Seçimlerin galibi değişir.
Alırsınız tüm seçimlerin ilçe ilçe envanterini elinize ve görürsünüz gerçeği.
Kim ne derse desin birçok il ve ilçede seçimlerin galibi SANDIĞA GİTMEYEN SEÇMENDİR!
Çok iddialı geldi değil mi?
Peki, ne kadar alakalısınız bu konuyla?
Hiç kafanızı yordunuz veya yakın tarihimizdeki seçimleri hiç inceleme fırsatı bulabildiniz mi?
Yine iddia ediyorum; kendisini çok akıllı gören, siyasetin kitabını yazdığını zanneden birçok kıdemli siyasetçi dahi bu konuya fazla kafa yormamıştır.
Yormamıştır, çünkü sonuçlar önemlidir onun için.
Sandığa gitmeyen seçmenin seçimleri hangi nispetle etkilediği ve hatta Türkiye’ deki iktidar savaşlarının en büyük galibi olduğu önemli değildir onlar için.
Sonuç tek gerçektir.
Kısaca rakamlar üzerinde çalışalım sonra geçelim asıl konuya.
2002 Genel Seçimlerinde Kocaeli seçmen sayısı: 752.556
Oy kullanmayan seçmen sayısı ise: 79.089 ( Yaklaşık 1,5 Milletvekili)
2007 Genel Seçimlerinde Kocaeli seçmen sayısı: 884.889
Oy kullanmayan seçmen sayısı ise: 116.702 ( Yaklaşık 1,7 Milletvekili)
2011 Genel Seçimlerinde Kocaeli seçmen sayısı: 1.096.593
Oy kullanmayan seçmen sayısı ise: 118.882 ( Yaklaşık 1,5 Milletvekili)
Görüldüğü üzere her Genel Seçimde 1-2 Milletvekili kazanan(!) seçmen SANDIĞA GİTMEYEN SEÇMENDİR.
Gelelim 2009 Yerel seçimlerine.
2009 Yerel Seçimlerinde Kocaeli seçmen sayısı: 1.024.011
Oy kullanmayan seçmen sayısı ise: 112.288
Şimdi “ne var bunda canım, aradaki 126 bin fark nasıl kapanır” gibi düşündüğünüzü hissediyorum.
Total üzerinden baktığımız için yanılıyor olabilir miyiz acaba?
Peki, o zaman hemen mini bir örnekle cevap verelim.
2009 Yerel Seçimlerinde Derince’ de tam 11 bin seçmen sandığa gitmedi.
Evet, yanlış okumuyorsunuz… Tam 11 bin seçmen.
Peki, seçimi kazanan Ak Parti ile CHP arasındaki oy farkı ne kadardı?
3806 idi efendim…
Sandığa gitmemenin bedelini anlamanız açısından çarpıcı örnek olsun diye verdim Derince’ yi.
Şimdi bazı müthiş zekâlılar “sandığa gitmeyenleri de eşit oranda partilere dağıtmak gerekir” gibi bilimsel bir gerçeği öne sürecek ve pratikte böyle olmadığını bize unutturmaya çalışacak.
Hatırlatalım.
Şu bir gerçek; sandığa gitmeyen seçmenin en az yüzde 70’ i sol seçmendir.
Kimse darılıp kırılmasın, biz bunlara “ekâbir” takımı deriz.
İl ve ilçeleri bunlar yönetir…
İstediğini seçtirir istediğini seçtirmez.
Birçoğu yaz tatilindedir veya kış tatilindedir veya kendi istediği adam aday gösterilmediği için tepki koymuştur.
Sağ parti seçmeni kızar, darılır, zılgıt çeker ama gider oyunu yine partisine verir.
Solda eylemcilik ruhu vardır.
Nuh dedi mi Peygamber dedirtemezsin adama.
Yüzlercesini biliyorum, kimse anlatmasın bana.
Aday doğuludur, tepki koyar sandığa gitmez.
Aday batılıdır, bu sefer diğeri tepki koyar gitmez sandığa.
Yani bir bahane bulur, koyar tepkisini.
Adamı tatilinden getiremezsin ama sağ seçmen atlar otobüse, gelir kullanır oyunu.
Sen poponu kaldırıp sandığa gitmezsin, Armudun sapı, üzümün çöpü dersin ve sonra “Biz neden iktidar olamıyoruz” diye ahu-figan eylersin.
Bir de bu tarafı vardır; İlçe örgütü olarak kendi seçmenini ikna edip sandığa getiremezsin sonra da Aziz Nesin’ in yüzde 50’ sinden dem vurup sağ seçmene hakaret edersin.
Sandığa gitmeyerek kim akıllı oluyor acaba?
Ey sandığa gitmeyen seçmen… Seçim kaybettiriyorsun seçim… Seçim kazandırıyorsun seçim…
5 yıl mahkûm ediyorsun kendini ve 150 bin hemşerini.
Hiç kimse ahkâm kesmesin…
Her seçimin galibi onlardır…
Buyurun İzmit seçimleri…
Belediye Başkanı Ak Parti’li Nevzat Doğan ama meclis hâkimiyeti CHP.
Niye vermedin oyunu kendi Başkan adayına?
Eğer gücün olmasa mecliste bu kadar fark atamazdın.
Bu vermediğin ve kullanmadığın oy sana ne kazandırdı?
Sandığa gideni de gitmeyeni de bir dert.
Radikallik ruhuna işlemişse, kaybedince kimseye şikâyet etmeyeceksin arkadaş.
Sadece 2 örnek verdim.
İzmit’ i de Derince’ yi de sen kaybettirdin… Biz kazanmadık!
İzmit’ te 28 bin seçmen sandığa gitmeyecek, gidenler meclis üyeliğinde fark arttıracak ama başkanlıkta kendi partisinin adayına bir bahane bulup oy vermeyecek, sonra da sağ parti seçmenini yüzde 50 diye APTAL sınıfına koyarak hakaret edecek.
Bak, yine soruyorum; kim akıllı?
Gezi olaylarından sonra oluşan sinerji de etkili olmaz, sol kenetlenmez ve ekâbir takımı yine sandığa gitmez veya hala Armut-üzümle uğraşırsa değişen hiçbir şey olmaz kardeşim.
Hiç boşuna uğraşmayın…
2009 rakamları ortada…
Gölcük’ te Mecliste 10 bin fark var, 14 bin sandığa gitmeyen var.
Körfez’ de 13.500 fark var, 13 bin sandığa gitmeyen var.
Say da say…
Daha kendi partilini sandığa getiremiyorsan bu işin sonu yine 13-0 olur, bilesin.
Umurumda mı?
Hiç de değil.
Kalın sağlıcakla…
