Çok sevimliydi.
Sağa sola koşar, şirin hareketleriyle bizi mest ederdi.
Bazen kucağımıza alıp koltuğun üzerine bırakırdık, aşağıya inemediği için ağlardı.
Bir gün hastalandı, kendi ellerimizle ona adeta bir bebek gibi kaşıkla mama yedirdik.
Çok küçüktü ve kakasını bile tutamazdı.
Gün içerisinde defalarca elimize paspası alarak bok temizlemek zorunda kalırdık!
Her geçen gün büyüdü.
Kendisi ile birlikte idrar torbası da büyüdüğü için artık kakasını 10 saat bile tutabiliyordu.
Özellikle 1 yaşından sonra asla kapalı ortamlara kaka yapmadı.
Adını Paşa koyduğumuz Golden Retriever cinsi köpeğimizi yaklaşık 5 ay önce Başiskele’de bir işadamına vermiştik.
Bu işadamının evinin önündeki geniş bahçede koşup oynuyordu.
Fakat bir aksilik oldu ve Paşa yaklaşık 2 aydır kayıp.
Onu (oğlumu) her yerde arıyorum.
Pek çok yere gittim, ama henüz bulamadık.
Pes etmek yok, aramaya devam.
Yaklaşık 1 ay önce bir taksiye atladım Kandıra sınırları içerisindeki Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Hayvan Hastanesi’ne de gittim.
Ücretin 100 TL’yi de aştığını gören taksi şoförünün ‘Bir köpek için bu kadar para verilmez’ şeklindeki sözlerine kahkaha atarak karşılık verdim.
Zira tartışmanın anlamı bile yoktu.
Böyle düşünen bir insana ne söylerseniz söyleyin, bir kulağını girer diğerinden çıkar.
İnsana bile değer verilmeyen bir ortamda, hayvana nasıl değer verilsin?
Ben cebimdeki son kuruşu bile bir hayvan için harcarım.
İnşallah oğlumu (Paşa) bulacağım ve yeniden Başiskele’deki sahibine teslim edeceğim.
Onun güvenli bir ortamda yaşadığını bilmenin huzuru bana yeterde artar bile.
ÜZÜNTÜDEN ERİDİM!
Artık havalar iyice ısındı ve yaz geldi.
Haber yoğunluğundan artan kalan zamanlarda kendimi dışarı atıp sokaklarda tur atıyorum.
Kimi görsem ‘Aaa zayıflamışsınız’ diyor.
Bende muzip bir şekilde gülüp ‘Üzüntüden eridim’ şeklinde karşılık veriyorum.
Allah’a şükür iyiyim üzüntüden falan da erimedim.
Uzun süredir sabahları erken kalkıp spor yapıyorum.
Günde yarım ekmek yiyorsam çeyreğe düşürdüm.
İçtiğim çaydaki şekeri azalttım.
Göbek yapan kolayı ağzıma bile sürmüyorum.
Hal böyle olunca göbekte, fazla kilolarda gitti.
Zayıflamak isteyenleri önerimdir; mutlaka spor yapın.
Ayrıca spor stresi de azaltıyor.
Unutmayın; spor sağlıktır.
MERAL AKŞENER’İ O KOLTUKTA GÖRMEK İSTİYORUM!
İzmit Gündoğdu Köyü’nde dünyaya gelen ve içimizden biri olan Meral Akşener, Türkiye’nin en deneyimli siyasetçilerinden biridir.
Akşener özellikle birebir sohbetlerde son derece mütevazidir.
Aynı zamanda son derece neşelidir ve sohbeti de keyiflidir.
Fakat eğer mikrofonu eline alıp bir otobüsün üstüne çıkmışsa aslan gibi kükrer.
Erkek gibidir, meydan okur cesur tutumlarıyla takdir toplar.
Bilindiği gibi Meral Akşener MHP Genel Başkanlığı’na aday.
10 Temmuz’a kadar kurultayın yapılması bekleniyor.
Eğer Akşener içeriye Genel Başkan Adayı olarak girer de, eline mikrofonu alıp konuşursa; partilileri ayağa kaldır, salon alkış sesleriyle inler.
Diğer adayları küçümsemiyorum; ama Akşener’in liderliğindeki bir MHP yüzde 25 oy bandına bile yaklaşır.
Kuşkusuz böyle bir durumun lafını bile etmek; AKP’lileri de rahatsız eder.
Ben Meral Akşener’i, MHP Genel Başkanı olarak görmek istiyorum.
Fakat MHP Genel Başkanı’nı ben değil, delegeler seçecek.
Umarım MHP bu kurultaydan güçlenerek çıkar.
Sevgiyle kalın, Gerçek Kocaeli’de kalın!
