Yaklaşık 5 dakika süren video görüntülerine "Bu açıklama kentim, ailem, partim ve vicdan sahibi tüm insanlar için" diye başlayan Gülşah Durbay "Bu saatten sonra hiçbir özrün, ne benim ne de ailemin nezdinde bir kıymeti yoktur. Hakkımda bu adice iftiraları atanlar, mahkum olacaklardır" dedi.
Sosyal medya hesabından 5 dakikalık bir video paylaşan Manisa Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay şunları söyledi:
"Değerli Manisalı hemşehrilerim; 2 Ağustos günü 2008 yılından beri yaşadığım bir bağırsak rahatsızlığı nedeniyle İzmir 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde Doçent Doktor Tayfun Bişgin tarafından yapılan bir bağırsak operasyonu geçirdim. Operasyondan sonra yaşadığım sıkıntılardan kurtuldum. Görevimin başına eskisinden daha iyi bir şekilde döndüm. Fakat geçtiğimiz ay 4 Eylül günü, gelen patoloji raporunda kolon kanseri olduğumu öğrendim. Gerek ameliyatın, gerek ameliyat sonrası sağlık durumumun iyi olması nedeniyle sonuç ne benimle ne de doktorlarımın beklediği bir şey değildi. Zira az önce de belirttiğim gibi doktorumun da oluruyla, son derece sağlıklı bir şekilde şikayetim olmadan görevime başlamıştım.
"KIZ KARDEŞİMİN RİSKLİ HAMİLELİĞİ SEBEBİYLE SUSTUM"
Teşhis sonrası, tüm uzman kadrolarla hem görevimi en güçlü şekilde devam ettirmek hem de en iyi tedaviyi alabilmek adına değerlendirmeler bulunduk. Tüm süreci şeffaf bir şekilde sizlerle paylaşmak istiyordum. Fakat kız kardeşim riskli bir hamilelik geçirdiği ve erken doğum risk olması nedeniyle açıklama yapmayı onun ve doğacak olan yeğenimin sağlığını etkilememesi adına ertelemiştim.
Bana alçakça iftiralar atanlar yüzünden Dün İzmir Medicana Hastanesi’nde ilk kemoterapimi alırken ailem bu haberler nedeniyle, apar topar İstanbul’a, kardeşimin yanına gidip durumu açıklamak zorunda kaldı.
"İFTİRAYA UĞRADIM"
Kendi hastalığımı, karnı burnunda bebek bekleyen kardeşime kendim açıklayamadım. Kendisiyle konuşamadım. Bunun acısını da asla unutmayacağım. Asla affetmeyeceğim. Ameliyat olduğum gündem bu yana organize olmuş, hazımsız bir grup tarafından planlı bir şekilde pek çok iftiraya ve yalana maruz kaldım. Geçtiğimiz gün ise bir alçak tarafından son derece çirkin, ipe sapa gelmez, baştan sola yalanlarla dolu bir yazı dolaşıma sokularak ben, ailem ve Sayın Genel Başkanım hedef gösterildi, iftiraya uğradım.
"HİÇBİR ÖZRÜN KIYMETİ YOKTUR"
Şunu açıkça ifade etmek isterim ki, dünden beri 100’den fazla kişi ve kurum tarafımca mahkemeye verildi. Bu alçaklardan hukuk önünde hesap sorup, hepsini tek tek mahkum ettireceğim. Mahkemeye verildiğini öğrenenlerden bazıları derhal yazılarını kaldırdı ve benimle iletişim kurmaya çalışıp, özür mesajları gönderdiler. Bu saatten sonra hiçbir özrün, ne benim ne de ailemin nezdinde bir kıymeti yoktur. Hakkımda bu adice iftiraları atanlar, mahkum olacaklardır. Ne acıdır ki biz kadınlar bu toplumda sadece fiziki şiddet, taciz ve cinayetle karşı karşıya kalmıyor, böylesi vicdansız erkek egemen siyasi hesaplaşmalarla da hedef alınıyoruz.
"HESABINI VERECEKLER"
Herkes bilsin herkes duysun ki bu kirli ve hastalıklı zihniyet yenilmeye mahkumdur. Dün itibarıyla tedavim 2 haftada 1 kez olacak şekilde başlamış durumda. Bir yandan bu hastalık illetiyle mücadele edip tekrar sağlığıma kavuşacak, bir yandan da bu ne idiği belirsizlerle bu yaptıklarının hesabını soracağım. Siyasi hırsları için, böylesine seviyesiz ve aşağılık yalanları yayanlara ve bundan medet umanlara meydanı boş bırakmayacağım! Partimi ve beni, böyle çirkin iftiralarla karalamak isteyenler günün sonunda bunun hesabını yargı önünde ve daha da önemlisi milletin vicdanında en ağır şekilde verecekler.”