Bir an duraksadım, sonra lokantaya girip görevliye ‘iftar saatinde bu kadın karnını doyursun’ dedim.
Ve bir miktar para bıraktıktan sonra ‘Buyurun oturun iftarda yemeğinizi yiyin parası verildi’ dedikten sonra o arkadaşla tekrar kaldırıma çıkıp yürümeye devam ettik.
Bir ara yüksek sesle; ‘Böyleleri hep bana mı rast geliyor?’ Dedim kendi kendime.
Yanımdaki arkadaş ‘Çok şık ve karizmatiksin. Kadın benim yüzüme bile bakmadı. Doğrudan sana söyledi’ deyince bende gülerek ‘Bundan sonra çuval giyelim o zaman’ şeklinde karşılık verdim.
Daha öncede yine bu sütunlarda dile getirmiştim; Ramazan fırsatçıları iftara yakın saatlerde Allah’ın adını kullanıp yalan dolanla insanlardan para istiyorlar.
Nitekim aynı kişi, aynı yalanla ikinci kez karşıma çıkmış ve ben tepki gösterince de neye uğradığını şaşırarak, yanımdan kaçarcasına uzaklaşmıştı.
O kadın oruçluydu, ya da değildi.
Bu kimseyi ilgilendirmez.
Yalan söylediyse de günahı kendi boynuna.
Bu kentte her Ramazan ayında birden fazla ayrı noktada iftar çadırları kurulurdu.
Binlerce kişide bu çadırlara giderek karınlarını doyururdu.
AKP ile birlikte çadır dönemi de sona erdi.
Genellikle oruç tutmayan kişilerin çadırlara akın ettiğini fark eden AKP’liler, bir daha çadır kurmadı.
Eğer iftar çadırı geleneği devam etmiş olsaydı; Hiç kimse yolda yürürken birinin karşısına çıkıp ‘Oruçluyum, ama cebimde para yok’ diyemezdi.
Başta öğrenciler ve dar gelirli aileler olmak üzere binlerce kişi iftar çadırlarına giderek hiç olmazsa akşam yemeklerini bedavaya getirirdi.
Böyle bir imkandan yoksun kalınca yolda vatandaşın önünü kesmeye başladılar.
Vatandaşına iftar yemeğini bile çok gören bir belediye başkanımız var.
Oruç tutsun, ya da tutmasınlar; iftar çadırları toplumu yakınlaştırır.
Bizim Başkan açık açık söylemiyor ama anlaşılan ‘Oruç tutmuyorlar çadıra da gerek yok’ diyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve yakın ekibinde yer alan isimler bu yazıdan sonra ‘Biz yoksul ailelere iftar saatinde sıcak yemek gönderiyoruz’ diyebilirler.
Evet, gönderiyorlar.
Ama Ramazan çadırları özellikle öğrenciler ve dar gelirli aileleri sevindiriyor.
Ucuz diye her gün makarna alıp yemekten mideleri bozulan vatandaşların boğazından en azından Ramazan ayında sıcak yemek geçsin.
Bunun için belediyenin kasasından tek kuruş çıkmasına da gerek yok.
İşadamları devreye girer ve her ilçede 4-5 tane çadır bile kurulabilirdi.
Belediye yöneticilerinin bu tür bir çabası yok, fakat çadır kurmak isteyen sivil toplum örgütlerinin yöneticilerine de izin vermiyorlar.
Ramazan denilince; hoşgörü ve kardeşlik akla gelir.
Ama AKP’liler çadır konusunda çok ama çok hoşgörüsüz.
Tekrar ediyorum; bir tabak yemeği bile vatandaşa çok görüyorlar.
Eğer Başkan Karaosmanoğlu her akşam iftara yakın saatlerde sokakta dolaşırsa; bazı şeyleri çok daha iyi anlar.
Korumalarında yer aldığı son model araçlar içinden sağa sola bakılarak her şeyi görmek mümkün değil.
Halkı anlamak için, halkın arasına karışmak lazım.
Bilmem anlatabildim mi?
Sevgiyle kalın, Gerçek Kocaeli’de kalın!