Şube Başkanı Ömer Çeker yapmış olduğu açıklamada, ”Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı. Yapmış olduğu açıklamaya göre 2024 Nisan ayıda Tüketici Fiyat Endeksi'ni açıkladı. TÜİK yaptığı açıklamaya göre enflasyon, nisan ayında da yükselmeye devam etti. Geride bıraktığımız ayda mal ve hizmet fiyatları ortalama %3,18 oranında artarken yıllık enflasyon da %69,80’e ulaştı. Yılın ilk dört ayında ise fiyatlar ortalama %18,72 oranında yükselmiş oldu.
OCAK ZAMMI ERİDİ
Ocak ayında memur maaşlarına yapılan %15’lik artış bu ay itibarı ile tamamen eridi ve kamu çalışanlarının alım gücü, geçtiğimiz yılın aralık ayına oranla %3,72 düştü. Memur ve emekliler temmuz ayında alacakları ikinci yarıyıl zammına kadar 2 ay daha beklemek durumunda kalacaklar. Mayıs ve haziran aylarında gerçekleşecek enflasyon, kamu çalışanlarının maaşlarındaki erimenin boyutlarını da artıracak.
MAAŞLAR ERİYOR
Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikalar ile birlikte Türk Sağlık Sen olarak 1 Mayıs’ta İzmir’de muhteşem bir miting gerçekleştirdik. Burada kamu çalışanlarının ve emeklilerinin beklentilerini bir kere daha dile getirdik. Meydanlar da gösterdi ki, kamu çalışanları ve emekliler büyük mağduriyetler yaşıyor. Her dönemde maaşları eriyor, alım gücü düşüyor, yaşamak biraz daha pahalı ve zor hale geliyor.
YÜK DAHA DA ARTIYOR.
Ücret ve vergi politikaları, gelir dağılımının sağlanacağı maaşlardaki erimenin durdurulacağı tek mekanizma. Bu mekanizmaların doğru kullanılmaması durumunda dar ve sabit gelirliler üzerindeki ekonomik yük daha da artıyor. Geçtiğimiz dönemler bizlere gösterdi ki, önemli olan maaşların hangi oranda yükseldiği değil alım gücünün hangi oranda arttığıdır.
REFAH PAYI
Alım gücünü artırmanın yolu da mutlaka maaşlara enflasyonun üzerinde bir artış yapılmasından geçmektedir. Alım gücünü koruyacak olan unsur, refah payıdır. Bu nedenle geçtiğimiz dönemlerde uygulanan ancak bu dönem uygulanmayan refah payı ödemesinin kalıcı hale getirilmesi, memur ve emeklilerimiz açısından hayati önem taşımaktadır.
VERGİ YÜKÜ AYRI BİR SORUN
Bunun yanında, nimette ve külfette adalet dengesini gözetecek şekilde bir vergi politikası ile çalışanlarımızın gelir düzeyleri yükseltilmelidir. Bugün memurlarımız vergi dilimi nedeniyle sene başında aldıkları maaşı, sene sonunda alamamaktadırlar. Bir tarafta enflasyon maaşları eritirken diğer tarafta da artan vergi yükü ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.
HAYATI BİR ÖNEM
Bu nedenle biz, yetkililerimizden kamu çalışanlarını enflasyona karşı koruyacak tedbirler ve adil bir gelir dağılımı sağlayacak vergi politikaları beklemekteyiz. Dolayısıyla her zaman ifade ettiğimiz gibi maaşlara refah payı eklenmesi, enflasyon farkının ortaya çıktığı ay itibarı ile maaşlara yansıtılması ve vergi dilimlerinin yeniden düzenlenmesi yönündeki taleplerimizin karşılık bulması bu süreçte hayatı bir önem taşıyor.
DESTEK VERMELİDİRLER
TÜİK’in rakamları bile ne kamu çalışanlarının ne de emeklilerimizin çarşı, pazarda karşılaştığı bu zamlara dayanacak gücünün kalmadığını söylüyor; kamu işveren tarafını bu gerçeğe göre hareket etmeye çağırıyoruz. Kamu çalışanları yüksek enflasyona yenik düşmek istemiyorlar ise yetkili sendikan istifa etmek suretiyle yollarını ayırmalılar. Sağlık çalışanlarının ileri hakları için mücadele eden Türk Sağlık Sene destek vermelidirler.” Diyerek sözlerini sonlandırdı.