Bir anda her şeyin allak-bullak olduğu bu gecede topuyla-tüfeğiyle kardeşimiz gördüklerimizi kardeşkanı dökecek kadar hain ve şerefsiz olarak karşında görmek dünyanın en büyük acısı.
Ordu içinde öbeklenmiş çete kendi komutanını rehin alacak, Mehmetçiği önüne siper yaparak arkadan kardeşine kurşun sıkacak kadar ileri gitmişse ciğerlerin yanması kadar normal bir şey olamaz.
161 şehit 1440 yaralı var.
2839 gözaltı.
İlk kez milletin meclisi bombalanıyor.
O bombalar aslında orada bulunanlara temsil hakkı veren bizlere atılmış, bizi yıkan bombalardır.
O jetlerle yakın uçuş yapıp kime ne korku vermiş oldunuz?
Yaptığınız her eylem bize yapılmış eylemdir.
Sıktığınız her kurşun, şehit ettiğiniz, yaraladığınız her kişi bizim kardeşimizdir, canımızdır.
Bu nasıl bir cüret, nasıl bir kanı bozukluktur?
Bu milletin evlatlarını tanklara, helikopterlere bindirip, kendi kardeşlerine nasıl kurşun sıktırdınız?
Bu nasıl akıl tutulmasıdır?
8 asker-polis emniyete ait olduğu iddia edilen helikopterle karısını, çoluk çocuğunu memleketinde bırakıp helikopterle Yunanistan Dedeağaç’a kaçtı ve siyasi sığınma hakkı istedi.
Bunlar kansız, hain değil de nedir?
Az önce Sayın Başbakanı izledim.
Sayın Başbakan’ ın “Kontrol sağlandı ama süreç tamamlanmadı. Sokakları terk etmeyin” sözü bana can sıkıcı geldi.
Demek ki bize anlatılmayan bazı endişeler var.
Provokasyonlara açık bu ortamda herkes çok dikkatli ve itidalli olmalı.
“Sokakları terk etmeyiniz” sözünü kendi egosuna uygun hale getirmeye çalışanlara karşı hepimiz uyanık olmalı ve bu tip kişilere karşı tepkimizi vermeliyiz.
Emniyet teşkilatımız süreci gayet güzel yürütürken yargı harıl harıl çalışıyor.
Darbe girişimini 40 savcı yürütecek.
HSYK işi sıkı tuttu ve 2745 hâkimi ve 5 kendi üyesini açığa aldı.
Kimse ceza kesmek için sokaklarda olmamalı.
Dün akşamki gibi, hepimizin yaptığı gibi, bayraklarımızı alarak, dudaklarımızdaki dualarla olmalıyız sokaklarda.
Bundan sonrası emniyet ve yargının işi…
Tabii bu tip vatan hainleri için meclis çalışma yaparak idam cezasını geri getirirse hepimizin isteği gerçekleşmiş olur.
Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu, kitleleri harekete geçirebilecek liderlik kapasitesi eminim ki bundan sonra böyle bir darbe girişimine fırsat vermeyeceği gibi vatandaşta oluşan karşı duruş kararlılığı da milletvekillerini idam cezası kararı alma yönünde zorlayacaktır.
Sular durulduktan sonra ise Sayın Cumhurbaşkanımızın bazı konulara çok ciddi bir şekilde el atacağını zannedenlerdenim.
Mesela; Bu nasıl bir hazırlık ki Mit, Emniyet, Jandarma istihbaratının hiç bir şeyden haberi olmuyor?
Birilerine göre acemice görülen bu darbe girişimi nasıl bu kadar profesyonelce gizlenebiliyor?
Asıl şoklar atlatıldıktan sonra bu ve bunun gibi sorular bence Sn. Cumhurbaşkanı tarafından sıkıca irdelenecek ve mutlaka bir bedeli de olacak.
Tabii bu arada görsel medyanın pek dile getirmediği Gölcük’ de ki eyleme hayran kaldığımı belirtmek isterim.
Donanma Komutanlığının önüne iş makinalarını yığarak gelebilecek tehditi engellemek dâhiyane bir tepki.
Tüm Kocaeli aynı Gölcükteki gibi dün gece uyumadı.
İkinci bir söyleme kadar da uyuyacağını zannetmiyorum.
Askerin içinde öbeklenmiş bu darbeci zihniyetin 2839 kişiyle sınırlı olacağını da hiç zannetmiyorum.
Uzun bir maraton bekliyor hükümeti, emniyet ve yargıyı.
Bu sebeple devlete destek ve sahip çıkmanın bir yolu olan “GECE NÖBETLERİ” devam edecektir.
Kanı bozukların kan gurubu değişene kadar damar yollarını açık tutmalıyız.
Bunu yaparken gerçek vatan evladı olan askerlerimizin de yıpratılmaması gerekir.
Allah milletimize zeval vermesin.
Dua ehlinin dualarını kabul buyursun.
Din, Vatan düşmanlarını da Kahhar ismi şerif-i hürmetine Kahreylesin.
Hepimize geçmiş olsun.
Anlamadım… Darbe mi dediniz?
Geçti o günler.
Kalın sağlıcakla.