Durumu biz öğrenince epey daralmıştı.
Şimdi bayağı bir gevşemiş!
Hele bir şirketin evrakları yanmaya başlayınca beyhude bir huzura kavuşmuş.
Aklı sıra Derince seçimleri için durum değerlendirmesi yapmış ama maksat bize geçirmek.
Eee ne de olsa 5 yıl o koltukta oturacak yeni bir adam var… Her an her şey olabilir…
Lazım olur yani!
İçerden bilgi akışının duracağını zanneden bu zat Kemal Yazıcı’ nın tercih edilmemesini de cemaate yakınlığı olarak açıklamış.
Yüksek yanaşma kabiliyetli bu zat ayrıca 2009 yılında Haydar’ ın aday gösterilmemesini de bize bağlamış.
Evet, burada yanılmamış.
Ama atladığı bir şey var.
Teşkilat dâhil bu adamı istemeyen milletvekillerini, büyükşehir başkanını, il başkanını konunun neresine monte edeceksin?
Neyse, toplamda 50-100 kişinin okuduğu bu zatı fazla dillendirip adam yerine koymaya gerek yok.
Ona bol kredi kart ödetmeli günler dileyelim.
Benim asıl ilgimi çeken bakan Fikri Işık’ ın Haydar’ ı ziyaret ettiğinde sarf ettiği cümle.
“Haydar Bey’in projecilik yönü iyi. Halkla ilişkiler yönü de güçlenir”
Başka bir belediye başkanına söylenmeyecek bu sözü hak ettiği için Bulut’ u tebrik etmek lazım.
Bakan beyi de geçmişte kendisine, teşkilatlarına, milletvekillerine yapılan saygısız ve fütursuzca davranışları unutmayıp ilk ziyaretinde lafı gediğine oturttuğu için ayrıca kutlamak gerekir.
Gerçi oturtsan ne olur?
Önce adamın seçilmesi için her yolu dene, verdiğin demeçlerle “Haydar eski Haydar değil. Çok değişti” de sonra da gediğine oturt. Ne olur?
Bu söz sadece vatandaşta “Allah Allah, madem halkla ilişkilerinde halen sorun olduğu biliniyordu neden 1 hafta önce bunu bize söylemedin” diye bir soru işareti bırakacaktır, o kadar.
Olsun… Derince alışık böyle tiplere…
2009 yılında suçlu biz olmuştuk yarın da başka bir günah keçisi icat ederler nasılsa sonra da 2019’ da falan yine Aziz Alemdar kardeşimizi “Haydar düzelmemiş gel sen yine otur koltuğa” diyerek geri çağırırlar.
Teşkilat temayülünden 44 oy alarak en yakın rakiplerine 3 kat fark atan Kemal Yazıcı gibi bir adamı da o günün trendi neyse onunla suçlayarak işini bitiriverirler.
Çok mahirler bu konuda.
Neyse bunu da geçelim.
Gelelim muhalefetin durumuna.
Halit Altuntaş’ a verdiğim destek sayesinde MHP teşkilatları içinde birçok kişiyi tanıma imkânı buldum ve geçmiş ön yargılarımın dışında bir yapıya şahit oldum.
Ziyadesiyle memnun kaldığım bu arkadaşların kendilerinden beklemediğim performansta çalışma yapmaları belki sonucu etkilemedi ancak Derince gibi bir yerde ve ülke çapında estirilen rüzgara rağmen alınan sonuç yüzde olarak azımsanmayacak ölçüde oldu.
Altuntaş’ı bu kadar yakından tanımamıştım. Kişiliği oturmuş ve arı gibi çalışan biri.
Açıkçası bu dönem kendisine bu imkân verilseydi çok önemli işler yapardı ve Derince’ ye fazlası ile katkı sağlardı ama olmadı.
Kaybedenin kim olduğunu zaman hepimize gösterecektir lakin en sosyal, vatandaşın beklentilerine en uygun projeleri sunan Altuntaş’ ın seçim beyannamesindeki projelerinin Haydar Bulut tarafından değerlendirilmesini bir Derince li olarak arzu ederim.
Ortak paydamız Derince olduğuna göre kimse benlik yapmadan, onun-bunun projesidir demeden doğru önerileri ve projeleri değerlendirmelidir.
Hakan Savaş arkadaşımızda çok çalıştı ve onun da seçim beyannamesinde ciddiye alınması gereken Derince için faydalı olacağına inandığım projeler var.
Bence Haydar Bulut’ un bu dönem en büyük şansı iki rakibinin de Derince için güzel hayallerinin olmasıdır.
Bu hayallerin ne kadarını gerçekleştirirse hem kendisi için hem de Derince halkı için en hayırlısı olacaktır.
Proje adamı olmak sözde değil özde olur.
Önümüzdeki 5 yıl boyunca yapacağın hizmetleri muhalefetin projeleri üzerinden de planlarsan hiçbir şeyin eksilmez aksine daha değerli olursun.
Örneğin; Altuntaş’ ın “Marina, Dağ evleri ve Organik Yaşam, Su Şehri Derince, Tahtalı Göleti Su Sporu Tesisleri, Kaykay Parkı, Derince Kart, Derince Işıl Işıl” gibi birçok projesi hem kent estetiğine artı değer katacak hem ticari potansiyelin artmasına sebep olacak hem de diğer illerden vatandaşlarımızın ilçemize akışını sağlayacak çok önemli projelerdir.
İsterim ki hem bu projeler hem kendi ürettiği projeler hayata geçirsin ve Derince’ miz daha yaşanabilir, daha çağdaş ve daha modern bir kent durumuna gelsin.
Tabii tüm bunları başarabilmek için öncelikle kişiliğimize doğuştan bu yana hâkim olmuş hezeyanlarımızı, egolarımızı, kibir ve enaniyetimizi bir kenara bırakmamız, eğer bırakmamız mümkün değilse bu konuda uzmanlaşmış psikologlardan destek almamız şarttır.
Seçim kazanmak her şeyi kazanmak olmadığına göre öncelikle kalplere giden yolları kazanmak için neler yapabileceğimizi projelendirmemiz gerekir.
İşte sözde değil özde proje adamı olmak için ilk yapmamız gereken budur.
Yoksa kimin estirdiği rüzgârla geldiğini unutur kendi oluşturduğun fırtınayla savrulur gidersin.
Hatta ellerin cebinde manavın rızkını kazandığı sandığa tekme atmaya devam edersen o sandığı çok yakında kafana yersin.
Kalın sağlıcakla…