Bu mürit ‘Diğer dergâhlar kadar neden kalabalık değiliz? ‘diye kendi kendine hayıflanmaya başlamış.
Şeyhine “ Efendim bizim neden dergâhımızda kimse yok, fazlaca olsak iyi olmaz mı?” demiş.
Şeyhi “Evlat mesele çoklukta değil” demiş.
Lakin Derviş ısrar edince “ Gel oğul seninle pazara gidelim” deyip birlikte pazara gitmişler.
Şeyh efendi pazarın ortasında iki tane horozu eline alıp kafasını bedenlerinden ayırmış.
Pazardakiler “ Vay cani, vay merhametsiz” gibi sözlerle şeyh efendiye hücum etmeye başlayınca Şeyh efendi almış horozların kafa ile bedenlerini “Ya Allah” deyip birleştirip horozlar uçunca herkes “ Bu Allah dostu, bu büyük bir zat” gibi laflar ederek başlamışlar onu övmeye.
Akşam olunca bu kerameti görenler dergâhı tıka basa doldurmuşlar.
Tabii hizmet o dervişe kalmış.
Yemek yap, çay yap, bulaşık yıka.
Üç gün beş gün derken Dervişin takati kalmayınca çıkmış Şeyhinin huzuruna “
Efendim kalabalıktan artık sizinle sohbet bile edemiyoruz. Takatim de kalmadı” deyince “ Ben sana demedim mi evlat” diye karşılık almış.
Akşam olunca şeyh efendi hayvan bağırsaklarını iki koltuk altına almış.
O kalabalıkla birlikte namaza durmuşlar.
İmamlığı da şeyh efendi yapıyor elbette.
Eüzu Besmeleyi çekip sağ kolunu kaldırıp indirince o bağırsaklardan “ZART” diye bir ses gelmiş.
Sol kolunu kaldırınca oradan da “ZURT” diye ses gelince arkadaki cemaat yellendiğini zannederek “Bu nasıl Şeyh, böyle adam mı olur?” diyerek namazı da dergahı da terk etmiş.
Derviş Şeyhine “ Bu ne hal efendim?” deyince Şeyh efendi de şöyle cevap vermiş; Oğlum onlar ZART ile geldiler ZURT ile gittiler, biz kaldık yine baş başa demiş.
Şimdi düğün değil bayram değil, eniştem beni niye öptü diyenleriniz olmuştur zannederim.
Öncelikle kimseyi Şeyh, Ululazim zannederek teşbih yaptığımızannetmemenizi isteyerek diyeyim…
Facebook sayfamda 4600 küsur arkadaşım var.
Bunların nerden baksan %30 kadarı Ak Parti üyesi, sempatizanı falandır.
Yaptıkları paylaşımlarda doğal olarak ana sayfaya düştüğünden bende kendilerinin yaptığı bu paylaşımları izleyebiliyorum.
Son birkaç gündür en sağlam zannettiğim şahsiyetlerden ummadığım paylaşımlar görüyorum.
(En hafifinden) Vay efendim “Reis bunu yapmamalıydın… Coca Cola fabrikasının açılışını yapmakla bizi mahvettin… Filistin’e ihanet ettin… “ gibi ve hatta neredeyse imamını sorgulayacak tarzda sığ, avami, anlık reaksiyonlar içeren acayip acayip sözlerkullanmaya başladı.
Bugün seçim olsa sırf bu sebeple oy vermeyeceğine yüzde yüz inandığım adamlar gördüm maalesef.
Dün yere göğe sığdıramadıklarını bugün bu denli eleştirebiliyorsa bundan bimok olmaz diyebileceğimiz mahiyette durum yani.
Filistin’ de dahi 4 tane fabrikası olan Coca Cola’ nın savunmasını yapacak ahmaklardan değilim.
Lakin devlet olmanın, devlet adamı olmanın, ülke ekonomisinin, yabancı sermayenin gelişinin, yatırımcılara mesaj vermenin önemini az çok bilebildiğini zanneden birisi olarak “ Ağacı az silkelendiğinde ne kadar çürük meyvenin döküldüğünü görmek inanın beni fazlasıyla şaşırttı.
Türlü entrikalarla partiden uzaklaşmam için elinden geleni yapanları beni partiden ihraç etme alçaklığından kurtarmak için istifa edişimin ardından yaklaşık 4 yıl geçti.
Bu partide olmasının davaya zarar vereceğini düşündüğüm ve hatta elimdeki bilgilerle emin olduğum bazı alçaklar hakkında onlarca yazı kaleme aldım, mahkemeye verildim ve beraat ettim.
Onların da akıbetini biliyorsunuz.
Benim durumumu baz alarak “ Sana mı kaldı savunmak?” diyebilecek şahsiyetleri de az çok tanırım.
Onların karın ağrısı bitmez.
O bir girdi mi asla çıkmaz çünkü.
Hülasa, az önce ifade ettiğim (facede şahit olduklarımı) benim gibi bir adam yazsa “Ulan adam bu kadar şerefsizliğe uğradıktan sonra ne yazsa haklıdır” diyebilirdim ancak düne kadar Sayın Cumhurbaşkan’ ımıza karşı yapılan en ufak bir olumsuz paylaşımın altına en babasından yorumlar yapanların bu açılıştan sonra diğerlerinden daha da şiddetle eleştirmelerini hafızamın hiçbir yerine koyamıyorum.
Hiç mi akıl etmezsiniz?
Hiç mi devlet adamı olmanın gerekliliği hakkında bilgi birikiminiz yoktur?
Hile-i şerire den hiç mi haberiniz yoktur?
Cumhurbaşkanı’ mızın bu açılışı yapmakla Filistin’li kardeşlerimize ihanet ettiğini nasıl düşünürsünüz?
Filistin için yaptıklarını hiç mi bilmezsiniz?
Hadi muhalefet görevini yapıyor, sevmeyenler için büyük bir fırsat diyelim…
Ya siz nesiniz?
Kimsiniz?
Hangi safta ve sıfattasınız?
Bugüne kadar yedi düvele karşı verdiği mücadelenin hiç mi farkına varamadınız?
Sakın ola ki bu yazımı paylaştığım face sayfamın altına yorum yapmayasınız.
Çok kötü konuşurum…
Ağır sözler yazarım…
Secerinizi dökerim ortaya…
Ne mal olduğunuzu ifşa ederim cümle âleme…
Nasıl ki ben sizin yazdıklarınızın altına bir tane dahi yorum yazmadıysam o hakkı size vermiyorum kardeşim.
Layık değilsiniz çünkü.
Sakın ha günah çıkarmaya da çalışmayasınız.
Benim için bu konuda aşağılık sayılacak cümleler sarf eden AKP’ lilerZART ile gelip ZURT ile gidenlerdir.
Arkadaşlık eder miyiz? Elbette.
Bu insani bir şey lakin bir açılış için attığınız iftira, bela ve lanet sözleri, su-i zan, zem etmek affedilir bir şey değildir.
Kabul edin ki; ağaç sallandı ve siz döküldünüz.
Hem de hiçbir haksızlığa uğramadan…
Kalın sağlıcakla.
