Bu dört yıllık zaman diliminde ulusal düzeye de taşınan ve binlerce kişi tarafından okunan pek çok habere imza attık.
Ama bir gün bile kendimizle övünmedik.
Övgüde takdiri okuyucuya bıraktık.
Masa başında oturup, bu ülkenin bakanı veya Başbakanı hakkında saçma sapan iddialarla dolu bir yazı kaleme alıp sonrada “bizi bakan aradı” dedirttirme gibi bir gayret içinde de olmadık.
Gün geldi Genel Başkanlar ya da bakanlarla da görüştük ama bu durumu bile abartmadık.
Beni tanıyanlar iyi bilir; Gerçek Kocaeli’yi ziyaret eden kişilerle fotoğraf çektirip, içi boş abuk sabuk bir haberi sırf görüntü olsun, hava olsun diye sayfalara taşımam.
Kapımızı çalan herkesi dikkatle dinler haber niteliği taşıyan açıklamalarına da ayrım gözetmeksizin yer veririz.
Yıllardır bu mesleğin içerisinde yer alan biri olarak benim için en karmaşık haberi bile çarpıcı bir dille sayfalara taşımak 5 dakikalık iştir.
Bazen özellikle siyasi gelişmelerle ilgili birkaç kelimelik bilgi bile yeterli olur.
Sadece birkaç kelimeden bile 5-6 spotluk yorum içerikli haberler çıkarmakta bizim işimizdir.
Ben istersem her gün bir bakan ya da belediye başkanı ile görüşürüm.
Allah vergisi bir yetenek iyi yazarım ve iyi konuşurum.
Karşımda Başbakan da olsa, Cumhurbaşkanı da olsa teklemem; hiç hazırlık yapmamış olsam bile birkaç dakikada durumu toparlayabilirim.
Gazetecilik bilgi ister, cesaret ister.
Her şeyden önce insanın kendisiyle barışık olması gerekir.
Ayrıca başarı ve mutluluk için sağlam bir özgüven de şart
Son yıllarda Kocaeli gazeteci çöplüğüne döndü.
İki kelimeyi bile bir araya getiremeyen ve küfürsüz cümle kuramayan bazı tipler gazeteciyim diyerek ortalıkta dolaşmaya başladılar.
Bu kentte de yüzlerce internet sitesi var ve 3-5 tanesi hariç bunların hepsini toplasanız Gerçek Kocaeli’nin yarısı bile etmez.
Ben hiç bakmam, ama duyduğum kadarıyla insanı başka tarafından güldüren yazılar yazıyorlar.
Kendilerini gazeteci sanıp havaya giriyorlar.
Böyle tipleri ciddiye alanların akıllarına şaşarım.
Mesleği kirleten, ayağa düşüren bu gazeteci bozuntuları leblebi yer gibi de yalan söylüyor.
Yalanı bir yaşam biçimi haline getirmiş olabilirler, işin bu noktası umurumda bile değil.
Ama yalanlarıyla, yalancı yapılarıyla gazeteciliği lekelemelerine de sessiz kalamam.
Bizim yalanla dolanla işimiz yok.
Şu anda okuduğunuz gazetenin adının Gerçek Kocaeli olması da tesadüf değildir.
Bir dip not;
Adam gibi yapılırsa gazetecilik bu dünyanın en şerefli mesleğidir.
Bilmem anlatabildim mi?
Sevgiyle kalın.
