Açıkçası benim için geç kalmış bir ziyaretti..
Öncelikle şunu söylemek isterim ki, sayın başkanı moralli ve keyfinin bir hayli yerinde olduğunu gördüm.
Recep Gürkan, aktif siyasetin içinde sadece son 6 yıldır yer alsa da, devlet kademelerinde ki yöneticilik birikimi, onu Edirne için önemli bir güç olarak karşımıza çıkarıyor.
Uzun yıllar milli eğitim müdürlüğü çatısı altında yöneticilik yapması ve Trakya Üniversitesi Genel Sekreterliği görevleri, Gürkan’ın önemli artıları.
Edirne’nin bir önceki belediye başkanı döneminden kalan milyonlarca liralık borçlar bile, Recep Gürkan’ın hızını kesemiyor.
Sayın başkan, o kadar büyük borçlar altında bir belediye yönetimi devralmasına rağmen kesinlikle bahanelerin arkasına sığınmıyor.
“Daha çok nasıl üretirim, Edirne halkına en iyi, en kaliteli hizmeti nasıl sağlarım”, onun derdinde..
Recep Gürkan da, birlikte çalışma fırsatı yakaladığım, kendisinden çok şeyler öğrendiğime inandığım Sayın Sefa Sirmen’in “sakin güç” tarzını ve tavrını görüyorum.
Bilindiği üzere Sayın Sirmen de 1989-2007 yılları arasında İzmit’e, Kocaeli’ne belediye başkanı ve milletvekili olarak, tam 18 yıl boyunca hizmet etmişti.
Normalde bir belediye başkanının makamına girdiğimizde, anlık hareketlilikler, tabiri caizse son dakika golleri çok fazla yaşanır.
Sayın Gürkan, bu tarz son dakika çalışmaları olsa bile, sakin üslubunu koruyor ve anlık olaylara bile karşı duruşunu taviz vermeden ustalıkla gerçekleştiriyor.
Elbette milli eğitimde ki tecrübeler önemli birer veri, elbette Trakya Üniversitesi Genel Sekreterliği önemli bir kırılma ve elbette milletvekilliği önemli bir birikim.
Agresif siyasetin, kavga siyasetinin politikacılara her zaman kaybettireceği kanısındayım.
O nedenle Sirmen nasıl ki İzmit’e, Kocaeli’ne uzun yıllar sosyal demokrat, halkçı belediyecilik alanında hizmet ürettiyse, aynı enerjiyi Gürkan’dan da bekliyorum.
Sayın başkanın henüz ilk dönemi, bir dönem daha aday olacağının sinyalini geçtiğimiz günlerde verdi.
Gürkan’ın özellikle belediye içinde kurum kültürünün gelişmesine yönelik çabalarını olduğunu görüyor ve takdir ediyorum.
Fakat sürecin içinde bunlarla da yetinmemesi gerekliliğini, mutlaka ve mutlaka özellikle “Kurumsal İletişim ve Siyasal İletişim” alanında profesyonel destek alması gerektiğine inanıyorum.
Belediye başkanlarının yakın çevrelerinde yalaka takımları, goygoycular eksik olmazlar.
Çünkü herkes menfaat, çıkar peşindedir.
Doğru tenkit ise her zaman faydalıdır ve insanların başarı hikayelerine müspet katkı koyar.
O nedenle sayın başkanın özellikle kurumsal ve siyasal iletişim alanında gerekli çalışmaları gerçekleştireceğine inanıyorum.
Çünkü Cumhuriyet’in kalesi, başka Edirne yok !
Çünkü çağdaşlaşmaya inanan kentlerimizin ve başkanlarımızın sayısı ise yok denecek kadar az !
Çünkü başka Türkiye Cumhuriyeti yok !
Herkese sağlıklı, mutlu ve bereketli haftalar diliyorum.