Günde 20 saat aralıksız çalışırım.
Böylesine yüksek bir tempoda elbette yorulurum, ama hayattan bezmem!
Tatil yapmaya bile fırsatım olmasa da bir şey değişmez.
Enerjimi ve moralimi yüksek tutarım.
Zira pozitiflik, aklı, vicdanı, iradeyi, kalbi canlı ve diri tutar.
Her haberi kendi süzgecimden geçirip sayfalara taşımakla meşgul olduğum için yıllardır pek fazla ortalıkta da görünmüyorum.
Oysa hayat biter, haber bitmez.
'Yeter artık!' Diye düşünüp yeniden sahaya inmeye karar verdim.
Birkaç gün önce yıllardır bir araya gelemediğim İçişleri eski Bakanı ve MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener’le görüşmek için bir arkadaşla birlikte otomobile binerek yola koyulduk.
Ankara’ya gitmeden önce pek çok yerde duraklayıp bazı dostları da ziyaret ettik.
Yaklaşık 3,5 saat sonra Ankara’ya vardık.
Kızılay’ın üst tarafında yer alan TBMM alanına Dikmen Kapısı’ndan girmemiz gerekiyordu, ama bir anlık dikkatsizlikle yanlış yöne sapınca, o yoldan çıkıp doğru noktaya tekrar gelmek için tam 40 dakika çaba harcadık.
Kaplumbağa hızıyla ilerleyen trafikte bir ara öfke küpüne dönen ve şoför koltuğunda oturan yanımdaki arkadaşı sakinleştirmek de pek kolay olmadı.
İzmit’in Gündoğdu Köyü’nde doğup büyüyen, DYP’den Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduktan sonra yıldızı parlayan ve İçişleri Bakanlığı makamına kadar yükselen Meral Akşener bizi saat 13.00 gibi TBMM Başkanvekilliği makamında bekliyordu.
Fakat saat 15.00’di ve biz hala yoğun trafiğin içindeydik.
Bir ara yanımdaki arkadaşa dönüp ‘koskoca bakanı iki saattir bekletiyoruz yuh bize! Bizi beklemeden de TBMM’den gidebilir. Ne yapsa haklı’ dedim.
16.00 sıralarında TBMM kapısından içeri girdik.
Hızlı adımlarla Meral Akşener’in E Blok’ta yer alan TBMM Başkanvekilliği makam odasının önüne geldik.
Akşener’in yakın ekibinde yer alan isimler bizi bekleme odasına alıp çay kahve söylediler.
Yaklaşık yarım saat boyunca oradaki görevli arkadaşlarla sohbet ettik, vaktin nasıl geçtiğini anlayamadık.
Bir ara görevlilere ‘Burada sigarayı nerede içiyorsunuz?’ diye sordum.
‘Bahçede içiyoruz’ karşılığını aldıktan kısa bir süre sonra dışarı çıktım.
Açık alanda da içiliyor ama TBMM Bahçesi’nin bazı noktalarında dış yüzeyi camla kaplı içinde havalandırma sisteminin de yer aldığı özel sigara içme kabinleri de yaptırılmış.
Sigara içerken telefonla aranarak Meral Akşener’in müsait olduğu ve acil yukarı gelmem gerektiği söylendi.
Bende hızlı adımlarla ilerleyip denileni yaptım.
Meral Akşener bizi sıcak ve samimi bir şekilde kapıda karşıladı.
Çok geç kaldığımız için biz ondan özür dilememiz gerekiyorken o bizden özür diledi.
Anladık ki çok yoğun bir ziyaretçi akını nedeniyle Meral Akşener bize daha önceden verdiği randevu saatini unutmuştu.
Akşener’le yaklaşık 1 saat görüştük, pek çok konuyla ilgili karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk.
Yazılmamak kaydıyla konuştuklarımızdan en az 5 manşet haber çıkar.
Ama yazamam, benim gazetecilik ahlakım aksi bir davranışa uygun değil.
Gördük ki Bakanlık yapan, TBMM Başkanvekilliği koltuğunda oturan Meral Akşener hala çok mütevazi ve alçak gönüllü.
Leb demeden leblebiyi anlıyor, çok da zeki.
Bu arada görüşme esnasında AKP’li bakanlar ve vekillerin telefonla Meral Akşener’i aradığına, hangi partide olursa olsunlar aslında TBMM çatısı altında yer alan vekillerin birbirlerine arkadaş gibi davrandıklarına da tanık olduk.
Meral Akşener ‘İzmit’e geldiğimde mutlaka size çay içmeye uğrayacağım’ dedi.
Halk gibi düşünen, makamının getirdiği zorunlu koşullar dışında halk gibi yaşayan, sorunları dile getirmede de çok cesur bir tutum sergileyen Meral Akşener’in daha uzun yıllar aktif siyasetin içerisinde yer alacağına gönülden inanıyorum.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’de, siyaset basamaklarını adım adım çıkan ve çok tecrübeli bir isim olan Meral Akşener’e çok güveniyor .
Siyasette güven sağlamak ve yükselmek öyle kolay bir iş değildir.
Emek ister, sabır ister, yürek ister ve bilgi ister.
Sevgiyle kalın, Gerçek Kocaeli’de kalın!