Efendim 170 kişi Bankamatikçiyimiş de onları tespit edip işlerine son verilecekmiş.
Onları tespit edip işine son vermekte ne var?
Normal bir insan bunu zaten yapmalı.
Anormal olan bu 170 kişinin nasıl hiç işe gitmeden maaş aldığı.
Hani en namuslu belediyeler bizdeydi?
Hani biz hak-hukuk, haram-helal işlerine en çok dikkat edendik!
Hani bizim kursağımızdan haram geçmezdi?
Hani biz fakir-fukaranın, garip-gurabanın hakkını kimseye yedirmezdik?
Bu kadar namuslu adamdık da bu adamlara nasıl yol verildi?
Her biri ayda 1500 Tl maaş almış olsa her ay 255 bin TL bu adamlara para aktarmanın adı nedir?
Buna göz yumana ne denir?
Dile kolay yılda eski parayla 3 trilyonu geçer bu rakam.
Koy üzerine SSK ve benzeri ödemelerini, ne yapar?
5 trilyonu geçer.
Kim verecek hesabını peki?
Ahhhh kardeşim ahhhh…
Daha dur bakalım… Bunlar ilk hamlede acemice, heyecanla yapılan açıklamalar.
Daha “Kol kırılır yen içinde kalır” mantığıyla dışarıya bundan böyle yansıtılmayacak neler olacak.
Daha durun bakalım… Herkes bir ekibini kurmaya devam etsin, bitirsin hele.
Şimdiden anlaşılmıyor mu transferlerin dozundan bir şeyler?
Hemşericilik, ahde vefa, minnet borcu, bakan hatırına neler yapılmaya başlandı.
Kadrolaşmada eline kimsenin su dökemeyeceği ve Kocaeli’ de en önemli noktalara kendisine yakın kişileri yerleştirmekte en mahir şahsiyet yine başlamadı mı yerleştirmeye?
Hem de ne yerleştirme!
Ehliyet, liyakat hak getire.
Yalakalık en önemli kriter.
İçerden bilgi akışı sağlayacaksın, her dediğimi yapacaksın, istediğim adamı işe alacaksın, yat deyince yatacak, kalk deyince kalkacaksın al sana yıllarca bedava maaş.
Bir tanesi de kontenjandan 3. Sıraya koyulacağı söylenince araya hemen malum adamı sokmuş “Ya bizim falancanın durumu iyi değil, 1. Sıraya koyunda Büyükşehire gitsin oradan her ay 2-3 bin TL geliri olsun” demiş.
Kırarlar mı canım!
Gitti de… Garibim benim…
Kaç senedir cukkayı bedavadan cebine indirmeye alıştı ya vatandaş.
Neyse… Aklıma geldikçe sinirlerim bozuluyor, tahammül edemiyorum.
Böyle zayıf, paradan-puldan başka hiçbir şeyi düşünmeyen adamlara kusasım geldi artık.
Bizim milletimiz ne yapsın… Anlatılıyor ama inanmıyor ki!
Şoförlerimiz bile değişiyor…
“Kurulduğundan bu yana partiye hizmet etmiş adamlar olsa yine de gam yemeyiz ama dün gelip iki direksiyon sallayanlar adam oldular şimdi” diye isyandalar şimdi.
Hak ettiniz kardeşim… Hem de nasıl hak ettiniz… Az bile size…
Gözünüzden kaçıyor ama İthalat-İhracat dönemi de başladı.
Kartepe İzmit’ den, İzmit Derince’ den, Derince Büyükşehir’ den başladı başkan yardımcısı ithal etmeye.
Eğer o adam burada işe yarıyorsa niye veriyorsun?
Eğer o adam burada işe yaramıyorsa sen niye yanına alıyorsun?
Garip garip işler…
Birisinin işine yaramayan adam öbürüne başkan yardımcısı oluyor… Nasıl iştir anlamadım!
Bakalım Büyükşehir’ de neler olacak?
Orası başka bir âlem…
Büyük başkan yeni bir ekip kuracak kurmasına ama kimi-nasıl-nereye-hangi şartlarda göndereceğine karar veremiyor.
Her taşın altından çıkan isimlerden kurtulabilecek mi acaba?
Gidenlerin yerine gelecek olanları kim refere edecek?
Kadrolaşma uzmanı şahsiyet burada da devreye girecek mi?
2019 yılının alt yapısının mihenk taşları yerine oturtulacak mı?
Eeee siyaset uzun soluklu…
Bu günden düşüneceksin bazı şeyleri.
Şehre döndüğünde sözünü dinleyecek adamların varsa sırtın yere gelmez.
Hele oturmayı hesapladığın koltuğu bu günden ısıtmaya başlarsan yarın popon hiç üşümez.
Tabii keser dönmez sap dönmezse…
Kalın sağlıcakla…