmeden nasıl marka adı verebilirsin? Yoksa bu firmalarla bilmediğimiz ortaklığın mı var?’’ dedi

(Kocaeli  Medya Mensupları ile birarada  olduğu sırada Milli İrade Meydanı projesini anlatan Büyükakın İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in Milli İrade Meydanına “ucube” demesini hatırlatarak, Yürüyüş Yolu yapılırken de ucube dendiğini orada çalışmalar bittikten sonra bir yaşam alanı ortaya çıkacağını söylemiş,  Büyükakın aynı zamanda Milli İrade Meydanı için bazı bilindik, büyük  markalar ile görüşmeler yaptıklarını, bunların bölgeye işletme olarak gelebileceğini açıklamıştı.)

Büyükakın’ın basın yoluyla  bildirdiği bu gelişmeleri  Akp belediyeciliğindeki yağmacılığın uzantısı olarak değerlendiren  CHP Büyükşehir Adayı Atasoy Bilgin , yaptığı basın açıklamasıyla  AKP’li Büyükakın’a  bazı sorular sordu.
Bilgin’in basın  yolu ile Büyükakın’a hesap sorduğu metinde şu ifadeler yer aldı:

’Değerli Kocaeli halkı, hemşehrilerim…

Sayın Tahir  Büyükakın’ın icraatlarıile ilgili olarak  bizim yıllardır anlatmaya çalıştığımız gerçekleri olanca açıklığıyla ortaya sermiş. 

Tahir Bey medyada yer alan Milli İrade Meydanı açıklamasıyla “şecaat arz ederken sirkatin söyler” (kendini överken suçunu itiraf eder) misali, yine eline yüzüne bulaştırmış ve gerçek amacını ağzından kaçırıvermiş.

Kendisi şehrin tam ortasında 50 dönümlük eski Perşembe Pazarı alanını beton yığını, çirkin ve yararsız bir projeye dönüştürmüştü. Şimdi de projeyi savunmaya çalışırken; oradaki gerçek amacını, bu alanı kimlere peşkeş çekeceğini söyleyivermiş.

Sayın Büyükakın, bu sorulara cevap veremezsin. Yaptığının suç olduğunu biliyorsun. Bu pervasızlığın, cezasızlığın bitmesine az kaldı. Ne diyorduk yıllardır? Ak Parti yağma düzenidir, halkın yararını değil, yandaş sermaye gruplarının çıkarlarını önceler, kuralsızlıktır.

Ak Parti belediyeciliği bir kentin bütün kaynaklarını “tek adam”ın ayaklarının dibine sermek, Ankara ve İstanbul örneklerinde ayyuka çıktığı haliyle, şehri “parsel parsel satmak”tır; yandaş şirketlere altın tepside sunmaktır…
Fetö örneği “iyi insan, iyi yönetici” olmak için “inançlı” görünmenin yeterli olmadığını gösterdi. Bu maske düştü çoktan. Artık hesap verme zamanı.

Bu şehir yıllardır haram yerken besmele çekenlerden, partizanlıktan, kamu kaynaklarını gizli kapaklı kullananlardan, şehrimizi yandaşlarına peşkeş çekenlerden bıktı.  Neyse ki çok az kaldı. Bu durum iki güne değişecek; şeffaf, adil, sosyal belediyeciliği halkımızla birlikte başaracağız.’’