10 Kasım.
Siren sesleri parti içi demokrasi talebi ile karışıyor, İzmit’te.
İzmit’te kronik sorun, parti içi demokrasi talebi değil.
Parti içi hizip sorunu !
2015 Haziran ayını sayma.
İçinde bulunduğumuz Kasım ayını da geç.
Genel seçime kaldı mı 6 ay ?
6 ay, eşittir 180 iş günü.
CHP’nin çokbilmişleri, seçim sürecinde üretmez, düşünmezleri bir bakmışız ki Ata’nın ölüm yıl dönümünde yemez içmez olmuş.
Tek dertleri CHP İzmit’i ve İl başkanlığını düşürmek olmuş.
Tabi CHP İzmit’i düşürmeye çalışırken aslında partilerinin kurumsal kimliğini çoktan yere düşürdüler bile.
Artık sokakta insanlar, “CHP İzmit’te düştü mü, kalktı mı ?” diye birbirlerine sorup alay ediyorlar.
Bu ne hırs, bu ne koltuk sevdası ?
Tabi birileri koltuk sevdasında koşarken, birileri partiye zarar vermek için ellerini ovuştururken, birileri de CHP İzmit’in kurumsal kimliği için çalışmaya çalışıyor.
Çünkü böyle bir ortamda çalışılmaz, sadece ve sadece çalışılmaya çalışılır !
Anlayacağınız savaş meydanlarında kurulan Cumhuriyet Halk Partisi’nin, İzmit İlçe Başkanlığı ve İl Başkanlığı otel lobilerinde düşürülmeye çalışılıyor..
Bir de tabi bu toplantılar basına açık olarak yapılıyor.
Böyle bir toplantının AKP’de yapılabileceğine inanıyor musunuz ?
Ya da MHP’de yapılabilir mi böyle bir toplantı ?
Parti içi demokrasinin fazlası zararlı çünkü.
Hele ki hizipleşme kültüründen nemalanan, koltuk hırsının gözlerini bürüdüğü insanların olduğu bir ortamda gerçekten parti içi demokrasi çok fazla.
O nedenle 10 Kasım’da, Ata’nın ölüm yıl dönümünde CHP İzmit ve İl Başkanlığı düşmeli.
Düşmeli ki, Ata’nın kemikleri sızlasın.
Zaten Atatürk’ün emanetini yerle bir ettiniz, yok ettiniz.
CHP’nin iki başkanı, Sayın Küçükkaya ve Sayın Kuşkan derhal parti içi disiplini uygulamaya koymalıdırlar.
Her önüne gelen, bir araya gelen 30-40 kişi partinin kurumsal kimliğine zarar verecekse nerede kaldı 90 yıllık çınarın ağırlığı, nerede kaldı kurumsal kimliği?
Aynı kişilere tek önerim var, gidin AKP’ye üye olun.
Sonrada böyle bir basın toplantısı düzenleyin.
Nefes aldıracaklar mı bakalım, bir görelim !
Yapın da bir görelim?