Sizi teselli etmek isteyenlerde kader deyip işin içinden çıkıyorlar.
Oysa tedbir en iyi akıldır.
İnsanı diğer bütün canlılardan ayıran faktör akıldır.
Cenab-ı Hakk’ın insanlara bahşettiği en büyük nimettir akıl.
Yaklaşık 6 yıl önce şimdilerde Çağdaş Kocaeli’nin Genel Yayın Yönetmeni olarak görev yapan Sadun Çetin ve Başiskele’de yayın yapan Tutanak Gazetesi’nin sahibi Ebru Küçükaydın ile birlikte aynı otomobil içerisinde İzmit Gazanfer Bilge Bulvarı üzerinden geçiyorduk.
Bu yol o zamanlar kısmen trafiğe açıktı ve bir yandan da düzenleme çalışmaları sürüyordu.
Bir ara Sadun ağabeye dönerek aynen şöyle dedim; “kışın karlı ve yağmurlu havalarda bu yolu kullanarak aşağıya doğru inen araçlar kontrolden çıkarak evlere çarpar. Burada çok ölümlü kazalar olur.”
Sadun ağabey sağa sola bakıp birkaç dakika düşündükten sonra “İdris’cim senin düşündüğünü mimarlarda göz önünde tutmuştur ve mutlaka tedbir almışlardır” şeklinde karşılık verdi.
“Umarım ben yanılırım, umarım tedbir almışlardır” dedim ve konu kapandı.
Ne yazık ki haklı çıktım.
Birkaç yıl sonra aynı yolu kullanarak yokuş aşağı inen araçlarda yer alan pek çok kişi öldü.
Büyükşehir Belediyesi kazaların önüne geçmek için yolun girişine bir kamyonu boydan boya yanaştırmak zorunda kaldı.
Oysa Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu henüz yapım aşamasında bu yolun bulunduğu noktaya defalarca gidip geldi.
Büyükşehir Basın Yayın Müdürlüğü’nde görev yapan arkadaşlarda başkanın peşine takılıp bol bol fotoğraf çekerek aynı yolla ilgili hazırladıkları haberleri gazetelere servis yaptı.
Bizim başkan iyi bir insan, fakat önsezileri çok zayıf.
Belli ki baktı ama göremedi.
Uyarı olmayınca mimarlar da kafasına göre takıldı ve ortaya insanların göz göre göre öldüğü bir yol çıktı.
Kandıra Yolu’nda da ölümlü kazaların ardı arkası kesilmiyor.
Belli ki bu yolda da hatalar var.
Hiçbir şey yapılamıyorsa en kötü ihtimalle belli aralıklarla monte edilecek tabelalarla sürücülerin yavaşlamalarını sağlayacak bir tedbir alınır.
Yine aynı yolun üzerine belli aralıklarla kasisler yapılır.
Kasisler hızı azaltacağı için kaza riskini de düşürür.
Bunlar atla deve değil.
Büyükşehir Belediyesi için çocuk oyuncağı.
Kafaya koysanız 1 günde halledersiniz.
Fakat Büyükşehir yöneticilerinin böyle bir derdi yok.
Başkan Karaosmanoğlu bakıyor ama göremiyor.
Görse de ekibini hemen harekete geçiremiyor.
Zamanı kötü kullanıyorlar.
Başkanın yönetim zafiyetini iyi kullanan Büyükşehir’in bazı yöneticileri de kendi işlerine öncelik vererek servetlerine servet katıyor.
Kandıra Yolu’nda, ya da KOÜ Tıp Fakültesi’ni çıkan yol olarak bilinen Gazanfer Bilgi Bulvarı’nda bir vatandaş ölmüş kimin umurunda?
Ah vah diyorlar bir dakika sonra unutuyorlar.
Başlangıçta da dile getirdiğim gibi ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar.
Bu kentteki sivil toplum örgütlerinin yöneticileri de uyuyor.
Hiçbir şey yapamıyorsanız; üzerinde “Bu yol ölüm yoludur” yazan bir tabelayı gidin o yolun girişine asın.
Büyükşehir Belediyesi yöneticileri belki utanır da gerekeni yapmak için harekete geçerler.
Aksi halde canlar yanmaya devam eder.
Bugün bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın felsefesini benimseyip umursamaz bir tavır içerisinde olanlar, yarın kendi yakınlarından birinin canı yanınca kıyameti koparır.
Fakat iş işten geçer.
Tekrar ediyorum; tedbir en iyi akıldır.
Tedbir alın, insanlar ölmesin.
