banner542

BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

“Sözüm meclisten dışarı dostlar; bugünlerde kendimi hıyar gibi hissediyorum“

Bu kadar cin olmadan adam çarpmaya çalışanların arasında kalınca; ya kendini hıyar gibi hissedersin ya da salağa yatıp cinlerin nasıl adam çarpmaya çalıştığını seyredersin.

Her gün tansiyon aletini yanına alan nabzımızı ölçmeye geliyor.

Kardeşim, bizim nabzımızın nasıl attığını bu güne kadar öğrenemediysen senin o aletine bizim nabzımız cevap vermez.

Biri gelir 60 çıkar, biri gelir 150 çıkar.

Nefesimi tutarım az bulursun, hızlı alırım bu ne dersin.

Yani bizden sana ancak ritim bozukluğu görünür.

Anlayamazsın, anlatmam…

Dinlerim seni, veririm notunu, alırsın tasını-tarağını yoluna gidersin.

Kalbimi açtığım ve açmadan kalbimdekini bilen dostlarım var mıdır? Elbette vardır lakin ne sosyal paylaşımlarımda ne de şu köşemde benden Evet-Hayır konusunda sır alamazsın.

Benim sorumlu olduğum kendi ailem var.

Onlara elbette günü geldiğinde yani verdiğim kararın haklı gerekçelerini ortaya koyacak doyurucu bilgiye tam sahip olduğumda kararımı açıklarım ve onlarda uygun görürlerse kullanacakları oyun rengini belirlerken biraz daha düşünerek karar verirler.

Burada dikkat edilmesi gerekilen hususu ısrarla ve üstüne basarak tekrarlıyorum; Verdiğim kararın haklı gerekçelerini ortaya koyacak doyurucu bilgiye tam sahip olduğumda…

Öyle sağda-soldan duyduklarım, eş-dost sohbetlerinde mırıldanılanlarla değil.

Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi “18 maddeyi su gibi ezberleyerek, artı-eksilerini irdeleyerek, iktidar ve muhalefetin savunmalarını inceleyerek” veririm kararımı.

Adamın yaptığı gibi “Ya ileride manyak bir adam Cumhurbaşkanı olursa” gibi akla zarar istifamlarla karar vermem.

Ya da “Tek adam olacak, yasama, yürütme, yargı eline geçecek” gibi endişe verici söylemlere takılıp kalarak da vermem kararımı.

Eğer bu millet manyak bir adamı seçecek kadar basiretsizse bırakalım seçsin.

Bu millet seçmeyecek mi Cumhurbaşkanı’ nı?

Şu an yoğun propagandası yapıldığı gibi bu milleti gelecekte manyak, despot, faşist ya da terörist bir adamı seçecek kadar basiretsiz görüyorsak yapılacak ilk iş çıkıp bu milletten bir özür dilemektir.

Hangi dönemde yaptığı seçim sebebiyle millete hakaret etme hakkını elde ettik biz?

Ecevit’i, Demirel’i, Özal’ı, Çiller’i, Erbakan’ı ya da daha geri giderek İnönü’ yü, Menderes’i…

Bunları seçen bu millet değil miydi?

Efendim, şimdi rejim değişikliği yapılmaya çalışılıyor.

28 Şubat’ ta neredeydiniz?

Menderes asılırken ne yaptınız?

İhtilallerde ne durumdaydınız?

Atatürk Devrimleri rejim değişikliği değil miydi?

Neden savunuyorsunuz o halde?

Demek ki bu millet basiretli bir millet ki yüzbinlerce şehit vererek hem vatanını kurtardı hem de tüm devrimlere kayıtsız şartsız itaat ederek bu ülkeyi bu günlere taşıdı.

Şimdi de endişe edilmesine gerek yok.

Bu millet yaşanabilecek tüm olumsuzlukları dibine kadar yaşamış, yeniden dirilmesini bilmiş ve kimilerine göre doğru veya kimilerine göre yanlış olarak nitelendirilen kararları ile rejimine sahip çıkmasını her daim bilmiştir.

Ben bu ülkede yaşayan hiç kimsenin korku damarına basılarak, gelecekle alakalı endişeler üretilerek karar verme yetisinin bloke edilmesi ve ferasetine hakaret edilmesine tahammül edemiyorum.

Kimse kimseyi kendini hıyar gibi hissettirme hakkına sahip değil.

Kendin hissediyorsan o başka…

Seni bağlar.

Bana mahalle baskısı yapma.

Aklımla oynamaya çalışma.

Herhangi bir adamı sevmiyorsun diye benim de sevmememi bana dikta etmeye çalışma.

Hele hele küçücük aklınla, hiçbir bilgiye sahip olmadan, sistemin artı-eksileri hakkında oturup 1 saat bile zamanını ayırıp kafa yormadan benim çatlattığım kafama hakaret etmeye kalkışma.

Bozarım seni… Allak bullak ederim.

Tersinden okutmaya başlarsam, bu güne kadar verdiğin kararlarını önüne dökersem, yediğin haltları yüzüne bir bir sayarsam, hele hele asla inkâr etmediğim milliyetçi-muhafazakâr düşüncelerime ters düşen hayat nizamını ekrana yansıtırsam seninle neden aynı safta olamayacağımı anlar ve bir daha bana vereceğim karar hakkında akıl oyunları yapma cüreti bulamazsın.

Sevmediğim, nefret ettiğim, kapıdan içeri bile sokmayacağım adamlar yok mu? Sürüyle…

Vasiyetime cenazeme bile alınmamasını yazdığım sefiller, namertler, üç kuruşa adam satıcılar, şeref yoksunu adamlar yok mu? O da sürüyle…

Onlarla hesabım başka benim.

Kiminden aldım hesabımı ama daha 2-3 kişi daha var…

Onlarla da görülecek hesap.

Bu şahsiyetsiz kişiler sebebiyle damarıma basıp her şeyi sil baştan yapmamı sağlamaya çalışırsan dağıtırım seni, bir daha da toplayamazsın.

Sana söylüyorum anlayan adam…

Benim gibilere bu günlerde fazla dokunmayın, yanaşmayın.

Demirden leblebidir; yenmez, ateşten gömlektir; giyilmez misalidir bizim durumumuz.

Evet, durum bizde budur…

Milletimiz de kararını öyle umuyorum ki; tüm maddeleri bir bir okuyarak, sindirerek, aklına yatmayan taraflarını iyice inceleyerek en doğru kararı verecektir.

Ben millete güvenen taraftanım.

Kararını her zamanki gibi doğru verecek ve sonuç milletimizin hayrına olacaktır.

Lütfen sizde güvenin ve bu günlerde kendini iyi hissettirin vatandaşlarımıza.

Korkuyla korkutmayın…

Bu millet “korkunun ödünü patlatmış” bir millet.

18 Temmuz’ dan haberiniz ola!

Kalın sağlıcakla…

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.