Ahmet Davutoğlu'nu kim tehdit ediyor?
Siyaset, 23 Nisan 2020 05:38Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, KRT TV'de Sisler Bulvarı adlı programda gazeteciler Saygı Öztürk ve Elif Doğan Şentürk'ün sorularını yanıtladı.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, KRT TV'de Sisler Bulvarı adlı programda gazeteciler Saygı Öztürk ve Elif Doğan Şentürk'ün sorularını yanıtladı.
Davutoğlu, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"Başarısına inanmasam parti kurmazdım" diyen Davutoğlu, "Sefer bizden zafer Allah'tan. Proje partisi; milletin projesi. İddiasız iş yapmam, azim gösteririm" dedi.
Davutoğlu, partisinde görev almak isteyen yöneticilerin üstü kapalı bir şekilde tehdit edildiğini savundu. Davutoğlu, "Bizim il başkanımız olmak isteyen, üye olmak isteyenlere baskı yapıyorlar. Senin kızın, çocuğun şurada, sen bu işi yapıyorsun diyerek üstü kapalı tehdit ediyorlar. Bunları yapanlar bana 'Başbakanım' diyen insanlar. Biliyorlar bizi bu millet bağrına basar" diye belirtti.
"HEPSİ KRİPTO FETÖ'CÜLERDİR"
"Pelikan denilen çete bana saldırdığında herkes sustu. Şimdi kabine içine sıçradılar. Pelikancılara bakın hepsi kripto FETÖ'cülerdir, dışarıyla bağlantısı olanlardır" diye belirten Davutoğlu, "Pelikancı çetecilerden biri 2016 Eylül ayında Katar'da Akın İpek ile görüştüğüm iddia edildi. Ben o ay yurtdışına çıkmadım. Avukatıma söyledim, gereğini yapacak. Ben babamın projesiyim; bir helal lokma yiyeceksin, iki bu millet için çalışacaksın" dedi.
"Maske dağıtımını neden, nasıl beceremezseniz" diye de soran Davutoğlu, infaz düzenlemesine de değindi. Davutoğlu, "İnfaz yasasında beni en fazla sinirlendiren rüşvet ve zimmet suçunun affedilmesidir. Bu kul hakkıdır. Tutumumuz da nettir" diye ifade etti.
Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları şu şekilde:
"Türkiye'nin dışarı açılan İstanbul, Ankara ve sınır illerinde sokağa çıkma yasağı uygulanmalıdır.
Ligleri erteleyin dedim, neredeyse Fatih Terim hasta olana kadar kimse oralı olmadı.
Sokağa çıkma yasağında herkes dışarı çıktı; 250 bin diyorlar ama bu milyonları buldu. Sonra Türkiye'de istifa şovu yaşandı.
Maske dağıtımını neden, nasıl beceremezseniz? Ticaret Bakanı maske satacağız dedi, ben halka maske halka satılamaz temin edilmeli dedim. Akşam Cumhurbaşkanı temin edilecek dedi. Sonra PTT'ler dağıtacak dediler, sonra da eczaneler dediler.
Devlet yönetimi ciddiyet gerektirir. Ben Başbakanlıktan istifa ettim. Devlet adamları istifayı uluorta konuşmaz. Bana partide darbe gibi imza topladılar, istifa edeceğim dedim ve gittim Cumhurbaşkanı ile konuştum.
Sokağa çıkma olayının üstünü örten bir istifa... Cumhurbaşkanı'na sorulmadan istifa etmişse istifası kabul edilir. İçişleri Bakanı doğru yapmıştı istifa etmekle, erdemlilik göstermiştir.
Başarısına inanmasam parti kurmazdım. Sefer bizden zafer Allah'tan. Proje partisi; milletin projesi. İddiasız iş yapmam, azim gösteririm. Proje diyenler bir tek ilişkimizi ortaya çıkarasınlar...
Pelikan denilen çete bana saldırdığında herkes sustu. Şimdi kabine içine sıçradılar. Pelikancılara bakın hepsi kripto FETÖ'cülerdir, dışarıyla bağlantısı olanlardır.
