İnsanların konuta ulaşmasının daha da zorlaşacağını söyleyen Selçuk Geçer konuyla ilgili değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
“Bu süreçte kiralar daha da artacak. Şu anda konut fiyatlarının sabit kalmasının sebebi tamamen palyatif tedbirlerle ilgilidir. Evet, talep olmaması bir etken ama bir yandan da, “Biraz bekleyelim mal (konut) toplayalım” diyenlerin heyecanı söz konusu.
Bunu TÜİK verileri üzerinden konuşalım. TÜİK verileri diyor ki; peşin parayla banka kredisi kullanmadan ev alan bir yığın insan var… Bu ne anlama geliyor?.. Demek ki birileri şu anda mal (konut) topluyor. Yeri geldiğinde de ev fiyatlarını tekrar fırlatıp garibana o yüksek fiyatlarla evi verecekler. Bunun başka bir açıklaması yok. Dolayısıyla kimse, “Ev fiyatları, düşecekmiş oymuş buymuş” gibi bir beklenti içerisine girmesin.
Türkiye'de eğer ki ihtiyacınız var ise, eğer çok varlıklı değilseniz mutlaka evinizi alın. Çünkü yarın öbür gün almak daha da zorlaşacak, daha da imkansızlaşacak gibi görünüyor.
Böyle bir durumda ikinci el araba almak bile çok zor artık. Türkiye sosyal bir devlet olsaydı, yani gerçekten halk için vatandaş için karar alan bir devlet olsaydı, halkın mutluluğu için hareket eden, ona göre politikalar üreten bir devlet olsaydı zaten ev fiyatları bu noktalara gelmezdi. Evet, 2025 çok daha zor olacak çok daha sıkıntılı olacak. Gerçekten öyle… "Daha kötüsü olur mu?" dediğimiz her yerde daha kötü bir noktaya gidiyoruz”