İkamet ettiği sokak üzerindeki esnafların yanından selam bile vermeden geçen bir il başkanları var.
Seçime 1 ay kala bütün adaylar daha fazla kişiyle yüz yüze iletişim kurmak için birbirleriyle yarışırken, bu partinin bir Belediye Başkan adayının, her gün ofisinde saatlerce oturup etrafındakilere ‘Her evin balkonuna AKP bayrakları asılsa yinede seçimi ben kazanırım’ diyecek kadar ayakları yerden kesilebiliyor.
Bir ilçe başkanı seçime 1 ay kala ’Hayırlı olsun, bu iş bitti’ diyecek kadar havaya girebiliyor.
Atalarımız ‘Lafla peynir gemisi yüremez’ demiş.
Fakat gelinde bunu sözünü ettiğim partide yer alan isimlere anlatın.
İş konuşmaya gelince mangalda kül bırakmazlar, ilimizdeki tüm belediyeleri masa başında kazanırlar.
Ama bu sözlerin hepsi lafta kalır.
Her seçimden sonra suspus olurlar.
Seçim sonrası yaptıkları değerlendirmenin kapı arkalarındaki bölümleri halkı cahillikle suçlamakla geçer.
Gazetecilerin karşısına geçince de ‘halka saygımız var bu sonuçtan ders çıkaracağız’ derler.
Bu sözlerde lafta kalır, ders de çıkaramazlar.
Seçim yenilgisinin şokunu birkaç hafta içerisinde üzerlerinden atarlar sonra ‘Tek başına iktidara geleceğiz’ şeklindeki sözlerle yine kendilerini havaya sokarlar.
Bu partide yer alan isimlerin ömürleri kendilerini kandırmakla geçiyor.
Seçimden seçime hatırladıkları halktan yüksek oy bekliyorlar.
İki lafın belini kıramıyorlar.
Öyle bir Genel Başkanları var ki; yumruklu saldırıya uğruyor ağzı laf yapmıyor!
‘Demokrasi mücadelesi veriyoruz’ gibi bu ülkede yaşayan insanları yüzde 70’i için hiç önemi olmayan sözler sarf ediyor.
‘Bir ülkede her dakika etrafa kin ve nefret saçan bir Başbakan varsa, böyle saldırılar kimseyi şaşırtmasın’ bile diyemiyor.
Konuşması gereken yerlerde susuyorlar, susmaları gereken yerlerde de konuşuyorlar.
Halkı hiç anlamıyorlar.
Vatandaşın yanından geçerken selam bile vermeyen yöneticilerin olduğu bir partiye bu halk oy verir mi?
Başka bir parti 17 Aralık gibi yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla karşı karşıya kalsa yerle bir olurdu.
İktidar partisinde yer alan isimler, haksızken haklı duruma geçtiler.
Muhalefette yer alanlarda sandıklardan çıkan sonuçları görünce kıç üstü oturdular!
Bence bu partinin örgütlerinde yer alan isimlerin tamamı görevlerinden istifa etmeli.
Yerlerine halkı anlayabilen yöneticiler işbaşına getirilmelidir.
Bu yazıda hangi partinin kastedildiğini herkes daha ilk satırlarda anlamıştır, dolayısıyla isim zikretmemede gerek yok.
Bu partide iki lafın belini kıracak bir lidere de ihtiyaç var.
Aksi halde değişen bir şey olmaz.
Her seçim sonrası suskunluğa bürünürler, kendilerini attan düşmüş gibi hissederler.
Benden söylemesi…