Halk TV’de canlı yayın konuğu olan 21. dönem Milletvekili Nazif Okumuş, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun gerçekleştirdiği görüşmeye değinen Nazif Okumuş, “Helal olsun Ümit Özdağ'a. Bu meseleyi diri tutmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Özdağ’ın gündeme getirdiği sınıra mayın ve askere silah kullanma yetkisini destekleyen Nazif Okumuş, “Sayın Davutoğlu’nun ilk defa böyle gelen bir fikirle abandone olduğunu görüyoruz.” diye konuştu.
21. dönem Milletvekili Nazif Okumuş şöyle konuştu:
“Ümit Özdağ, ne olduğunu bildiği Ahmet Davutoğlu'na gitti ve Türkiye'de iki şart getirdi.
Birisi; Ottowa Sözleşmesi'ne göre sınırlara tekrar mayınların yerleştirilme meselesi.
Bunu savaş çığırtkanlığı adına değil milli sınırlarımızı koruyabilmek ve kendi vatandaşlarımızı kontrollü bir şekilde yaşatabilme adına.
İkincisi; Türk Silahlı Kuvvetleri'nin orada gerekirse silah kullanma hareketliliğini artırabilme.
Helal olsun Ümit Özdağ'a. Bu meseleyi diri tutmaya çalışıyor.”
NE OLMUŞTU?
Özdağ, Davutoğlu’nu parti genel merkezinde ziyaret etti. İkilinin görüşmesi iki saat sürdü.
Özdağ görüşmeye ilişkin şunları dedi:
“Burada olma amacımız çok teknik bir konuda görüşmek. Mesele sınırda Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının, silah kullanma yetkisinin hukuken yeniden belirlenmesiyle ilgili bir düzenleme yapılması ve yine sınırda Ottawa Anlaşması’ndan çekilerek mayın döşenmesi hususuydu. Sunduğumuz dosyayı değerlendirecekler. Teknik görüşmeler olacak. Daha sonra bu konuların Meclis gündemine gelip gelmeyeceği de bu görüşmelerden sonra netleşecek.”
Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Türkiye’de büyük bir göç ve sığınmacı sorunu var. Bunu görmemiz ve tedbir almamız lazım. Halkımızda ortaya çıkmış biriken bir öfke ve tedirginlik var. Bu gerçeği görüp, buna göre tedbir almak lazım. İran – Türkiye sınırından gelen Afganlar için İran ile görüşülmeli. Her türlü tedbir alınmalı. Bu konuda çok ciddi bir zaaf görüyorum. Ama bu zaafın bedeli Türkiye’nin kamu düzenini bozmak olmamalı. Kayseri’de yaşanan olaylar Türkiye’de kamu düzeni sorununa dönüşebilecek bir göç sorunu olduğunu ortaya çıkardı.”