Teşkilatlara verdiği mesajlar bizim de uzun süredir ısrarla vurguladığımız, teşkilatların iyi yönetilemediği, içerde oluşan kalkınma tarafının partiye tamamen hâkim olduğu yönündeki serzenişleriydi.
Birkaç kez bu köşeden sizlerle paylaştığım yazılarım İl - İlçe Başkan ve yöneticilerinin edindikleri mal varlıklarının, özellikle kamuya yaptıkları işlerin ve buradan elde ettikleri gelirlerinin, Belediye ve iştiraklerinden kiraladıkları yerlerin ve kira bedellerinin, kiralarını ödemedeki basiretsizliklerinin, bunlara göz yuman ve yol verenlerin mutlaka irdelenmesi yönündeydi.
Bu tür reddiyeler sosyal paylaşım sitelerinde de birçok kişi tarafından dillendirildiğinde “Siyaset yapanlar taş mı yesinler?” diye başlayan müthiş sakıncalı bir dille karşı karşıya kalınıyor ve sorun amacından ayrı düşünülmeye yönlendiriliyor.
Kimse kimseye “taş yesin” falan diyemez.
Bu ahkâma da aykırı zaten.
Herkes Allah c.c Hazretleri’nin kendisine helal kıldığı rızkı, helal kazanç yöntemiyle kazanıp istediği gibi yiyip içebilir.
Lakin herkes siyaseti kendisine tanınmış imtiyaz olarak kullanmaya çalışır ve ticaretini siyasete girmemiş insanların fersah fersah üzerinde geliştirir ve trilyonları aşan servet edinirse; bunu ticari zekâ ile yaptığına inanmak için “daha önce bu akıl sende yokmuydu” sorusunu sorma hakkını herkese verir.
Tabii bunun dışında gerek İl gerekse İlçe bazında kent siyasetine hiçbir şey katamayacak, proje üretemeyecek, üretilen projelerinse ucundan tutarak sadece zevahiri kurtarmaya çalışacak kapasitesizlerin, bulunmaz hint kumaşı gibi her dönemde teşkilatta demirbaş olarak çakılı kalanların yeniden yapılanma sürecinde Cumhurbaşkanı’ nın nazik deyimiyle “Kan değişimi” sebebiyle kenarda top toplamaya başlaması gerekmektedir.
Konunun başında bahsettiğim toplantıda Sayın Cumhurbaşkanı’nın Genel Başkan kimliği ile ifade ettiği şu cümleyi çok önemsedim.
Şöyle dedi; Kendine değil, partiye başkanlık yapacak arkadaşlarla nöbet değişimi yapacağız.
Bu çok ince ve üzerinde durulması gerekilen bir cümle…
Demek ki kendine başkanlık yapanlar var.
Demek ki partiyi düşünmeyenler var.
Demek ki 15 Temmuz Darbe girişimi ve 16 Nisan 2017 Anayasa değişikliği referandumu teşkilatların çek edildiği, ayıklanması gerekenlerin belirlendiği tarihi bir süreç oldu Ak Parti için.
Tüm bu bilgilerin ışığında Ak Parti kongrelerinde ayıklananları yakinen takip etmek gerekir.
Ve hatta gücü yetenlerin (gözden kaçma ihtimallerini hesaba katarak) partiye zarar verenlerle ilgili ellerindeki bilgi ve belgeleri Genel Merkez Teşkilat Başkanlığına ve Cumhurbaşkanlığı Bilgi hattına ulaştırmaları partilerine yapacakları en büyük iyilik olacaktır.
Mesela 1,5 yıl kadar atama ile ilçe başkanlığı yapıp şu anda İSU yönetiminden büyük maaşlar alanlar varsa bunu bildirmeliler.
Mesela şunun bunun damadı veya kayınbiraderi falan olup da Danışman adı altında oturduğu yerden her ay binlerce lirayı bankamatikten cebine indirenler varsa bildirilmeleri gerekir.
Mesela Kent Konut’ tan çalışanların imkânlarından istifade ederek daire sahibi olanlar var ise bildirilmeleri gerekir.
Mesela arsayı mal sahibi ucuza teklif ettiği halde almayıp daha sonra ikinci şahıslardan 2 katına alanlara çanak tutanlar varsa bildirilmeleri gerekir.
Mesela arsa sahibinden 300 bin TL’ ye arsa alıp orayı Sanayi alanına çevirterek trilyonu cebine indirenler varsa bildirilmeleri gerekir.
Mesela Belediye iştiraklerine yıllardır kira ödemeyen işletmeci cibilliyetsizler var ise bunların da bildirilmeleri gerekir.
Ne bileyim! Ruhsatsız kaptajlardan millete su satanlar var ise diye bu meselalar uzar da gider.
Hülasa, bu partinin yenilenmesini, kamburlarından kurtulmasını, yeni Genel Başkanının arzu ettiği şekilde yapılanmasını isteyen gerçek partililer Genel Başkanlarının çağrısına uyarak kimseden korkmadan tüm bilgi ve belgeleri gerekli yerlere ulaştırmalılar.
Eğer bunu yapmaz, bana dokunmayan yılan bin yaşasın misali hareket ederseniz bundan böyle hiçbir konu hakkında ne sosyal medyada ne kahve sohbetlerinde ne de parti içi toplantılarda hiçbir söz söyleme hakkına sahip olamazsınız.
Gün bu gündür ve bu yolu Sayın Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan sizlere açmıştır.
Partiyi 2019 yılında yapılacak olan seçimlere taşıyacak hasbi kadroların oluşmasında açılan bu yolda yürümeye namzet tüm şahsiyetler artık dedikoduyu terk edip, üzerine düşen vazifeyi yerine getirmek için seferber olmalılar ve klavye kahramanlığı yapmayıp doğru bilgi ve belgeleri arz ettiğim yerlere ulaştırmalılar.
Hem de kimseden korkmadan.
Korkması gerekenlerin ödünün patladığı bu dönemde şunun bunun abilerine lütufta bulunmak yerine “KORKUNUN ÖDÜNÜ PATLATAN” cesurlar olarak liderinize destek olacak mısınız bakalım?
Tarihin affetmediği insanlardan olmamak!
Her kişi işi değildir… Er kişi işidir.
Er kişileri sabredip göreceğiz.
Kalın sağlıcakla.
