İşte o açıklamanın içeriği:
Yerel seçimlerin ardından TÜİK, mart ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yapmış olduğu açıklamaya göre 2024 Mart ayı Tüketici Fiyat Endeksi'ni açıkladı. Buna göre, TÜFE'deki değişim mart ayında bir önceki aya göre yüzde 3,16, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 15,06, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 68,50 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 57,50 olarak gerçekleştiğini açıkladı.
ERİMEYE BAŞLADI.
Açıklanan enflasyon rakamlardan sonra ülkemiz gerçek gündemi olan ekonomiye odaklandı. Yılın başında ilk altı aylık dönem için sağlık çalışanları ve memurların maaşlarına yapılan %15 maaş zam (artışı) yapılmıştı. Sağlık çalışanlarının ve memurlarımızın maaşları mart ayı itibarı ile resmi olarak da erimeye başladı.
EKONOMİK GERÇEKLER
Ülkemiz kamuoyu bir süredir yerel seçim gündemi ile meşgul olmaktaydı. 31 Mart 2024 günü gerçekleştirilen seçimler neticesinde halkımız demokratik tercihini yaptı ve yerel yönetimlerde önümüzdeki 5 yıl boyunca kendilerini yönetecek idarecilerini seçti. Gerçekleştirilen seçimlerde en belirleyici unsur hiç kuşkusuz ki, ekonomik gerçekler oldu.
ENFLASYONA YENİK DÜŞTÜ.
Açıklanan enflasyon rakamları, memur ve emeklilerin maaşlarının eridiğini ortaya koyuyor. Bugünden itibaren yetkililerimizin seçim gündeminden uzaklaşarak ekonomiyi gündemin birinci sırasına alması gerekiyor. Altı ay için verilen zamların üç ay içinde enflasyona yenik düşmesi, önümüzdeki bir sonrası maaş zammı sürecine kadar geçecek üç ayda memur ve emeklilerimizin yaşadığı zorlukların katlanarak artacağını göstermektedir.
MAĞDURİYETLER YAŞANMAKTA
Yıllık enflasyonun %68’leri aştığı ve önümüzdeki sürede %80’lere tırmanmasının beklendiği ortamda %15 maaş zammı kamu çalışanlarının ekonomik yıkımı anlamına gelecektir. Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren ve şu anda 12 bin 54 TL dolayında bulunan ilave ek ödemenin emekliliğe sayılmaması nedeniyle memur emeklilerimiz büyük mağduriyetler yaşamakta, emekliliği yaklaşan memurlar ise ek gelir kaynağı bulma peşinde koşmaktadır.
YÜKSELEN ENFLASYON
Yükselen enflasyonun hızı çalışanların alım gücü düşürülerek kesilmeye çalışılırsa daha büyük sosyal sorunlar ortaya çıkacaktır. Enflasyonla mücadele, halkımızın alım gücü düşürülmeden katma değer yaratan üretime geçilerek sağlanmalıdır. Bu nedenle memur ve emeklilerimiz önümüzdeki süreçte daha da artacak olan enflasyondan korunmalı, alım güçleri artırılmalıdır.
ENFLASYON FARKININ AYLIK ÖDENMESİ.
Bunu sağlamak için mutlak surette ilave ek ödeme emekli maaşlarına yansıtılmalı, çalışanlara refah payı verilerek, enflasyon farkının maaşlara aylık olarak ödenmesi yoluna gidilmelidir. Bu dakikadan itibaren yetkililerimizin memur ve emekliler üzerinde oluşan ekonomik yaraları sarması en öncelikli konu olmalıdır. Sağlık çalışanlarının yüksek enflasyon altında ezilmesinin sebeplerinden biride yetkili ve etkisiz sendikanın toplu sözleşme masasında sağlık çalışanlarını temsil etme kabiliyetinde olmamasından kaynaklanmaktadır. Sorun çözülecektir.” diyerek sözlerini sonlandırdı.