Pelikancı çetecilerden biri 2016 Eylül ayında Katar'da Akın İpek ile görüştüğüm iddia edildi. Ben o ay yurtdışına çıkmadım. Avukatıma söyledim, gereğini yapacak. Ben babamın projesiyim; bir helal lokma yiyeceksin, iki bu millet için çalışacaksın.
FETÖ ben Dışişleri Bakanıyken odamı dinledi.
Hiç şüpheniz olmasın bizim yüzümüzden telaşlanıyorlar. Telaşlanmasalar medyayı bize yasak yapmazlar. Ana medyada 4 aydır bir kez haberimiz yapılmadı.
Bizim il başkanımız olmak isteyen, üye olmak isteyenlere baskı yapıyorlar. Senin kızın, çocuğun şurada, sen bu işi yapıyorsun diyerek üstü kapalı tehdit ediyorlar. Bunları yapanlar bana Başbakanım diyen insanlar. Biliyorlar bizi bu millet bağrına basar.
Bize soruyorlar şu ittifak mı bu ittifak mı... Biz milletle ittifak yapmaya geliyoruz.
Türkiye siyasette yozlaştı, ekseninden kaydı. AK Parti'yi 2002'de iktidara getiren siyasi yozlaşmaydı. Bugün de bir yozlaşma var.
Korkmadan konuşacağız, bu ülke bizim... Hukuki yollar içierisinde her şeyi deyerek, halka kendilerini anlatarak, gerginliğe yol açmadan bunu yapmamalılar. Toplumsal gerginlikten uzak durmak lazım. Kutuplaşmanın tedavisi muhabbet ve nezakettir.
2016'da vize muafiyeti konusunda anlaşmıştık. Bir de elimizde mülteci anlaşmasının getirdikleri vardı. Vize muafiyetinin bana prestij olarak döneceğini düşünerek engellemeye çalıştılar.
22 Mayıs'ta Başbakanlık'tan ayrıldığımda Türkiye'nin hiçbir ilinde, ilçesinde, kasabasında, köyünde tek bir barikat, hendek kalmamıştır.
Yüzde 6 enflasyon olan bir Türkiye teslim ettik. Zirvede bir Türkiye teslim ettim. Ülkenin geldiği durumu görünce yüreğim yanıyor.
Eski Türkiye'nin bütün aktörleri AK Parti'yi kullanmaya çalışıyor. Sayın Erdoğan eskisi gibi 'Eski Türkiye' demiyor. Türkiye 90'lı yıllara geri döndü.
Bana gazeteciler her soruyu sorabilir. Başbakanken de bunu söylerdim.
Suriye konusunda bütün suçlamalar bana yapılıyor. Ben "Emevi camiinde Cuma namazı kılacağız" diye birşey demedim. Bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan söyledi. Pelikan çetesinin algı operasyonu...
Suriye ile sınırı kaldıran, Suriyeli Bakanlar ile ortak kabineleri başlatan, Rusya ile de bunu yapan bendim. Rusya ile vize muafiyetinin altında benim imzam var.
Suriye konusunda tek yetkili ben olsaydım durum buraya gelmezdi. Sınırlardan sorunlu Genelkurmay Başkanlığı idi. Kararları veren Başbakandı, ben Dışişleri Bakanıydım.
17-25 Aralık darbe teşebbüsü idi. Erdoğan ile omuz omuza verdik. Şebi Arus'ta gün boyu yanındaydım. FETÖ o gün 3 ismi hedefe almıştı, Erdoğan'ı beni ve Hakan Fidan'ı. Ama birşey de varsa hukuk içerisinde üzerine gidilmeliydi. 4 Bakanı çağırdım, Yüce Divan'a gidip aklanın, bu sizin üzerinize yapışır. Cumhurbaşkanı ile de konuşmuştuk. Arkadaşlar kendileri Yüce Divan'a gitmek isteyeceklerini söyleyeceklerdi. Ama Cumhurbaşkanı ile görüşmüşler, o gece ne oldu bilmiyorum. Kardeşim olsa aynı tavsiyede bulunurum.
İnfaz yasasında beni en fazla sinirlendiren rüşvet ve zimmet suçunun affedilmesidir. Bu kul hakkıdır. Tutumumuz da nettir."
Siyaset, 23 Nisan 2020 05:38
Yorumlar (0)
Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!