banner542

banner545

BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Koskoca iktidar partisinin il başkanını hele hele Civelek gibi kendini herkesin üstünde gören bir şahsiyeti muhatap almamak en ağır karşılıktır aslında.

Civelek akrabalarını hastanelerin yönetimlerine yerleştirmeyle alakalı bu günlerde çok sıkıştığı için gündemi değiştirme gayreti içerisine girdi.

Ancak karşısında kendisini muhatap almayanları görünce sinirleri iyice gerildi.

Durmadan üstüne gidiyor CHP’nin.

“Korkarım adayları bizi rehavete kaptıracak” demek hem karşındaki şahsiyetleri aşağılamak hem de seçimleri garanti görmektir.

İki tavırda tam Civelek’ e yakışan tavır.

Bütün kerameti kendinde gören, küçük dağları kendisinin inşa ettiğini zanneden ve kendi estirdiği sahte rüzgârla yelkenlerini dolduran Civelek bu tür polemiklerle prim yapmaya çalışıyor.

Civelek bitmiştir aslında.

Bunu kendisi de çok çok iyi biliyor.

Kocaeli teşkilatlarına yaşattığı bu sert iklimin faturası kendisine kesildi aslında.

Nihat Ergün’ ün İl Danışma Meclisinde yaptığı tarihi konuşmasının Civelek’ in akıbetinin ipuçlarını vermesini boş verin, biletinin kesildiğinin resmidir.

Teşkilatları darmadağın eden, sahte üyeliklerde Türkiye rekoru kıran, kırmadık kalp, disipline vermedik adam bırakmayan bir şahsiyetin yeniden il başkanı veya milletvekili adayı olması hayalden öteye gidemez.

Başbakanın önüne gidenlerin ne olduğunu, kongreden önce kimin teminat vermesinden sonra seçildiğini bilenler iyi bilir.

Civelek, CHP ile uğraşacağına dağ gibi büyüyen sorunlarla ilgilense iyi eder.
Daha Cengiz Topel sorunun aşamayan Kocaeli, yamuk binaların yıkılmasının gerekliliğinin açıklamasını bile bir partinin il başkanına bırakıyorsa bu “Tuzun koktuğunun” en bariz göstergesidir.

Sayın Valimizin yapması gereken açıklamaları da Kocaeli’nin tek patronu edasında çıkıp açıklamak hiç etik olmuyor ancak ne yapalım ki bu bir usul haline geldi ve Sayın Valimizde dâhil olmak üzere kimsenin de dur demeye niyeti yok.

Civelek kendi prensiplerine herkesi alıştırdı.

“Dediğim dedik, çaldığım düdük misali” maşallah kimseye açıklama yapma imkânı vermiyor.

Her şey ondan soruluyor, Kocaeli’ de ne varsa her şeyden onun haberi var, onun izni olmadan hiçbir yere adam alınamıyor, üst düzey görevler zaten kendi yakınlarından başkasına verilmiyor.

Farkında mısınız; Kocaeli kimden soruluyor?

Ve farkında mısınız, Civelek açıklamalarını neden haftalık il yönetim kurulu toplantısından önce kendi odasında yapmak zorunda kalıyor?

Cevap vereyim; Çünkü her toplantıda en 15 kişi Civelek’ in başkanı olduğu il yönetimi toplantısına katılmıyor.

Bu şimdiye kadar görülmüş bir şey değildir.

Herkes çok iyi biliyor ki; Birçok kişi toplantılara katılmadığı halde istifa etmek isteyenlere de “Sakın istifa etmeyin, il toplantılarına gelmezseniz de olur” diye ikna ediliyor.

Civelek içerde büyük sorunlar yaşıyor ve bunu dışarıya hissettirmemek için sürekli polemik yaparak gündemi değiştirme gayreti içine giriyor.

Düşünebiliyor musunuz, bir iftar yemeği tertipliyor, buraya gelenlerin kalabalık görüntüsünden sonra çıkıyor “Bu görüntü birilerine iyi mesaj olmuştur” diyebiliyor.

Bunun adına “SIĞINMA SENDROMU” denir.

Görüntülerden nemalanmak, Allah rızası için bir araya getirilen insanlar üzerinden “sorunsuz, birlik-beraberlik içinde teşkilat” mesajları vermek tamamen bir acziyetin dışa vurumudur.

Ak Parti ne zaman bir organizasyon yapmıştır da o davete icabet edilmemiştir?

Bu tür kalabalıklardan böyle bir sonuç çıkararak böyle bir ifade kullanmak daha önceki hiçbir İl Başkanına yakışmamıştı ama Civelek kendine yakıştırdı ve bu ifadeyi kullandı.

Neden acaba?

Şimdilerde tek işi muhatap alınmadığı halde muhalefet il başkanlarına sataşmak olan Civelek’ in seçimlerden sonra yerinden olacağı koltuğun korkusu bu günlerden kendisini sarmıştır.

Bana sürekli “Alemdar” vebalini yüklemeye çalışan bazı büyüklerimizin, Civelek vebalini nasıl ödeyeceklerini şimdiden merak ediyorum doğrusu!

Bu devran böyle gitmez elbet.

Kim ne kadar, kimin günahına girdiyse hesabını elbet bir gün verecek.

Kendi hırslarına, siyasi ikballerine kimi kurban ettiyse aynı kütüğe kendi de yatacak.

2014 yerel seçimlerinde kendi adaylarını belirlemek için Derince’ yi tarumar edenlerin hesabını bu millet elbet dürecektir.

Adı; Kemal Yazıcı olsun, Haydar Bulut olsun, fark etmez.

İstedikleri kadar İl yönetiminde ve ilçe yönetiminde öbeklenmiş bir grubun adayını Derince’ de bu millete kabul ettirmeye çalışsınlar, bence asla başaramayacaklar.

Sadece Derince’ de mi?

Hayır!

Civelek’ in bu tavırlarıyla, Ak Parti aldığı muazzam yaranın siyasi bedelini birçok ilçede ödeyecektir lakin onunla birlikte onu kongre öncesi son anda Sayın Başbakana refere ederek kurtaranlarda bu bedelden payına düşeni elbette alacaktır.

Adı kim olursa olsun…

Kalın sağlıcakla.

Dip not: Değerli kardeşim İdris Çelebi’nin köşe yazısından edindiğim intiba şudur; Benimle alakalı bir görüşme olmuş belli. Köşe yazılarımdan Sayın Civelek’in rahatsızlık duyduğu da belli.

 “Yalan” yazdığımla alakalı bir konu da geçmiş, o da çok belli.

Şimdi diyorum ki; Senin Televizyonunda canlı yayın yapın. İstediğin adam idare etsin. Sen 2 saat kesintisiz konuş bana da 15 dakika konuşma fırsatı verin ve bir tane yalanımı ispat et, eğer ben bu kenti terk etmezsem namerttim.

Tek şartım; sen de benim ispat ettiklerimden sonra İl Başkanlığından istifa edeceksin.

Selamla…

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.