Bir üst satırlarda dile getirdiğim bu sözleri duyunca ‘’Halkı yönlendirmeye kalkışmak da ne demek? Muhtar Mustafa Yaman yanlış yapmış’ diye düşündüm.
Ama kaleme aldığım her haber öncesinde olduğu gibi emin olmak ve haksızlık yapmamak içinde Mustafa Yaman’ı telefonla arayarak’ o geceki paylaşımınızın içeriğini görmek istiyorum’ dedim.
Muhtar Yaman bu sözlerime ‘İdris Bey Facebook sayfama girin 16 Temmuz gecesi saat 01.30’da canlı bağlantı yoluyla bir paylaşım yaptım. Lütfen sizde inceleyin. Ben böyle bir suçlamayı hiç hak etmedim. Anlamadan dinlemeden hakkım da bir karar verildi. Bunun adı yargısız infaz değil de, nedir?’ şeklinde karşılık verdi.
Hemen ilgili sayfaya girdim ve Muhtar Mustafa Yaman’ın canlı bağlantı yaptığı o video görüntüsünü baştan sona kadar dikkatlice izledim.
Muhtar Yaman ‘Gece yarısı sela okunuyor. Hayatımda ilk kez böyle bir şey gördüm. Bu ne ezanı ya? Bu ne anlama geliyor?’ diyor.
Biraz empati lütfen.
Allah aşkına gece yarısı ezan okunmasına şaşırmayan var mı?
Bu durum hepimizi şaşırttı.
Ve eminim o gece pek çok kişi de şaşkınlılarını benzer ifadelerle dile getirdi.
Muhtar Yaman şöyle devam etmiş: ‘ Bu ne selası böyle? Herhalde Diyanet diyecek ki sokağa çıkın. Selanın bitiminde bir şey söylenir herhalde.’
Sela bitiminde hiçbir şey söylenmeyince de ‘ Ölen yoksa niye okudular? Ölen belli değil herhalde o zaman ki böyle bitti. Darbe girişimi üzerine bir şeyde olabilir. Gece yarısı sela verildi, ilk kez böyle bir şey görüyorum komik bir durum Hayrettin’ diyor.
Hepsi bu.
Nasıl olurda böyle bir paylaşımdan halkı sokağa çıkmamaya davet etmek gibi bir anlam çıkarılır?
Mustafa Yaman kimseye sokağa çıkmayın demiyor.
Sadece şaşkınlığını dile getiriyor.
O paylaşımda yer alan videoyu kim dinledi?
Belli ki anlamamış ve kafasına göre de yorum yapıp muhtarı itham etmiş.
‘Dervişin fikri neyse zikri de odur’ diye bir atasözü var.
Büyük ihtimalle bu işin içinde iktidar partisine yakın bazı işgüzar memurlar var.
Kimseyi suçlamak istemem ama el insaf yahu o video şeklindeki ses kaydını nerenizle dinlediniz? Anlama kıtlığı mı var sizde?
Anlamamışsınız, ya da anlamışsınızda işinize gelmemiş ve işinize geldiği gibi de yorumlamışsınız.
Peki, bu muhtar CHP’li değil de AKP’li olsaydı nasıl bir tepki verirdiniz?
Eski Bakan Egemen Bağış’ın Bakara Suresi ile dalga geçtiği ‘Oğlum ben her Cuma bir ayet sallıyorum’ dediği ses kaydını da Türkiye’de herkes dinledi.
AKP’liler suspus oldu.
Fakat CHP’li biri aynı şeyi yapsa kıyameti koparırlardı.
Devlet hislerle yönetilmez.
Hisle yönetmeye kalkışıldığında ise işte böyle yanlışlıklar, adaletsizlikler yapılır.
Haksızlık yapmayın.
Lafa gelince ‘Bizi halk getirdi, halk götürür’ deniyor, ama halkın oyu ile seçilmiş muhtar eften püften bir sebeple görevden alınıyor.
Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu memurlara ‘Bu kararı yeniden gözden geçirin. O videolu ses kaydını iyi dinleyin, iyi dinleyin ki anlayın ve haksızlık yapmadan sağlıklı bir karar verelim’ şeklinde bir talimat da verebilir.
Hatta bizzat kendisi dinlerse; eminim Sayın Valimiz de ortada bir haksızlık olduğunun hemen farkına varır.
Yanlış yapan babamız dahi olsa yakasına yapışalım.
Fakat hak yemeyelim.
Bilmem anlatabildim mi?
Sevgiyle kalın, Gerçek Kocaeli’de alın!